DOSYA - Kazakistan'da iz bırakan iki Kürt profesör: Nadir Nadirov ve Kinyaz İbrahim

Sovyet Kürtleri arasında iz bırakan Prof. Dr. Kinyaz İbrahim Mirzoyev 8 Ağustos’ta coronavirüsten, ardından Prof. Dr. Nadir Nadirov da 24 Ağustos’ta çeşitli hastalıklardan dolayı hayatını kaybetti.
Prof. Dr. Kinyaz İbrahim ve Prof. Dr. Nadir Nadirov
Prof. Dr. Kinyaz İbrahim ve Prof. Dr. Nadir Nadirov

HABER MERKEZİ

Önce Eski Sovyetler Birliği Uluslararası Kürt Dernekleri Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Kinyaz İbrahim Mirzoyev 74 yaşında, iki hafta sonra da eski Kazakistan Kürtleri Birliği (Berbang) Başkanı Prof. Dr. Nadir Nadirov (Nadirê Keremê Heci Nadir) 89 yaşında yaşamını yitirdi.

Savaş, sürgün ve göç mağduru olan Nadir Nadirov ve Kinyaz İbrahim aileleriyle birlikte sürgün hayatı yaşadı, aralarında yaş farkı olmasına rağmen ikisi çok yakın dosttu ve ikisi de aynı ayda vefat etti.

Sovyet ya da Kazakistan Kürtleri deyince Nadir Nadirov ve Kinyaz İbrahim akla ilk gelen isimlerdendi. İkisi yakın arkadaştı. Birlikte çok sayıda başarılı çalışmalara imza attılar. Kürt kimliğinden hiç ödün vermeden yaşamlarını ve çalışmalarını sürdürdüler.

İki isim, Sovyetler Birliği'nde yaşayan Kürtlere öncülük etmenin yanı sıra, Kürt kurumlarını açma ve Kürtler hakkında yaptığı çalışmalarla da tanınıyordu. 

Prof. Dr. Kinyaz İbrahim, Prof. Dr. Nadir Nadirov için, “Nadirov bir dağdır, kimse dağı görmezden gelemez. O bir güneştir, kimse güneşi kapatamaz. Ona gözünü kapatan sadece dünyayı kendine gece yapar” demişti.

Prof. Dr. Nadir Nadirov, 'Gaz ve Petrol Mareşali’ydi
Prof. Dr. Nadir Nadirov, 'Gaz ve Petrol Mareşali’ydi

'PETROL VE GAZ BİLİMİN MARAŞALİ'YDİ

Kazakistan'ın topraklarını petrol ve gaz ile zenginleştiren kişi ve ‘Gaz ve Petrol Mareşali’ olarak bilinen Prof. Dr. Nadir Nadirov, Kürtlerin Lomonosof'u olarak da biliniyordu. Lomonosof Ruslar için Einstein gibi bir bilim insanıdır. Nadirov'u onunla eş tutuyorlardı. Nadirov, arkasından binlerce eser, çok sayıda buluş bıraktı. Büyük bir bilim insanı olan Nadirov’un buluşları dünyaca kabul gördü, halkının özgürlüğü için ömrünün son anına kadar mücadele eden bir yurtseverdi. Devamlı Kürtlerin birlik olmasını istiyordu ve bu yönde mesajlar verdi. Mart ayında K24’e verdiği bir röportajında Nadir Nadirov, Kürtlerin bağımsız bir devlete ihtiyaçlarının olduğunu söylemiş, “Eğer Kürt olduğunuzu söylüyorsanız Kürdistan devleti için gayret edin, torunlarımız bize beddua etmesinler” demişti. 

Prof. Dr. Nadir Nadirov, Prof. Dr. Ahmet Özer ve Prof. Dr. Kinyaz İbrahim
Prof. Dr. Nadir Nadirov, Prof. Dr. Ahmet Özer ve Prof. Dr. Kinyaz İbrahim

‘SÜTÜN YIKILDI’

Mele Mustefa Barzani ile Nadir Nadirov’un hayatını anlatan romanı (Kalem ile Kılıç'ın romanı) hazırlayan Prof. Dr. Ahmet Özer, Nadirov için şunları söylüyor:

