Cep telefonları kanser riski taşıyor mu?

ABD'deki Ulusal Toksikoloji Programı, cep telefonlarının radyo frekansı radyasyonu, insanlardaki kanser riski üzerinde zayıf bir etkiye sahip olduğu görüşünde.

HABER MERKEZİ

ABD'deki Ulusal Toksikoloji Programı, cep telefonlarının radyo frekansı radyasyonu, insanlardaki kanser riski üzerinde zayıf bir etkiye sahip olduğu görüşünde.

ABD hükümetinin Ulusal Toksikoloji Programı (NTP), cep telefonları tarafından yayılan radyo frekansı radyasyonunun (RFR) farelere etkileri üzerine yapmış olduğu araştırmanın nihai raporunu yayımladı. Yüksek düzeyde RFR’ye maruz kalmanın hayvanlarda bazı kanserlere neden olabileceği belirtilse de sonuçlar insanlar için zayıf olarak nitelendirildi.

10 yıl öncesine dayanan ve 30 milyon Dolar harcanan çalışma, yüksek düzeyde RFR’ye maruz kalmanın erkek sıçanlarda kalp, beyin ve böbreküstü bezi tümörlerinin nedeni olabileceği sonucuna vardı. Dişi sıçanlarda, kanser ve RFR arasında bir ilişki olup olmadığına dair kanıtların net olmadığı da belirtildi. Bu, sokakta telefonla konuşarak yürüyen ortalama bir kişi için neredeyse hiçbir zararın olmadığı anlamına geldiği ifade edildi.

Çalışma, 2G ve 3G cep telefonları tarafından kullanılan RFR’ye yoğunlaştı. Afrika ve Güney Amerika’da 2G ağları halen yaygınken ABD, Asya ve Avrupa’daki çoğu telefon 3G ve 4G teknolojisini kullanıyor. Yeni teknolojiler genellikle 2G teknolojisi tarafından kullanılan 900 megahertz frekansından daha yüksek frekansları kullanıyor.

Yaklaşan 5G jenerasyonu, öncekilerden daha yüksek bir frekans bandına odaklanıyor ve daha yüksek frekans bantlarının, hayvanların vücutlarına daha az nüfuz ettiği yönünde bir teori bulunuyor.

NTP çalışmalarındaki toksikoloji uzmanı olan Michael Wyde, 5G teknolojilerinin bu çalışmada incelenen RFR frekanslarından daha güvenli olup olmayacağının söylenemeyeceğini ancak bu araştırmadan çok daha farklı etkilerinin de olabileceğini belirterek, “5G henüz tanımlanmamış bir teknoloji. Muhtemelen, şu andaki bildiklerimizden ve üzerinde çalıştıklarımızdan önemli ölçüde farklıdır” dedi.

FARKLI DÜŞÜNENLER DE VAR

Öte yandan, NTP projesi üzerinde çalışan bilimci John Bucher, bu tür bir RFR etkisinin insanın cep telefonu kullanımına benzemediğini açıkça ifade ediyor.

Bucher, “Çalışmalarda kullanılan seviyeler, cep telefonu kullanırken insanların doğrudan maruz kaldığı düzeyle karşılaştırılamaz” diye konuştu.

Araştırmanın odaklandığı teknolojinin halihazırda modasının geçmiş olduğu gerçeğinden başka, hayvanların maruz kaldığı seviyelerin bir insanın normal olarak maruz kaldığı ile kıyaslanamayacağı düşünülüyor. Araştırmadaki en yüksek maruz kalma düzeyinin, maksimum yasal sınırın dört katından daha fazla olduğu ve hayvanların tüm vücutlarına radyasyon aldığı ifade ediliyor.

Open University’den Kevin McConway ise, araştırmanın insanlarda telefon kullanımı riski hakkında hiçbir şey söylemediğini ve hatta RFR’nin sıçanlarda tümörlere neden olduğuna dair kanıtların oldukça zayıf olduğunu söyledi.

McConway, “Bazı cep telefonları tarafından üretilen radyasyon belirli sıçanlarda bir tümör türünde artışa yol açabilir ancak bu riski araştırmak için tamamen farklı bir çalışma türü gerekmektedir” şeklinde konuştu. (Kaynak: New Atlas)