CHP’li Özgür Özel’den Dersim açıklaması

Dersim Katliamı’yla ilgili bir soruya yanıt veren CHP’li Özgür Özel, “Kemal Bey Dersimli, Tuncelili bir ailenin, fakir bir ailenin yedi çocuğundan dördüncüsüdür. Biz Dersimli yoksul bir ailenin yedi çocuğundan dördüncüsünü kendimize genel başkan yaparak Dersimle helalleşmişiz” ifadelerini kullandı.

DİYARBAKIR (K24)

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Diyarbakır milletvekili adayları Sezgin Tanrıkulu, Ali İhsan Merdanoğlu, Abdurrahman Ergin ve Grup Başkanvekili Özgür Özel, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde (GGC) basın mensupları ile bir araya geldi.

CHP’nin basın buluşmasının gündeminde 14 Mayıs seçimleri, bölgedeki siyasi atmosfer, iktidarın politikaları ve güncel siyasi gelişmeler vardı.

TANRIKULU: KENTİN SAĞDUYUSUNA GÜVENİYORUM

Basın toplantısında konuşan Sezgin Tanrıkulu, şunları ifade etti:

“İkinci yüz yıla girerken Türkiye’nin temel meselelerini çözme iradesiyle ortaya çıkan ittifakımıza Diyarbakır’dan da destek istiyoruz. Nedir ikinci yüzyıla girerken öncelikli hedeflerimiz? Öncelikle Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandıracağız. Türkiye’nin toplumsal barışını sağlayacağız. Emeğe gereken değeri vereceğiz. Yoksulluğu ortadan kaldıracağız, işsizliği azaltacağız. Bu hedeflere Diyarbakır’ın destek vermesi önemli. Bu hedeflerle Diyarbakır’dan adayım. Benim siyasal, kültürel, sosyal kimliğim bu kentte oluştu. Bu kente aitim, bu kentin vicdanına ve sağ duyusuna güveniyorum.”

“İKTİDAR SEÇİM ORTAMINI ENFEKTE EDİYOR”

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in gündeminde ise iktidarın uyguladığı politikalar ve seçimler vardı.

Özel, “21 yıldır artısıyla, eksisiyle icraat yapmış, iktidar olmuş, son dönemlerde iyice yorulmuş ve artık ülkeyi yoran bir iktidarla karşı karşıyayız” dedi.

Seçimlere Millet İttifakı olarak ‘Sana Söz Baharlar Gelecek’ sloganıyla başladıklarını hatırlatan Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çünkü geçtiğimiz 31 Mart 2019 seçimlerinde Türkiye’ye İstanbul ve Ankara başta olmak üzere Adalet ve Kalkınma Partisinin yönettiği şehirleri bir büyük Türkiye ittifakıyla, o şehirleri sevenlerin ittifakıyla, o şehirlere bahar gelmişti. Biz bundan 4 yıl önce Mart’ın sonu bahar diyorduk. Bu kampanyaya yine hep birlikte yine baharlar gelecek diye başladık. Müziğimiz öyle, sloganımız öyle, afişimiz öyle, adaylarımız öyle. Biz bahara uygun, güneşe uygun, yaza uygun kampanyayla adaylarla ilerlerken karşımızda inanılmaz bir ittifak şekillenmiş durumunda. Karşımızda her geçen gün birbirine benzeyen bir AKP-MHP bloğu varken, bizim masmavi gökyüzümüze karşılık onlar bu ülkenin üzerine karabasan gibi yağmur bulutlarını getirdi.”

CHP’li Özel, “Yapılarına kattıkları iki partiyle öncelikle dört parti, daha sonra listelerine aldıkları iki partiyle 6 parti oldular. Bugün Adalet ve Kalkınma Partisinin bir kolunda Devlet Bahçeli ve MHP, bir kolunda Büyük Birlik Partisi, ama listelerinde, içinde böğründe Hizbullah partisi vardır. O partidir ki HÜDA PAR, bugünkü genel başkanı Hizbullah’ın, davasının avukatıdır. Gonca Kuriş’i, Gaffar Okkan’ı, domuz bağlarını hatırlatırız” dedi.