“Nadir Nadirov, yeri doldurulamaz emsalsiz bir insandı. Dünyanın yetiştirdiği kendi alanında büyük bir bilim insanıydı. Aynı zamanda büyük bir liderdi. Kazakistan Kürtlerinin yönü, kelebeklerin ışığa yönelmesi gibi hep ona doğruydu, onun etrafında bir çember gibi toplanmışlardı, o da ruhu ve canıyla onlarla birlikteydi. Nadirov, büyük sürgünlere, çetin koşullara dayanarak bugüne gelmişti. Onca badireye rağmen bir Zümrüt-ü Anka gibi küllerinden kendini yeniden yaratmayı başarabilen nadir insanlardan biriydi. Herkes onu biliyor, herkes ona bakıyordu. Sadece Kürtler için değil bütün Orta Asya halkları için bir idoldü… Kürt halkı büyük bir bilgeyi, bugüne değin Orta Asya’da yetişmiş en büyük öncüsünü, liderini kaybetti. Halkı ona Asya’daki ‘Sütunumuz’ diyordu, sütun yıkıldı maalesef. Dünya bilimi büyük bir dâhiyi kaybetti. Binlerce eser, yüzlerce buluşun sahibiydi.”

Prof. Dr. Kinyaz İbrahim ve Prof. Dr. Nadir Nadirov
Prof. Dr. Kinyaz İbrahim ve Prof. Dr. Nadir Nadirov

KÜRTÇEYE VE KÜRTLERE DAİR HİZMETLERİ

Kazakistan Kürtleri arasında öne çıkan önemli şahsiyetlerden olan Prof. Dr. Nadir Nadirov, 1992 yılında, 1930’lu ve 1940’lı yıllarda eski Sovyetler Birliği’nde Kürtlerin toplu olarak sınır dışı edilmesinin tarihiyle ilgilendi, bulgularını halka açtı. Nadir Nadirov ayrıca 2010’lu yıllarda Kazakistan Cumhurbaşkanı danışmanlığı görevinde bulunduğu sıralarda kendisiyle yapılan bir söyleşide Kürtlerin yaşadığı bütün kentlerdeki okullarda Kürtçe eğitim verildiğini belirterek şunları söylemişti:

“Kürtçe öğretmenleri yetiştiriliyor. Kürt dilinin unutulmaması için geliştirilmesi ve çocukların ana dilde eğitilmesi için bu gereklidir. Meclis’te de kültürümüz ve dilimizle Kürt olduğumuzu dile getiriyoruz. Asimile edilmiyoruz. Sovyet eski kültürünün etkisi ve baskısı altında 80 yıl vatanımızdan uzak yaşamamıza rağmen kültürümüzü ve dilimizi unutmadık. Kazakistan Meclisi değerlerimizi korumamıza imkan sağlıyor. Meclis’te elbette ülke genelini ilgilendiren siyasi sorumluluklar da üstleniyoruz ama asıl önemli olanın kültür, sanat ve dil meselesi olduğu gerçeğini hep ön planda tuttuk. Asıl önemli olan dildir. Bir ulus dilini kaybettiğinde kendisi de kaybolur. Bizim için de en önemli şey dilimizi koruyabilmek ve bu isteğimizi Meclis’te dile getirebilmektir. Kazakistan’da 70 farklı millet yaşıyor ve her millet kendi dilini serbestçe konuşabiliyor, kültürünü geliştirebiliyor. Kazakistan’da Jiyana Kurd (Kürtlerin Yaşamı) gazetesi de çıkıyor. Kürtçe dergiler de var. Mamosta Kinyaz İbrahim liderliğinde önemli işler yapılıyor.”

foto

‘KİNYAZ İBRAHİM ÖRGÜTÇÜ VE BİRLİKÇİYDİ’

Prof. Dr. Ahmet Özer, Kinyaz İbrahim için de önemli lider ve toparlayıcı biri olduğunu ifade ederek şunları dile getiriyor:   

