K24 ÖZEL - Deprem haritası: Hangi kentler risk kuşağında?

Uzmanlar, Bitlis - Zagros Fay Hattı ile ‘Doğu Anadolu Fay Hattı’ üzerindeki bölgelerin, ciddi deprem riski içeren kuşakta yer aldığını belirtiyor.

Cesim İlhan

Uzmanlar, Bitlis - Zagros Fay Hattı ile ‘Doğu Anadolu Fay Hattı’ üzerindeki bölgelerin, ciddi deprem riski içeren kuşakta yer aldığını belirtiyor. 

Elazığ'ın Sivrice ilçesinde meydana gelen 6,8 büyüklüğündeki depremden, Kürdistan’dan geçen fay hatları mercek altına alındı.

Kürdistan’da etkin olan fay hatlarının deprem kuşağında yer alması sebebiyle çoğu zaman irili ufaklı depremler yaşanılıyor.

Uzmanlar, ‘Doğu Anadolu Fay Hattı’nın geçtiği Kürt kentlerindeki depremin Kürdistan Bölgesi, Doğu Kürdistan ve Rojava’yı fazla etkilemediğini belirtiyor.  

Kürdistan coğrafyasının tamamında iki fay hattının varlığı söz konusu. Kürdistan Bölgesi, Doğu Kürdistan ve Rojava’nın bazı illeri Bitlis - Zagros Fay Hattı’nda yer alırken; Diyarbakır, Elazığ, Malatya, Dersim ve diğer kentler ise ‘Doğu Anadolu Fay Hattı’nda yer alıyor.

24 Ocak akşamı Elazığ’da meydana gelen deprem; Malatya, Diyarbakır, Dersim, Bitlis, Adıyaman, Bingöl, Mardin, Urfa, Şırnak ve Antep gibi illerin yanı sıra Kürdistan Bölgesi’nde birçok kentte ve Rojava’nın Afrin ve Girê Spî bölgelerinde de hissedildi.

“BİNGÖL İLE PALU’DA ENERJİ BİRİKMESİ VAR”

Dicle Üniversitesi (DÜ) Jeoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şefik İmamoğlu, bölgede meydana gelen depremlere sebep olan fay hatlarının değiştiğini söyledi.

K24’e konuşan İmamoğlu şu değerlendirmeyi yaptı:

“2017’deki Halepçe sınır depremi tamamen Bitlis - Zagros Fay Hattı’ndaydı. Öncesinde aynı fay hattı üzerinde Van depremi meydana geldi. Yine bu fay hattında Lice’de deprem olmuştu. Elazığ’da meydana gelen deprem ise Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde meydana geldi. Son yüzyıldaki en büyük deprem yaşandı. Bundan sonra daha hareketli olabilir. Yakın gelecekte Bingöl ile Palu arasında bir suskunluk var ve burada bir enerji birikiyor. Bir de Maraş’ta tehlikeli bir beklenti var. Buralardaki fay hatlarında boşluk oluşmuş.”

‘Doğu Anadolu Fay Hattı’nın ise Kürdistan Bölgesi ve Doğu Kürdistan’daki deprem bölgeleri için bir tehlike oluşturmadığı ve buralardaki fay hatlarının sistemlerinin farklı olduğu kaydedildi. 

12 Kasım 2017’de Kürdistan Bölgesi ve Doğu Kürdistan’da meydana gelen depremde Halepçe’de incelemelerde bulunduğunu ifade eden İmamoğlu, yine aynı bölgedeki fay hatlarında boşlukların olduğu, her an bir depremin meydana gelebileceğini söyledi.

İmamoğlu, Kirmaşan’ın yer aldığı Zagros deprem kuşağının daha gevşek olduğunu, buralarda deprem riskinin daha fazla olduğunu vurguladı. 

Rojava’da büyük fay hatlarının olmadığını ifade eden İmamoğlu, sadece Ölüdeniz Fay Hattı’nın bölgenin bir kısmından geçtiğini söyledi.

FAYLAR BİRBİRİNİ ETKİLİYOR MU?

‘Doğu Anadolu Fay Hattı’nın Kürdistan Bölgesi ve Doğu Kürdistan’ı etkilemediği gibi, buralarda meydana gelecek depremlerin merkez üssünün Hakkari, Diyarbakır, Dersim, Elazığ güzergahı ve Türkiye'deki fay hatalarının ufak sarsıntılar dışında etkilemediği belirtiliyor.

Yer bilimciler açısından Elazığ’da meydana gelen 6,8'lik deprem, uzun dönemdir aktif olmayan ‘Doğu Anadolu Fay Hattı’nın uyandığını gösteriyor.

Uzmanlar, söz konusu fay hattının her geçen gün risklere sebep olduğunu, tarihi tahmin edilememekle birlikte Erzincan, Erzurum, Kars, Ardahan, Dersim, Bingöl, Muş, Ağrı, Iğdır, Van, Diyarbakır, Hakkari, Şırnak, Elazığ, Malatya ve Adıyaman’da deprem riski oluşturduğu görüşünde.  

Kasım 2017’de Süleymaniye - Halepçe ile Sine - Kirmaşan kentlerinin kesiştiği noktada büyüklüğünde meydana gelen 7,3’lüj deprem; Suriye, Rojava, İsrail, Azerbaycan, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin yanı sıra Hakkâri, Van, Muş, Batman, Diyarbakır, Malatya ve Şırnak'ta da hissedilmişti. 

