Karayılan: Çözümün adresi Meclistir
PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) barış komisyonu kurulmasını "olumlu ve yerinde" bir adım olarak nitelendirdi.
Karayılan, PKK'ye yakın bir medyaya verdiği röportajda, gündeme dair konuştu.
Murat Karayılan, TBMM'de kurulan komisyona dair görüşlerini şöyle açıkladı:
"Kuşkusuz çözüm yeri de Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Halkın tüm temsilcilerinin bulunduğu yer oraysa, bize göre de -daha önce dediğimiz gibi- çözümün adresi Meclis’tir. Meclis de komisyon yöntemiyle gündemine alabilir. Onun için belirttiğim gibi Meclis’te bir komisyonun kurulması yerinde bir adımdır. Başarılı olmasını umut ediyoruz. Bunun için yüzeysel yaklaşmamak, taktik biçimde ele almamak gerekiyor. Yine siyasi partilerin dar parti çıkarlarını değil tüm Türkiye’nin çıkarlarını esas almaları gerekiyor. Dar oy hesaplarıyla değil, Türkiye halklarının çıkarları hesabıyla yaklaşmaları büyük önem taşıyor. Zira konu, stratejik önemde bir konudur. Bunun için de stratejik bir yaklaşımı gerektiriyor. Yüzeysel değil, temelden ve kalıcı bir çözüm gerektiriyor. Onun için ciddi yaklaşımlara ihtiyaç vardır. Komisyonun da bu biçimde yaklaşmasını umut ediyoruz."
Murat Karayılan, Abdullah Öcalan'ın süreçteki rolüne dikkat çekerek, meselenin "kilit" taraflarından biri olduğunu ve görüşlerinin dikkate alınması gerektiğini söyledi.
Karayılan, "Önder Apo bizim başmüzakerecimizdir. İşte Numan Kurtulmuş da siyasi olarak Kürt-Türk ilişkilerini siyasal düzlemde yeniden geliştirecekleri yönünde kimi şeyleri dile getirdi. Bu konuda nasıl gerçek bir barışın gelişebileceği üzerinde durulmalı." dedi.
PKK Yürütme Komitesi Üyesi Karayılan ayrıca, "sürecin mimarı" cezaevinde olduğu sürece toplumsal barışın sağlanamayacağını belirterek, Avrupa Konseyinin "umut hakkı" kararını da hatırlatan Karayılan, Türkiye'nin yasalarını bu karara uygun olarak değiştirmesi gerektiğini belirtti.
Öcalan'ın silahlı mücadeleye son verme çağrısını önemli bir stratejik değişim olarak nitelendiren Karayılan, "Önder Apo'nun çizgisine göre strateji artık silahlı mücadele değil, demokratik siyasettir. Bu, bu çizgiye bağlı olmayan tüm partiler için geçerlidir. Silahsızlanma taktiksel bir konudur ve ülkelerin koşullarına bağlıdır. Öz savunma hakkı, güven veren bir yasa ve anayasa olmadan meşrudur." diye konuştu.
Murat Karayılan, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) silahsızlandırılması yönündeki Türkiye yetkililerinin çağrılarını reddederek, Suriye'de tüm unsurların haklarını güvence altına alan yeni bir anayasa kurulana kadar böyle bir talebin "anlamsız ve mantıksız" olduğunu belirtti.
Karayılan, Suriye'de bir yargı sisteminin olmadığına işaret çekerek, Lazkiye'de Alevilere ve Süveyda'da Dürzilere yönelik devlet yanlısı güçlerin saldırılarını örnek göstererek, yargılamalar yerine "yargısız infazlar" yapıldığını söyledi.
PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, SDG'nin silahlarını Türkiye'ye veya başka bir güce karşı saldırgan bir şekilde kullanmayacağını vurgulayarak, "Ancak birileri onlara saldırırsa, elbette kendilerini savunma hakları vardır ve kendilerini savunurlar." dedi.
Karayılan, ilk adımın silahsızlanma değil, bir hukuk sisteminin kurulması olduğunu yineleyerek, "Öncelikle Suriye'de yasaların olması gerekiyor. Herkesin onaylayacağı temel bir anayasa olması gerekiyor. Bu nedenle SDG'nin silah bırakması mantıklı değil." ifadelerini kullandı.
