K24 ÖZEL - Ehmedê Xanî: ‘Hamisiz Şair, Babasız Metin’

Muş Alparslan Üniversitesi Kürt Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Dr. Ayhan Geverî’nin Ehmedê Xanî’yi anlattığı "Hamisiz Şair, Babasız Metin” adlı yeni kitabı çıktı.

HABER MERKEZİ

K24’e konuşan Dr. Geverî, “Ehmedê Xanî'yi doğru okuyup anlamanın, onun eserlerine bilimsel yaklaşmakla mümkün” olduğunu söyledi.

Kitabın konusu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Geverî, “Bu çalışmaya neden "Hamisiz Şair, Babasız Metin" ismini verdiği sorusuna şu yanıtı verdi: 

“Evet, Xanî'nin aslında Mem û Zîn'i yazma motivasyonunun ardında bir problemin olduğu aşikar. Xanî bize bir derdini anlatmak istiyor. Ki kendisi de Mem ve Zîn'in aşkını bahane ettiğini söyler. Fakat yıllar boyunca Mem û Zîn'in etkisi arttıkça metne dair yanlış okumalarımız artıyor ve Xanî'nin derdi de bizim yani Kürtler’in derdi oluveriyor. Yani bir şâirin derdi toplumsallaşıyor. Tam da bu nedenle Bozarslan'ın Mem û Zîn çevirisinde Xanî'nin sebeb-i telif bölümüne ‘Derdimiz’ başlığını seçmesi tesadüf değildi. 

Xanî, kendisini destekleyecek, onu himaye ve finanse edecek bir otoriter güç arayışı içindedir. Bu arayış gerçekleşirse komşu halkların sanatından daha ileri bir sanatın bayrağını göklere çıkaracağını belirtir. Burada bir hamaset söz konusu değil. Hamasetten ziyade bir potansiyeli işaret ediyor. Fakat Mem û Zîn metni bugün Xanî'yi aşan bir okuma ile okunduğundan Xanî'nin hamisizlik meselesi biraz es geçiliyor. Xanî'yi günümüz anlayışıyla anakronik okuyoruz ve Xanî'yi devlet ve devletsizlik meselesinde bir figüre dönüştürmüşüz.” 

Geveri devamla şunları söyledi: 

“Diğer taraftan Xanî, hami ile edebiyat babası olma meselesini aynı metinde harmanlamıştır ve bana göre Xanî'nin en güçlü yönlerinden biri budur. Aslında içinde babaların olduğu bir hikâyeyi babasız bir metne dönüştürmüştür. Yani Mem û Zîn hikâyesinde biz Mem, Zîn, Tajdîn ve Sitî'nin babalarını göremeyiz. Buradan hareketle Xanî sponsor olacak bir hami bulamamış ya da hamisinin kendisine yeteri kadar himmet etmemiş olmasından ötürü bunu hikâyesinde de ölümsüz bir kurguyla işlemiştir. Xanî'nin başarısı bu. Benim de çalışmama isim olarak bunu düşünmemin asıl sebebi.”

XANÎ’Yİ DOĞRU OKUMAK 

Eserin dili ve üslubunun daha çok bilimsel bir çalışma olduğunu ifade eden Dr. Ayhan Geverî,  “Xanî de diğer klasik şairler gibi bir sanatçı, söz ustası. Fakat sanatını icra ettiği alan edebiyat ve edebiyat da sanat dalı olmasının yanında önemli bir bilim dalı. Filoloji ve literatür çalışmaları, sanatı anlamamızda çok önemli bir yere sahiptir. Sanatı sanatçının gözü ile görmek yetmiyor, bilimin bakış açısını da buna katmak gerekir. Bu aynı zamanda sanatçıyı ve onun sanatını yerli yerine koymayı da beraberinde getirir” dedi. 

Kürtler’in Xanî’yi bilimsel çerçevede değerlendirmesi gerektiğini vurgulayan Geveri, “Benim bu çalışmamdaki en büyük arzularımdan biri de Kürtler’in Xanî'yi ve klasik edebiyatlarını doğru okuyup bilmeleri. Eserdeki tüm tezlerim doğrudur iddiası değildir bu. Fakat Kürtler’in kendilerine ve eserlerine bilimsel çerçevede bakmaları gerekmekte. Bu kendilerini daha iyi tanımalarını, hamaset ve slogandan uzaklaşıp daha iyi işler yapmalarını beraberinde getirir. Bunun sonucunda da kendi ‘değer’lerini yeniden üretebilirler” şeklinde konuştu.