“2 ÖNEMLİ DEPREM KUŞAĞI VAR”

K24’e konuşan Gazi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden Doç. Dr. Bülent Özmen, dünyada iki önemli deprem kuşağının olduğunu, bunlardan birisinin Büyük Okyanus’ta yer alan Pasifik Deprem Kuşağı, diğerinin ise Akdeniz’de bulunan Alp - Himalaya Deprem Kuşağı olduğunu söyledi.

Özmen, Kürt coğrafyasının deprem bölgelerinin İran, Irak, Türkiye, Suriye, İtalya ve bazı Avrupa devletlerinin yer aldığı Alp - Himalaya Deprem Kuşağı’nda yer aldığını ifade etti.

BEKLENEN TEHLİKE

6 Ekim 2019'da katıldığı bir televizyon programında “Elazığ'ın Sivrice ilçesinde deprem bekliyoruz” diyen Prof. Dr. Naci Görür de Kürt coğrafyasında deprem fay hatlarının ayrı olduğunu ifade ederek, Bingöl, Erzincan ve Maraş’ta deprem riskinin fazla olduğunu söyledi.

K24’e konuşan Prof. Dr. Görür, “Deprem bölgesi için yer bilimcilerinin endişe ile ‘Olabilir’ diye baktıkları yerler elbette ki var. Çünkü oralarda uzun zamandır deprem yok. Enerji birikimi var. Depremin olabileceği yerlerden mesela Erzincan ile Bingöl arasında bir depremin olması bizi şaşırtmaz. Maraş’ın Türkoğlu yöresi olabilir. Tabi bu depremi kestirmek değil, deprem olma olasılığının fazla olduğu yerler ve oranın tarihsel deprem hikayesi ve fayları ile ilgilidir” ifadelerini kullandı.

Elazığ depremini değerlendiren Prof. Görür şunları söyledi:

“Bu deprem uzun zaman suskun olan Doğu Anadolu Fayı Hattı üzerinde meydana geldi. Bu fay hattı uzun zamandır böyle büyük bir deprem üretmiyordu. Ancak tarihi süreçte bunun büyük depremler ürettiğini biliyoruz. Sonuç itibarıyla bir depremin başlaması bizi endişeye sevk etti. Sebebi de buradaki fay hattı artık harekete geçti ve yeterince enerji biriktirdi.”

Görür, “Elazığ’daki Doğu Anadolu Fayı Hattı ayrıdır, Hakkâri, Bitlis, Zagros kuşağında yer alan fay hattı ise ayrı bir deprem hattıdır. Bir deprem esnasında başka bir bölge hisseder ama bu o fayın oralara uzandığı ya da orada kırılmalara sebep olacağı anlamına gelmez” şeklinde konuştu.

PROF. DR. ERCAN BAZI İLLERE İŞARET ETTİ

K24’e konuşan Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan ise, bölgelerin fay hatlarının farklı olduğunu ifade ederek; Dersim, Muş, Bingöl, Malatya, Adıyaman, Erzincan ve Erzurum kentleri için uyarıda bulundu. 

İki depremi karşılattıran Prof. Dr. Ercan, Elazığ depreminin ‘Doğu Anadolu Fay Hattı’da meydana geldiğini ifade ederek, Halepçe ve Kirmaşan’daki depremin ise Zagros kırığında, ters bir kırılma ile gerçekleştiğini söyledi.

YAŞANAN BAZI BÜYÜK DEPREMLER

Kürdistan coğrafyasında tarihte çok büyük depremler meydan geldi.

Bunları içerisinde 26 Aralık 1939 yılında Erzincan’da meydana gelen deprem, en büyük deprem olarak biliniyor. 7,9 şiddetinde gerçekleşende bu depremde, 116 bin 720 ev yıkıldı. 40 bin insan hayatını kaybetti.

19 Ağustos 1966 tarihinde Muş’un Varto ilçesinde meydana 6,9 şiddetindeki depremde 2 bin 394 kişi öldü.

Bingöl-Elazığ fay hattında 22 Mayıs 1971 tarihinde gerçekleşen depremde binden fazla kişi hayatını kaybetti.

Diyarbakır Lice’de 6 Eylül 1975’de meydana gelen 6,9 şiddetindeki depremde 2 bin 385 kişi hayatını kaybetti.

24 Kasım 1976 tarihinde Van'ın Muradiye-Çaldıran’da meydan gelen depremde 3 bin 840 kişi öldü, 9 bin 232 bina hasar gördü. 2000 kilometrekarelik bir alandaki evlerin %80'i yıkıldı.

1 Mayıs 2003 yılında Bingöl-Elazığ fay hattında meydana gelen ikinci depremde 100’e yakın kişi hayatını kaybetti, bin 500’den fazla kişi de yaralandı.

23 Ekim 2011'de meydana gelen 7,2 büyüklüğündeki Van depreminde 604, 9 Kasım'daki depremde de 40 kişi yaşamını yitirdi.

12 Kasım 2017’de Kürdistan Bölgesi ile (Süleymaniye - Halepçe) Doğu Kürdistan’ın (Kırmaşan) kesişme bölgesinde meydana gelen 7,3 büyüklüğündeki deprem en çok Doğu Kürdistan’da hasara yol açtı. Doğu Kürdistan’da resmi rakamlara göre 474 kişi hayatını kaybetti. Kürdistan Bölgesi’nde 8 kişi hayatını kaybetti, 320 kişi yaralandı.