K24 ÖZEL - Prof. Dr. Erol: 1 Mart’tan daha dip!

http://www.kurdistan24.net/tr

K24 - ANKARA

ABD'nin büyükelçiliğini Kudüs'e taşıması ve Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak kabul etmesinin ardından İsrail ile Filistin arasına yaşanan gerginlikte 60 Filistinli yaşamını yitirdi.

Son gelişmeler üzerine Türkiye - İsrail arasında diplomatik ve ticari ilişkilerde sıkıntılar başgösterdi.

Türkiye, İsrail büyükelçisini geri çağırırken, İsrail'in Türkiye'deki temsilcilerine de ülkelerine geri dönmeleri çağrısında bulundu.

Türkiye’nin ABD’yle olan ticari ve diplomatik ilişkilerinin ne yönde seyredeceği merak ediliyor.

Kürdistan24 TV’ye konuşan ANKASAM Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, “Türk-Amerikan ilişkilerinin 1 Mart tezkeresiyle dip yaptığını söyleyerek, Obama döneminde ilişkilerin düzeltilme yoluna gittiğini” ifade etti.

İsrail - Filistin geriliminin ardından Türkiye - ABD ilişkilerinde yeniden dip noktaya gelindiğini belirten Erol, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye şuan 1 Mart tezkeresinden daha vahim ve etkili olabilecek bir durumla karşı karşıya. Çünkü Türkiye’nin mevcut şartlarda bu Kudüs kriziyle birlikle hadisenin sınırlı kalmayacağıyla ilgili birtakım öngörüleri var. Amerika’nın bu politikası adeta Türkiye’yi hedef alıyor. Bu gelişmeler aslında Kudüs’le beraber Türkiye’yi de hedefliyor.“

SETA Vakfı Uzmanı Can Acun ise Türkiye’nin net bir tavırla sert tepki gösterdiğini belirterek, ABD’nin doğrudan bir karşılık vermemeyi tercih ettiğini söyledi.

Kürdistan24 TV’nin sorularını yanıtlayan Can Acun, şunları söyledi:

“Amerika’nın tek taraflı attığı bir adım sözkonusu. Türkiye kendi menfaatlerini gözeterek Ortadoğu’da politika yapar. Bana göre Ankara ve Washington ilişkilerinin kalıcı bir şekilde kopması sözkonusu değil.

Ancak İsrail ile siyasi ve diplomatik ilişkiler kopabilir ve yeni bir kriz çıkabilir. Türkiye tek taraflı adımlar atmaktansa uluslararası toplumu da yanına alarak geniş bir koalisyon oluşturma çabasında.”

1 MART TEZKERESİ

1 Mart tezkeresi, Irak krizi konusunda hükümet tarafından 25 Şubat 2003’te TBMM’ye sunulup genel kurulda reddedilen ve tam adı “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yabancı ülkelere gönderilmesi ve yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması için Hükümet’e yetki verilmesine ilişkin başbakanlık tezkeresi” olan tezkeredir.

ABD ve koalisyon ortakları, yeni dünya düzeni kurmak emeliyle, 11 Eylül 2001 saldırılarını bahane ederek Ortadoğu ve gizliden İslam Dünyasına saldırıya geçmişti. Önce Afganistan’ı işgal eden ABD ve müttefiklerinin sonraki hedefi de Irak’tı. Bunun için de Irak’ın kuzeyinden yürüteceği operasyon için toprak ve hava sahasını kullanmak için Türkiye’den izin talep etmiş, 1 Mart 2003’te yapılan gizli oturumda 250 ret, 264 kabul, 19 çekimser oy kullanılmıştır.

Ancak, Anayasa’nın 96. maddesinde öngörülen 267 salt çoğunluğa ulaşılamamış, bu durumda, tezkere kabul edilmemiş sayılmıştır.

O dönemde siyasi yasaklı olan ve sonradan bu yasağı meclis tarafından çıkartılan bir yasa ile kaldırılan Recep Tayyip Erdoğan, yenilenecek olan Siirt seçimlerine hazırlanmaktaydı. Recep Tayyip Erdoğan bu tezkerenin yanında durarak meclisten geçmesini istiyordu.