“SEÇİM KANUNU BİR KUMPASTIR”

Özel, konuşmasında seçim kanuna da değindi. İktidar bloğunun getirdiği seçim kanunu “kumpas” olarak nitelendiren Özel, “Her şeyi yutan bir canavar yönetiyor Türkiye’yi. Bunu söylerken bir şahsı kastetmiyorum, bir sistemi kastediyorum. Bir saray rejimini kastediyorum. Örneğin emeklinin yatan maaşını, ya da asgari ücreti kemirerek yutuyor. İnsanların özgürlük taleplerini yok ediyor. Gençlerin gelecek umutlarını yok ediyor. Esnafın cirosunu yok ediyor. Yani insanların neyi var, neyi yok, ne ümit ediyorlarsa ona saldırıyor. Şimdi oylara saldırmak, oyları yutma niyetindeydi. Bunlar altı parti bir araya gelemezler, biz nasılsa Devlet Bahçeli ile birlikteyiz. Biz ortak listelerde anlaşır, artık oyları toplarız. CHP’nin, DEVA’nın, Gelecek'in, Saadet'in, İYİ Parti'nin, Demokrat Parti’nin oylarını da parça parça saray canavarı yer, kendimize milletvekili yaparız. Hesap buydu. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı, param parça oldular. Dört listeye ayrıldılar biz ise birleştik” ifadelerini kullandı.

“KÜRT SEÇMEN KILIÇDAROĞLU’NU TERCİH EDİNCE BİRİLERİNİN KARNI ŞİŞİYOR”

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere AK Partili yetkililerin CHP’yi, Millet İttifakı partilerini örgütlerle ilişkilendirerek hedef göstermesine değinen Özel, AK Parti’nin sıkıştığında PKK lideri Abdullah Öcalan’dan mektup almaya çalıştığını söyledi. Ailesi, avukatları görüşmezken bir kişinin 31 Mart yerel seçimlerinde Öcalan’la görüşmek için gönderildiğini hatırlatan Özel, “Avukat olmayan bir kişi nasıl olmuşsa gidip görüşmüş mektup almışlar, devletin ajansına okutuyorlar. Osman Öcalan’a kamera yolluyorlar” dedi.

İktidarın HDP üzerinden CHP’ye yönelik “gizli anlaşma” yaptığı iddialarına atıfta bulunan Özel, öncelikle HDP ile birçok ilde karşılıklı yarıştıklarını söyledi.

HDP’nin kapatma tehlikesi nedeniyle Yeşil Sol Parti’den yarışa girdiğini hatırlatan Özel, “Milletvekili seçimlerinde yarışıyoruz. Ama cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir yanda Recep Tayyip Erdoğan, bir tarafta Kemal Kılıçdaroğlu olunca HDP’ye yakın seçmen, Kürt seçmen, ortalama Diyarbakırlı vatandaş yüzde 85 oranında Kemal Kılıçdaroğlu’nu tercih edince bir anda birilerinin karnı şişiyor. Köpürüyorlar, yok siz teröristsiniz. Yok anlaşma yaptınız. Yok bilmem ne yaptınız falan… Soruyorum Ak Partililere, acaba bizim ne yaptığımız değil, yıllarca sizin bu insanlara ne yaptığınız sonuçta etkili olmuş olabilir mi? Biz elbette demokrasi, kardeşlik, hukukun üstünlüğünü, eşitlik, zenginlik, gençlere özgürlük vaat ediyoruz. Ama siz ne yaptınız, bir ona baktınız mı?” diye sordu.

“SEÇME VE SEÇİLME HAKKI ELLERİNDEN ALINDI”

İktidara “Bir şeytanlaştırma üzerinden yürüdüğünüzün farkında mısınız” sözleri ile seslenen Özel, kayyum uygulamalarını hatırlattı:

“Türkiye’de bazı seçmenlerin belediye başkanı seçebilirken, bazı seçmenlerin seçemediğinin farkında mısınız? Manisa, Konya, Adana, Trabzon, Edirne belediye başkanı seçebilen illerken, Diyarbakır, Siirt, Van belediye başkanı seçemeyen iller arasına soktuğunuzun farkında mısınız? Seçme ve seçilme hakkı cumhuriyetle kazanılmış bir hakken, kadın erkek bir seçmen grubuna ‘Sen seçemezsin. Sen seçemezsin. Seçersen kayyım atarım’ dediğinizin farkında mısınız? CHP’nin kayyım belediyeciliğine son vereceğiz demesi bile, seçmene ben sana değer veriyorum, fikrine değer veriyorum, hukuka değer veriyorum demesi bile seçmen davranışında değişikliğe sebebiyet verebilecek gerçeklik olduğunun farkında mısınız?”

“AK PARTİ KURUMSAL OLARAK SAHİPLENDİ”

İktidarın seçmeni ikna edememesi zerine dördüncü aşamaya geçtiğini ifade eden Özel, dördüncü aşamanın ise saldırganlık olduğunu söyledi.

