K24 ÖZEL - Avrupa’nın en büyük Kürt Film Festivali başlıyor

Bu yıl 1 - 7 Ağustos tarihleri arasında yapılacak 9’uncu Berlin Kürt Film Festivali’nde 40’tan fazla film gösterilecek.

ANKARA (K24)

Bu yıl 1 - 7 Ağustos tarihleri arasında yapılacak 9’uncu Berlin Kürt Film Festivali’nde 40’tan fazla film gösterilecek.

Festivalde, Kürt kadınlarının kendi toprakları ve diasporadaki farklı yaşam pratikleri görünür kılınacak ve festival Eva Husson’ın “Girls of the Sun” (Güneşin Kızları) filmi ile açılacak.

Mitosfilm tarafından düzenlenen festivalin 9’uncusu, Berlin Kültür Senatosu ve Goethe Enstitüsü tarafından destekleniyor.

Öte yandan, festival kapsamında, Kürtlerle ilgili film yapan Avrupalı yönetmenlere ait birçok kurmaca ve belgesel filmin gösterimi yapılacak.

Festivalde Kürt sinemasına ilişkin farklı konuların tartışıldığı paneller, okuma etkinlikleri ve konserler de düzenlenecek.

Festivalin bu yılki küratörlüğünü Lea Drescher yapacak.

DRESCHER: KÜRT SİNEMASI DÜNYAYA YAYILMIŞ DURUMDA

K24’e konuşan festival küratörü Lea Drescher, festival kapsamında 40’tan fazla kısa film, belgesel ve sinema filminin gösterileceğini söyledi.

Festivalde sadece Kürt yapımcılarının değil, Avrupalı yönetmenlerin Kürtlerle ilgili çektikleri filmlerinin de yer alacağını belirten Drescher, şöyle devam etti:

“Kürt sineması tüm dünyaya yayılmış durumda. Festival, bir haftadan fazla bir süre, çok kültürlü şehir olan Berlin'de Kürt film yapımcılığını bir araya getiriyor. Öte yandan Berlin birçok Kürt’ün evi. Ayrıca birçok film yapımcısı ya burada doğmuş ya da sürgünde Berlin'de yaşamaktadır.”

Festivalin sosyal bölünmelere ve önyargılara karşı çıkmayı amaçladığını ifade eden Lea Drescher, “Bu bağlamda festival, çeşitli Kürt gerçekliklerine yönelik samimi ve kişisel görüşleriyle, farklı insanlar ve kültürler arasında aracılık eder” şeklinde konuştu.

“FESTİVAL, KÜRT GERÇEKLERİYLE İLGİLİ SAMİMİ BİLGİLER SAĞLAMAKTADIR

Lea Drescher, festivalin hedefinden de söz ederek, şöyle devam etti:

“Toplumsal ve siyasal olaylar hakkındaki soyut-kısa haberlere ek olarak, toplumsal hakikatleri yakın perspektiflerle birbirine yakınlaştırmak ve yüz yüze değişim oluşturmak özellikle önemlidir. Ayrıca Kürtler hakkındaki görüşler ile Kürtlerin bakış açıları arasında arabuluculuk yapmak. Sanat ve film yapımcılığı ortamı, Kürt gerçekleriyle ilgili samimi ve derin bilgiler sağlamaktadır.”

Öte yandan, ulusal Kürt filmlerinin finansmanının olmadığından söz eden Lea Drescher, şöyle devam etti:

“Bu durum, Kürt bölgelerinde film projelerinin finansmanını zorlaştırmaktadır. Bütün bunlara rağmen, çok sayıda film üretilmektedir. Birçok proje aynı zamanda uluslararası ortak yapımlar olarak destek alır. Avrupa'da, Kürt film yapımcılarının çalışmalarını Berlin, Paris, Londra veya Amsterdam gibi şehirlerde sunmalarını sağlayan ve giderek artan sayıda Kürt film festivalleri bulunmaktadır.”

GOLL: KÜLTÜREL BİLİNCİ ARTTIRIYOR

K24'e konuşan festival ekibinden Lise Goll, bu tür etkinliklere neden ihtiyaç duyulduğu sorusuna şu yanıtı verdi:

“Bu festivalin 9’uncu versiyonunu düzenleyebilmek, Berlin'deki Kürt sinemasına gerçek bir ilgi olduğunu göstermektedir. Bir Kürt diasporasının kayda değer varlığı, genel olarak Berlin’de yaşayan insanların kültürel bilincini ve ilgisini arttırmaktadır. Ayrıca, Berlin Kürt Film Festivali'nin sembolize ettiği kültürel değişim ve karşılaşmalara Berlin'de her zaman ihtiyaç olduğuna inanıyorum.”

Festivalde yer alacak çalışmalardan da söz eden Goll, “Film gösterimlerinin yanı sıra, Berlin'deki Kürt Film Festivali, sinema üzerine paneller içermektedir. Kürt kadınlarının medya ve sinemadaki temsilini ve tanıtımını tartışan bu yılki temaya uygun iki paneli koordine ediyorum. Türkçe konuştuğum için, Türkiye'den gelen pek çok festival konuğumuza da destek oluyorum” diye konuştu.

“KÜRT MÜCADELESİNE DİKKAT ÇEKİLDİ”

Kürtlerin Batı’nın tarihi bir müttefiki olduğunu dile getiren Goll, DAİŞ’e karşı verilen mücadeleye dikkat çekerek, “Şimdi uluslararası medya ve sinemaya yansıyan Kürtler ve Kürt mücadelelerine özellikle dikkat çekti” dedi.

Kürt sinemasının Avrupa’daki etkisine değinen Goll, şöyle devam etti:

“Kürt sineması, ulusal bir film fonunun olmamasından kaynaklı ciddi finansman sorunları yaşamaktadır. Bununla birlikte, Kürt sineması genç ama ümit verici bir sinema olduğundan gelecek için ümitliyim. Ulus ötesi karakteri anlatıları zenginleştirir ve verimli ortak yapımlar için de açılım sağlar. Son olarak, Kürt meselesiyle ilgili Kürt olmayan yönetmenlerin sayısının artması, Kürt sinemasının gelişmekte olduğunu ve çok büyük bir uluslararası potansiyele sahip olduğunu gösteriyor.”

YUSUFİ: BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR

K24’e konuşan festivalin organizatörlerinden Husam Yusufi de söz konusu festivalin Kürt sineması alanındaki en büyük festivallerden biri olma özelliğini taşıdığını belirtti.

Festivalde, 40 sinema filminin yanı sıra Kürdistan’ın tüm parçalarından kısa film ve belgesellerin gösterime sunulacağını kaydeden Yusufi, Avrupalı bazı yönetmenlerin filmlerinin de gösterime sunulacağını ifade etti.

Bu yılki festivalde kadın konusuna önem verildiğini vurgulayan Yusufi, Kürdistan ve Ortadoğu’daki kadınların durumunu ele alan Kürtçe sinemaya önem verildiğini ifade etti.