8 aylık Mars tatbikatı sona erdi

Altı adet NASA destekli araştırmacı Hawaii adasında bir yanardağın bulunduğu ücra bir bölgede Ocak ayından beri sürdürdükleri deneyin sonuna geldi.

Haber Merkezi

Altı adet NASA destekli araştırmacı Hawaii adasında bir yanardağın bulunduğu ücra bir bölgede Ocak ayından beri sürdürdükleri deneyin sonuna geldi. Pazar günü dışarı çıkıp normal hayata geri dönen araştırmacılar, aylarca sadece dondurularak kurutulmuş yiyecekler yedikten sonra taze meyve ve sebzelerin keyfini çıkardı. Bu araştırmacılar NASA’nın HI-SEAS adını verdiği Mars araştırması dahilinde simülasyona giren beşinci ekipti.

Dört erkek ve iki kadından oluşan ekip, uzun süre bir uzay görevinde bulunmanın psikolojik etkilerinin araştırılması için aylardır dünyanın geri kalanından izole bir şekilde yaşıyordu. Muhtemel bir Mars görevinde bu araştırmadan edinilen bilgilerin faydalı olacağı düşünülüyor. Özellikle stres, izolasyon ve iki ila üç yıllık Mars yolculuğunun tehlikelerinin astronotlar üzerinde yaratacağı düşünülen olumsuz etkilerin bu çalışma ile anlaşılabilmesi hedefleniyor.

Ekip üyeleri, izole bir şekilde geçirdikleri aylarda uzay kıyafetleri giydi ve küçük yaşam alanlarını terk ettikleri her anda grup halinde dolaştı. Dış dünyayla gerçekleştirecekleri tüm iletişimler 20 dakikalık gecikme ile gerçekleşti. Çünkü Mars’tan Dünya’ya sinyal gelmesi yaklaşık bu kadar sürüyor. Ekibe jeolojik araştırmalar yapmaları, çevrenin haritasını çıkarmaları ve kendi kendine yetebilen yaşam alanının bakımını yapmaları gibi görevler verildi. Yani Mars’ta yaşayan bir astronotun yapacağı her şeyi yaptılar. NASA bu araştırmanın yapılabilmesi için 2,5 milyon Dolar harcadı.

Ekip birbirleri ile uyumluluklarının belirlenmesi ve stres seviyelerinin ölçülebilmesi için bazı oyunlar oynadı. Ayrıca ekip üyelerinin ruh halinin anlaşılması için özel olarak tasarlanmış algılayıcılar üzerilerine yerleştirildi. Kişinin ses yüksekliğini ve diğer kişilerin ona uzaklığını ölçebilen algılayıcılar sayesinde, ekip üyesinin diğer üyelerle nasıl konuştuğu ölçüldü. Kimi durumlarda ekip üyesinin arkadaşlarından birini duymazdan geldiği ya da çok yakında olmasına rağmen bağırarak konuştuğu kaydedildi.

Projenin Baş İnceleme Görevlisi Hawaii Üniversitesi’nden Prof. Kim Binsted “En iyi takımlarda bile bazen çatışmaların çıkabildiğini gördük. Önemli olan, böyle durumlarda sakinliğini koruyup çatışmayı inceleyebilen ve bu durumu geride bırakmayı sağlayabilen bir ekip kurmak.” şeklinde konuştu.

Çalışma aynı zamanda ekibin stresle başa çıkmasına yardımcı olabilecek yöntemleri de test etti. Örneğin ekip üyeleri öfkeli hissettiklerinde sanal gerçeklik cihazlarını kullanarak tropik bir sahilde ya da tanıdık bir bölgede sanal bir gezintiye çıkabiliyordu.

Aslında başka Mars simülasyonu projeleri de dünyanın başka noktalarında gerçekleştiriliyor. Hawaii’deki projenin avantajı ise çevrenin gerçekten Mars yüzeyi gibi kayalık ve kızıl bir yapıya sahip olmasıydı. Böylece ekibin daha iyi adapte olması sağlandı. Ekibin yaşadığı alan ise iki oda bir salon bir ev kadardı. Ekip üyelerinin uyuması için ayrılan uyku odasının yanı sıra bir mutfak, bir laboratuvar, bir duş ve iki tuvalet bulunuyordu.