“Kinyaz İbrahim fedakâr, çalışkan, sevilen ve sayılan bir insandı, önemli işlere imza atıyordu. Başta Kürtler olmak üzere bütün Kazakistan halklarının ona daha çok ihtiyacı vardı. Kinyaz İbrahim önemli bir liderdi, toparlayıcıydı. Orta Asya'da bir çınar gibi halkının ortasında yükselmiş, halkı da onu sevgi halesi ile çepeçevre sarmıştı. Bir akademisyendi, araştırmalar yaptı, bilgi üretti, kitaplar yazdı, halkını aydınlattı. O bir yurtseverdi, ömrünü halkının özgürlüğüne adamıştı. O aynı zamanda bir öğretmendi, bir Kürdolog olarak yazdığı kitaplar hala Kazakistan'da Kürtçe eğitim yapan okullarda okutulmaktadır. Örgütçü ve birlikçiydi, Kazakistan Kürt Birliği'ne öncülük ediyordu. Diasporanın az kalmış öncülerinden biriydi,  tıpkı Prof. Dr. Nadir Nadirov, Prof. Ezizê Ziyo, Bedirxan gibi… Cesareti feraseti, bilgisi ve tecrübesi ile gençlere yol yordam gösteriyor, öncülük ediyordu Kinyaz İbrahim.”

Prof. Dr. Nadir Nadirov, 'Gaz ve Petrol Mareşali’ydi

‘İKİSİ DE ULUSAL LİDERDİ’

Uzun yıllar Prof. Dr. Nadir Nadirov ve Prof. Dr. Kinyaz İbrahim ile birlikte Kürtlerle ilgili çalışmalar yapan gazeteci-yazar Hêjarê Şamil, iki Kürt profesörle ilgili düşüncelerini şöyle paylaşıyor:

“Prof. Dr. Nadir Nadirov ve Prof. Dr. Kinyaz İbrahim’in ölümü Sovyet Kürtlerin omuzlarına ağır bir sorumluk yükledi. Çünkü ikisinin rolü pratikten ziyade manevi olarak çok önemliydi. Yerleri doldurulamaz. Elbet ikisinin ayrı özellikleri de vardı ama Nadir Nadirov her şeyden önce bir bilim insanıydı ve Kazakistan’da tanınmış biriydi. Petrol konusunda büyük bir saygınlığa sahipti. Kazakistan’da Nadir Nadirov’un adını duymayan yoktu, bir bayrak gibiydi. Bunun dışında Sovyet Kürtleri üzerinde etkisi vardı. Daha önce de Kürt akademisyenler vardı ama onlar Kürtlükleriyle öne çıkmamışlardı. Ama Nadir Nadirov bir Kürt olarak kendini belirtiyordu. Prof. Dr. Kinyaz İbrahim de filologdu, Kürdologdu Kazak ve Kafkas milletlilerinin edebiyatı üzerine çok önemli tezler yazmıştı. Kürtçe alfabe ve ders kitapları yazdı. Nadir Nadirov’dan ayrı küçük bir özelliği Kinyaz İbrahim topluma biraz daha yakındı hem de toplum lideriydi. Bu söylediğim Nadir Nadirov’un toplumun lideri değildi anlamına gelmez. Kinyaz İbrahim bu özelliğiyle biraz daha öndeydi. Kinyaz İbrahim Sovyet’te kurulan bütün Kürt kurumlarını bir araya getirdi. Ermenistan’da daha öğrenciyken de Kürt kurumlarına öncülük etmişti. Her ikisi de ömrünün sonuna kadar toplum ve Kürtlerin sorunlarıyla yakından ilgilendiler. Kürtler üzerine çalışmalarını hiç ihmal etmediler. Nadir Nadirov, 90 yaşına yakın olmasına rağmen tükenmez bir enerjisi vardı. Kinyaz İbrahim de bu enerjisiyle 20 yıl daha çalışırdı. İkisi yaşarken Kürtlere hizmet ettiler. Birisi Kürtlerin tanınmış bir bilim insanı biri de Sovyet Kürtlerinin lideriydi. İsimleri Kürdistan’da hep anılacaktır. İkisi de ulusal lider ve şahsiyetti, manevi liderdiler.”

foto

KAZAKİSTAN DİASPORASINDA İKİ ÖNEMLİ İSİM

Prof. Dr. Kinyaz İbrahim, Kazakistan Kürtlerine yeni bir ruh kazandıran ve onlara kimliklerini geliştirmeleri için her türlü imkânı sunan önemli şahsiyetlerden biriydi. Kazakistan Kürt Diasporası denilince ilk aklan gelen Kinyaz İbrahim ile Nadir Nadirov’du.  İkisi de Kazakistan Kürtlerinin tartışmasız lideri olarak ön plandaydı.

