Prof. Dr. Doğu Ergil: Kürdistan'ı karşınıza aldığınızda tüm Kürtleri kaybetmiş olursunuz

Siyaset Bilimci Prof. Dr. Doğu Ergil, Kürdistan’da 25 Eylül’de yapılacak olan referandumuna dair Türkiye’nin tavrını milliyetçi tabanı tatmin etmek için verilmiş tepki olarak değerlendirdi.

Ercan Dağ-ANKARA

Siyaset Bilimci Prof. Dr. Doğu Ergil, Kurdistan24’e Kürdistan’da 25 Eylül’de yapılacak olan referandumuna dair değerlendirmelerde bulundu. Ergil, Türkiye’nin tavrını milliyetçi tabanı tatmin etmek için verilmiş tepki olarak değerlendirdi.

Bugüne kadar Kürdistan’ın Türkiye için bir tehdit teşkil etmediğini vurgulayan Ergil, “Irak’ta Kürtlerden başka tutunacak bir şey yok o yüzden Kürtleri kaybetmemek gerekir, Türkiye’nin de bölgede etkin bir politika yürütmesi Kürdistan ile hareket etmekten geçer. O yüzden bu çerçevede bir diplomasi yürütülmesi her iki taraf için faydalı olacaktır” dedi.

Türkiye hükümetinin son MGK ve Bakanlar Kurulu toplantılarında referanduma verdiği tepki için, . “Maalesef Türkiye’de sürekli olarak bir bölünme korkusu var. Temel haklar, korkular üzerinden hatırlatılıyor. Şimdi siz özgürlüğü çok önemsiyorsanız başkalarının özgürlük taleplerini bozgunculuk olarak görmemeniz lazım” değerlendirmesinde bulunan Ergil, bu tutumun milliyetçi tabanı tatmin etmek için sergilendiğini söyledi.

‘TÜRKİYE DİPLOMATİK VE EKONOMİK ETKİNLİĞİNİ KAYBEDER’

 “Türkiye ağır yaptırım yapacak ya da yapmalı kanısında değilim milliyetçi şoven kesimlerin dillendirdiği bir şeydi bu fakat şimdilik öyle bir durum söz konusu değil. Türkiye’de milliyetçilik çok kuvvetli köklü bir duygu, önümüzde de başkanlık ve yerel seçimler olduğu için milliyetçileri en azından duygusal olarak tatmin etmek lazım. Yani milliyetçilere oynanıyor, milliyetçiler de korkuya oynuyor. Milliyetçi kesimde Kürtlerin bağımsızlık elde eder korkusu var. Yani Türkiye’nin bölünmesi paranoyası hakim.” diye konuşan Ergil, referandum sonrası Türkiye tarafından Kürdistan’a yönelik herhangi bir yaptırımın uygulanması halinde Türkiye’nin de diplomatik ve ekonomik alanda etkinliğini yitirebileceğini vurguladı.

Ergil, Türkiye’den doğan boşluğu doldurmaya hazır olan ve Kürdistan ile işbirliğini arzulayan birçok ülke olduğunu, Tükiye’nin sınır kapılarını kapatması durumunda Ortadoğu’ya kapılarını kapatmış olacağını söyledi. “Şu an orada Ruslar petrol ve gaz piyasasına girdi. Onun dışında alternatif olarak kimi Arap ülkeleri orada iş yapmaya hazır. Bundan sonrası için şayet Türkiye sınır kapatma ilişkileri sonlandırma gibi adımlar atarsa Kürdistan üzerinden Orta Doğu’ya açılan kapılarını da kapatmış olacak. ” diyen Ergil, Türkiye’nin diplomatik etkisini kaybedeceğini söyledi. 

‘KÜRTLERDEN BAŞKA TUTUNACAK KİMSE YOK’

Irak Kürtleri’nin bağımsızlıklarını ilan etmemesinin, bağımsızlık ve özgürlük taleplerinden vazgeçmiş olacağı anlamına gelmediğini belirten Ergil, bağımsızlık talebinin Kürdistan’da yaşayan Kürtler arasında her daim canlı olduğunu ve ilişkileri bu talebe yaklaşımın belirlediğini ifade etti.

Böyle bir aşamada yapılması gerekenin ileriyi görerek ve duygusal hareket etmekten kaçınmak olduğunu söyleyen Ergil şöyle konuştu:

 “Şimdiye kadar sizi tehdit etmemiş, sizinle işbirliği yapmış hatta Kürt isyancı hareketini itidale davet etmiş, Kürdistan yönetimini de karşınıza aldığınızda tüm Kürtleri kaybetmiş olursunuz. Siyaset ayrı, diplomasi ayrı bir şey. Türkiye birçok şey yapabilir aslında tehditkâr açıklamalar yapmadan sadece tanımıyorum diyebilir ve dünyanın önemli bir kısmı da böyle yapacaktır görünürde tabi böyle yapacaktır. Ama el altından işbirliklerini sürdüreceklerdir. Irak’ta Kürtlerden başka tutunacak kimse yok o yüzden Kürtleri kaybetmemek lazım.”