Diyarbakır'da kuyumculuk zanaati yaşatılmaya çalışılıyor

DİYARBAKIR (K24)

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde kadim kuyumculuk zanaati bütün imkânsızlıklara rağmen yaşatılmaya çalışılıyor.

Mardin ve Diyarbakır'da yaşayan ve kuyumculuk mesleğiyle uğraşan Süryani ve Keldanilerin çoğu, elverişsiz koşullar nedeniyle İstanbul'a taşınarak mesleğini burada sürdürüyor.

Bir yanda Keldani bir usta diğer yanda Süryani bir öğrenci, tarihi Diyarbakır Sur ilçesinde zor koşullar altında ve teknolojinin ilerlemesine karşı, el emeğiyle kadim kuyumculuk mesleğini sürdürmeye çalıştıklarını söylüyor.

Sur’da 50 yıldır el emeğiyle bu işin içinde olduğunu ifade eden kuyumcu Yusuf Karadayı, "İnsan ölür ama bu meslek kalır" diyor. 

Ömrünün çoğunu kuyumculuk yaparak geçirdiğini belirten Karadayı, Mardin'de zanaatın daha çok el işçiliğiyle yapıldığını, Diyarbakır'da ise çok az sayıda Süryani ve Keldani'nin bu mesleği sürdürdüğünü söylüyor.

K24’e konuşan kuyumcu Yusuf Karadayı şunları dile getirdi:

"1962'de Keldani Kilisesi'nin avlusunda doğdum. Babam hariç, bütün ailem kuyumculuk işiyle meşguldü diyebilirim. Böyle olunca tüm hayatımın bir mücevher gibi olduğunu hissettim. Çocukluğumdan beri bu mesleğe olan tutkum hayatımın bir parçası haline geldi. Bu değerli ve kadim bir meslektir, bu mesleği yapanlar aç kalmaz.”

Yusuf usta ayrıca, asıl kaygısının bu kadim mesleği yeni nesillere öğretmek ve bu zengin kültürün Diyarbakır'da devam etmesini sağlamak olduğunu söylüyor.

K24’e konuşan Muşe Akbulut da amacının kuyumculuk mesleğini yeni nesillere aktarmak olduğunu ifade ederek şunları kaydetti: 

"13 yaşımdan beri bu işi yapıyorum. Bu mesleği ustam Yusuf Karadayı'dan öğrendim. Süryaniler ve Keldaniler olarak bu mesleği sadece ben ve ustam kalmışız. Diyarbakır'da sadece 2-3 aile var. Amacım kendimi ustam gibi yetiştirmek ve bu kadim mesleği yeni nesillere öğretmektir.”