90’lı yıllarda Ermenistan ile Azerbaycan arasında Kızıl Kürdistan’da (Dağlık Karabağ) çıkan savaş sonrası başlayan Kürt göçüne ilişkin Prof. Dr. Kinyaz İbrahim Mirzoyev, Ekim 2020 yılında K24’e verdiği bir röportajında Azerbaycan’ın Kürtleri asimile ettiğini, Ermenistan’ın da Kürtleri göç ettirdiğini söylemişti.

Kinyaz İbrahim’in Kürtler için yazdığı şiir

Kurdistan yeke,  

Em û Kurdistan dilekin                                    

Bayê başûr li bakûr tê

Bîna Kurd an li hev dertê                                      

Em gel e kin, em dilekin,                                       

Dilê Kurd an perçe nekin                                        

Kurd hemû yekin

Şiirin Türkçesi 

Kürdistan birdir

Biz ve Kürdistan tek yüreğiz

Güney’in rüzgarı Kuzey’den gelir

Kürtler birbirleriyle sabır bulur

Biz bir milletiz, biz tek yüreğiz

Kürtlerin yüreğini parçalamayın

Kürtler hep birdir

foto

‘İKİSİ DE KÜRT TOPLUMU İÇİNDE TOPARLAYICI BİR MİSYON ÜSLENMİŞLERDİ’

Kazakistan Halklar Asamblesi Üyesi Narin Nadirova, Kinyaz İbrahim ve Nadir Nadirov’un Kürtlere ilişkin hizmetleri için şunları söyledi:

“Nadir Nadirov benim için kayınbaba değil, baba idi. Bizlere çok onurlu ve çok başarılı bir hayat bıraktı. Her zaman gururla anacağımız saygın bir miras bıraktı. Sovyet Kürtleri içerisinden çıkan ilk akademisyen olarak özelde gençlerin, genelde Kürtlerin tamamı için bir idol idi. Gerçekten harika bir insanı, büyük bir bilim insanını kaybettik. Kinyaz İbrahim’i ise Ermenistan’dan çocukluğumda tanıdım babamın en yakınında olan kişiydi. İki yurtsever ve toplum içinde çok önemli yerlere sahip bu iki değerimizin kaybını çok ağır ve derinden hissediyorum, sanırım Kürt toplumu olarak da bunu hissediyoruz. İkisi de Kürt tarihi, bilimi, dili, edebiyatı ve bilimi için çok önemli insanlardı. Eksiklikleri şimdiden belli oluyor ve maalesef yerleri kolayca doldurulamayacaktır.”

Nadir Nadirov ve Kinyaz İbrahim’in Kürtler için toparlayıcı bir misyon üslendiklerini ifade ederek, “Bence bu iki insan sadece Kürt gençlerine değil, hayatları boyunca Kürtlerin tamamına millet olma bilinci, yurtseverlik bilinci ve Kürt bireyleri olarak, diğer bütün toplumlardan aşağı kalır bir yanımızın olmadığını göstermek için çabaladılar. İkisi de Kürt toplumu içinde toparlayıcı bir misyon üslenmişlerdi. İkisi için de Kürt dilinin statüsü tartışılmazdı. Eski Sovyetlerde ve Kazakistan’da her bir Kürt genci bu iki değerli ve müstesna insanın huzurunda bulunmaktan büyük bir haz ve heyecan duyar ve bununla övünürlerdi. Tabi ki her ikisi de gençlerimizi çok sever, sayar ve Kürt toplumuna ve yaşadıkları toplumların her bir ferdine faydalı insanlar olmaları yönünde çaba sarf ederlerdi” şeklinde konuştu.  

foto

MELE MUSTAFA BARZANİ İLE GÖRÜŞMESİ

Kürt profesör, 1956 yılında Moskova’da yaşadığı dönemde ölümsüz lider Mele Mustafa Barzani ile de tanışıp görüşür.

9 Mart 2021’de K24’te verdiği bir röportajında Nadirov, Mele Mustafa Barzani’yle görüşmesini şöyle anlatmıştı:

“1957’de Moskova’da okurken, Mele Mustafa Barzani’nin burada yaşadığını duydum. Gittim kendisiyle görüştüm. Tek bir derdi ve amacı vardı. O da bağımsız Kürdistan’dı. Halen aklımda, Mele Mustafa Barzani bana şunu söylemişti: ‘Kürtlere bağımsız bir devlet lazım. Eğer biz bağımsız olmazsak dilimizi, tarihimizi koruyamayız. Büyüklerimizin ve atalarımızın gayretini kaybedersek bağımsız bir devlete sahip olamayız. Er ya da geç Kürt devleti mutlaka kurulacaktır.’ Bu, Mele Mustafa’nın mesajıdır. Erivan’a döndüğümde herkes Mele Mustafa’nın yiğitliğinden bahsediyordu.” 

