Adem ile Havva’nın evine ulaşan müjde!

Urfa’da bulunan ve dünya çapında bilinen en eski anıtsal tapınak olan Göbeklitepe, UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesi’ne girdi

HABER MERKEZİ

Urfa’da bulunan ve dünya çapında bilinen en eski anıtsal tapınak olan Göbeklitepe, UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesi’ne girdi.

Bahreyn’in başkenti Manama’da gerçekleştirilen UNESCO 42’nci Dünya Miras Komitesi Toplantısı’nda, Göbeklitepe’nin UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kaydedilmesine karar verildi.

Geçtiğimiz aylarda UNESCO adaylığı için son hazırlıkların yapıldığı Göbeklitepe’nin, uzun yıllar daha iyi korunması ve sağlıklı kullanılması için yürütülen yaklaşık 4 bin metrekarelik çelik çatı çalışması tamamlanarak ziyaretçilere açılmıştı.

Bölgede yürütülen tadilat ve inşaat çalışmalarının sonra ermesinin ardından ziyaretçilere 5 TL olan giriş ücreti, Haziran başından itibaren 20 TL’ye yükseltilmişti.

GÖBEKLİTEPE’NİN TARİHİ

Urfa'nın merkez Haliliye ilçesinde, kent merkezine 18 kilometre mesafedeki Örencik Mahallesi yakınlarında bulunan ve ilk kez 1963'te İstanbul ve Chicago üniversitelerinden araştırmacıların yüzey çalışmaları sırasında farkedilen ören yerindeki kazılar 50 yılı aşkın süredir devam ediyor.

Berlin Alman Arkeoloji Enstitüsü ve Şanlıurfa Müzesi’nce 1995'ten beri ortaklaşa yürütülen çalışmalarda, Neolitik döneme ait boyları 3-6 metre, ağırlıkları da 40-60 ton olan, yabani hayvan figürlü "T" biçimli dikili taşlar bulundu.

Kazılarda aynı zamanda, 8-30 metre çapında dairesel ve dikdörtgen şekilli dünyanın en eski tapınak kalıntıları ve yaklaşık 12 bin yıl öncesine ait olduğu belirtilen 65 santimetre uzunluğunda insan heykeli gibi çeşitli tarihi eserler de gün yüzüne çıkarıldı.

Uzmanlar, daha önce, avcı-toplayıcıların yerleşik düzene geçip tarım yapması sonucu anıtsal alanların yapıldığını düşünüyorlardı. Fakat tarıma geçilmeden önce avcı toplayıcı insanlar tarafından inşa edilen Göbeklitepe, tüm bu düşünce sistemini altüst etti.

Burada şimdiye kadar yapılan kazılarda bu insanların yerleşik bir hayat sürdüğüne dair bir kanıt bulunamadı. Bu yüzden Göbeklitepe’nin dönemsel bir toplanma ve şölen yeri olduğu düşünülüyor.

BULAN ÇİFTÇİLER K24’E NE DEMİŞTİ?

K24’e, Göbeklitepe’nin kalıntılarını bulan çiftçilerden birinin torunu olan Mahmut Yıldız (64), halkın Göbeklitepe değil,“Göbekli Ziyaret” dediğini, eski dönemlerde şifa vereceği inancıyla geçmiş dönemlerde hastalarını bile buraya getirdiklerini belirterek, şunları söylemişti:

“Halk buraya gelip dilekte bulunuyordu. Hayvan sahipleri hayvanlarını her bahar buraya getirip ziyaret etrafında dolaştırdıktan sonra kurban keserlerdi. Evlenip çocuğu olmayanlar da geliyordu. Demek ki temelinde bir enerji var. Ağacın olduğu kısımda anıt mezarlar var.”

12 bin yıllık tapınağın gün yüzüne çıkmasının ilk adamının, tarla sürülürken iki eserin bulunması ile başladığını aktaran Mahmut Yıldız, yaşananları şu ifadelerle anlatmıştı:

“1985-86’da amcam çift sürürken iki tane eser buldu. Eserler sabana takıldı. Her sürdüğümüzde taşlar çıkıyordu. Onları kenara atıyorduk. Tekrardan sürüyorduk. Birkaç yılda bir orası temizleniyordu.”

Yıldız, İşte yine bir gün amcam iki eser buldu. Eserlerden bir tanesi kertenkele, bir tanesi de yarım insan figürü. Bunlar götürülüp müzeye verildi. Müze Müdürü arkeolog değil, tarih öğretmeniymiş. Adam anlamamış, amcama ‘kendini boşa yormuşsun’ demiş. Amcam da müdüre ‘ben bir kere getirdim, götürsem de yolda atarım’ demiş. Oradakilerde amcam gerçekten atacağını anlayınca bırak o zaman burada kalsın bu taşlar demişler” bilgilerini vermişti.

Sözkonusu iki eserin uzun yıllar müzede kaldığını söyleyen Yıldız, hikayenin geriye kalan kısmını şu sözlerle aktardı:

“Bu eserler 1985 yılından, 1993 yılana kadar müzede kaldı. Fakat kazı yapan o Alman arkeolog (KlausSchmidt) başka bir yerde yaptıkları kazılarda buldukları eserleri müzeye teslim ederken amcamın müzeye götürdüğü eserleri görür. Müdüre bunların nereden geldiğini sorar. Müdür, adres olarak da ‘Göbekli Ziyareti Örencek’ köyünü vermiş.  Arkeolog, bizim akrabalardan birine ulaşmış. Bizden habersiz köye gelmişler. Araştırma yapmışlar. Ve kazıya karar vermişler. Sonra kazı için bizden de müsaade alındı. Ve 1993’ten beri verilmiş müsaade üzerine kazılar yapılıyor. Ve hala Alman arkeologlar çalışmalara devam ediyor.”

Göbeklitepe’de bulunan ve henüz sadece altı tanesi gün ışığına çıkarılmış, toplam 20 adet olduğu belirlenen yapılar, dünyanın ilk tapınakları.

Kazı bölgesi, “Adem ile Havva’nın evi” olarak da anılıyor.

LİSTEDE YER ALAN KÜRT İLLERİ

Şimdiye kadar Kürt illerinde bulunan ve UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kaydedilen kültür varlıkları şunlar:

1.Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası (Sivas - 1985)

2.Nemrut Dağı (Adıyaman - 1987)

3.Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri (Diyarbakır - 2015)

4.Ani Arkeolojik Alanı (Kars - 2016)

5.Göbeklitepe (Urfa - 2018)

(Kaynak: arkeofili.com)