Erzurum’da İmamoğlu’na yönelik yapılan saldırıları hatırlatan Özel, “Erzurumlular yaşananların suçlusu değil, o yaşananlardan utanç duyuyor Erzurumlular. Orada 200 provokatör var. Mitingin yapılacağı alanı zapt ederek, belediye hizmet araçlarını koyarak provokasyonu ilk başlatan belediye başkanı. İkincisi emniyet müdürü, üçüncüsü vali. Emniyet müdürü ve valiyi dakikalar içinde görevden almazlarsa yaşananların vebali Recep Tayyip Erdoğan’ın boynunadır demiştim. Ama bunlar yapmadıkları gibi gençlik kollarından, MYK üyelerine, milletvekili adaylarına kadar. Erzurum’da yaşananları sanki Erzurum yapmış gibi… Yarın Konya’da gelin şeytan taşlayalım gibi bu günkü mitingi provoke etmeye çalışanlara kadar… Ak Parti’nin başta içişleri bakanı, adı üstünde suçüstü bakanının orada olaylar iyi yönetildi diyecek kadar hadsizleşmesi, meseleyi Ak Parti’nin kurumsal olarak sahiplenmesidir. Dördüncü evre olarak kaba kuvvet, şiddet, korku yayma ve seçimleri terörize etme yolunu tercih etmişlerdir. Buna karşı sözümüze kıymet veren herkese diyoruz ki sakin olun” diye konuştu.

"KAYYUM YETKİSİNİ KULLANMAYACAĞIZ"

Program, ardından soru cevap şeklinde devam etti. İlk soru devam eden kayyım uygulamasına ilişkindi.

Şu anda kayyum kararları iki ayda bir yenilendiğini, CHP’nin iktidara gelmesi durumunda bu uygulamanın devam edip etmeyeceği sorusuna Özel, “Yenilemeyeceğiz. O yetkiyi kullanmayacağız. Cumhurbaşkanımızda, içişleri bakanımızda kayyımlarla ilgili kedilerine verilen ve Süleyman Soylu’nun bugüne kadar istismar ettiği OHAL dönemi KHK’sında tanınan o yetkiyi kullanmayacak. Bunu açıkça ifade ediyoruz” cevabını verdi.

“KAZANIMLARA HALEL GELMEYECEK”

Bir diğer soru Kürt sorunu ile ilgiliydi.

AK Parti Diyarbakır İl Başkanı Muhammet Şerif Aydın, geçtiğimiz hafta “CHP gelirse Kürtlerle ilgili kazanım gider. Andımız geri gelir” açıklaması yapmıştı. Buna ilişkin sorunun yöneltildiği Özel, şunları söyledi:

“Birincisi kimsenin anadiliyle uğraşacak değiliz. Bu konuda her türlü güvenceyi vermişiz. Kimsenin anadiline, kendisiyle var olduğu, düşündüğü kazanımlarına halel gelmeyecek. Bu konuda AK Parti’nin il başkanına teminatı da ben veriyorum.”

ROBOSKİ VE HELALLEŞME

Özel’e, helalleşme ile ilgili sorular da yöneltildi. Bunlardan biri de Kemal Kılıçdaroğlu’nun Dersimli olması, CHP’nin Dersimle de helalleşip helalleşmeyeceğine ilişkin soruydu.

Kılıçdaroğlu’nun helalleşme sürecine Roboski'yi de dahil ettiğini belirten Özel, “Sebebi de şudur: Siz iktidardaysanız, devletin başındaysanız bu konuyu soruşturmak ta görevinizdir. Sorumluları bulmakta grevinizdir. Devlet adına bir özür dilenecekse, devletin başında olanın bu özrü dilemesi de devletin başına yakışır. Bu konuda hiçbir kompleksimiz olmadan bu işin üzerine gideriz” dedi.

“DERSİMLİ KEMAL’İ KENDİMİZE GENEL BAŞKAN YAPARAK DERSİMLE HELALLEŞTİK”

Kemal Kılıçdaroğlu’nun Dersim Katliamı ile hesaplaşıp, helalleşip helalleşmeyeceğine ilişkin Özel, şunları söyledi:

“Arkadaşlar Kemal Bey Cumhuriyet Halk Partisinin Dersimle helalleşip helalleşmeyeceğini soruyorlar. Kemal bey Dersimli, Tuncelili bir ailenin, fakir bir ailenin yedi çocuğundan dördüncüsüdür. Biz Dersimli yoksul bir ailenin yedi çocuğundan dördüncüsünü kendimize genel başkan yaparak Dersimle helalleşmişiz. Türkiye’ye Cumhurbaşkanı yaparak da Türkiye’de Tunceli ve Dersimle helalleşmiş olacaktır.”