TÜSİAD yöneticilerine yurt dışı yasağı getirildi

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras, yargılandıkları davada yurt dışı yasağı şartıyla serbest bırakıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Turan ve YİK Başkanı Aras hakkında, 13 Şubat 2025'teki dernek genel kurulunda yaptıkları konuşmalarda yargıyı telkin ve yönlendirme içerikli ifadeler kullandıkları iddiasına ilişkin başlatılan soruşturma sürüyor.
Soruşturma kapsamında Turan ve Aras'ın nöbetçi sulh ceza hakimliğindeki ifadeleri tamamlandı.
Hakimlik, her iki şüphelinin de yurt dışına çıkış yasağıyla serbest bırakılmasına karar verdi.
Soruşturma
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Turan'ın 13 Şubat'taki dernek genel kurulunda yaptığı konuşmada, bazı soruşturma ve kovuşturmalar hakkında yargıyı telkin ve yönlendirme içerikli ifadeler kullandığı tespit edilmişti.
Başsavcılık, Turan'ın ifadelerinin gerçeğe aykırı ve kamu barışını bozmaya elverişli nitelikte olduğunu değerlendirerek, hakkında "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" ve "yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlarından resen soruşturma başlatmıştı.
Geçen günlerde aynı suçlardan soruşturma başlatılan TÜSİAD YİK Başkanı Aras ile Turan'ın savcılıkta ifadelerinin alınması için İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesine talimat verilmişti.
Bunun üzerine Turan ile Aras, ifadelerinin alınması için İstanbul Adliyesine götürülmüştü.
Özgür Özel'den karara tepki
Öte yandan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, sosyal medya hesabından TÜSİAD yöneticilerine uygulanacak olan yurt dışı yasağı kararına, "Türkiye bu baskıya, bu kötülüğe susmayacak!" sözleriyle tepki gösterdi.
Özel'in paylaşımı şu şekilde:
"Tayyip Erdoğan’ın sabah hedef aldığı TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ile Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras’ın önce polis nezaretinde ifadeye götürülmesi ardından haklarında yurt dışı yasağı ve adli kontrol kararı verilmesi demokrasi ve hukuk ortamının nasıl çürütüldüğünün yeni bir göstergesi olmuştur.
“Ekonomi çok iyi”, “İktidarın yargısına helal olsun” deseler ayakta alkışlayacakları iş insanlarına, sadece eleştirdikleri için bu muamele reva görülmektedir.
İktidar açıkça, “beni eleştiren, sesini çıkaran yanar” diyerek tüm toplumu tehdit etmektedir.
Ne yaparsanız yapın, bu ülkede derdi çekenler, derdini anlatacak. İş insanı da sanatçı da gazeteci de siyasetçi de konuşacak.
Türkiye bu baskıya, bu kötülüğe susmayacak!"