Prof. Dr. Kinyaz İbrahim, Prof. Dr. Nadir Nadirov ve gazeteci - yazar Salih Kevirbirî
Prof. Dr. Kinyaz İbrahim, Prof. Dr. Nadir Nadirov ve gazeteci - yazar Salih Kevirbirî

NASIL BİR İZ BIRAKTILAR?

Prof. Dr. Kinyaz İbrahim Mirzoyev ve Prof. Dr. Nadir Nadirov’un hayatı üzerine belgesel çeken gazeteci - yazar Salih Kevirbiri, iki Kürt büyüğüyle ilgili şunları söyledi:

“Öncelikle iki değerli insanımızı ardı ardına kaybetmek ile çok sarsıldığımı söylemek istiyorum. Hepimiz için çok zor bir süreç. Nadir Nadirov ve Kinyazi İbrahim, özellikle eski Sovyet Kürtleri arasında çok derin izler bıraktı. Bu Sovyetler Birliği döneminde de böyleydi, Sovyet sonrası da. İkisi de genel anlamıyla Kürtler arasında ön plana çıkan çok önemli Kürt karakteriydi. İkisinin de liderlik vasıfları çok güçlü olmasına rağmen, çok naif insani duygularıyla da hafızamızda yer edindi. Özellikle akademisyen ve Profesör Nadir Nadirov’un dünya bilimine, petro-kimya alanında çok büyük hizmetleri oldu. Kuşkusuz bunu diplomasi alanında da Kinyaz İbrahim ile birlikte başarıyla gerçekleştirdiğini söyleyebiliriz. İkisinin de, özellikler Nadirov’un daha öğrencilik yıllarında, 1955 yılında Moskova’da Kürt Bağımsızlık Hareketi Önderi Mele Mustafa Barzani’yi araması ve kendisiyle daha o zaman görüşmesi ve sonrasında da bu ilişkiyi hayatının sonuna kadar sürdürmesi anlamlı ve önemli. Bu başarılı diplomatik özellikleri Prof. Kinyaz İbrahim de de açıkça görebiliriz. Genel olarak bilim, edebiyat, kültür, dil ve diplomasi alanlarında derin izler bırakan bu iki müstesna şahsiyet, yüzyıllar da geçse Kürtler arasında anılmaya devam edecektir.”

“Prof. Dr. Kinyaz İbrahim Mirzoyev ile Prof. Dr. Nadir Nadirov Sovyet Kürtlerinin, Kürtlerin ve bütün Kürdistan tarihindeki yerleri nasıl konumlandırılmalı?” sorusuna Kevirbiri şöyle yanıt verdi:

“İkisinin de saygın bir konumlanmaya değer olduğuna ve buna layık bir şekilde anılacaklarına hiç şüphem yok. Gönül ister ki özellikle bilim alanında, eğitim ve kültürel alanlarda ikisinin de adının yaşatılması yönünde, Kürt yetkili mercilerce gerekli adımların atılması. Öte yandan ikisinin de Kürt tarihindeki yerlerinin çok sağlam olduğuna dair hiç birimizin kuşkusu yok. Ama özellikle yazdıkları, kitapları Kürt toplumunun diğer bölgelerine de ulaştırılabilmeli, Rusça olanlar Kürtçeye, Arapçaya ve Türkçeye çevrilerek çok daha geniş bir kesime ulaştırılması sağlanabilmeli. Bir de gelenekselleşen bir şekilde iki değerli insanımız için etkinliklerin (bilim-edebiyat-dil alanında festival ve/veya yarışmaların düzenlenmesi ve gençlerin önünün açılması adına ödül verilmesi) yapılması hepimiz için bir onur olur.”

Prof.Dr Kinyaz İbrahim, Kürtçe derslerini verdiği çocuklarla birlikte
Prof.Dr Kinyaz İbrahim, Kürtçe derslerini verdiği çocuklarla birlikte

‘KAZAKİSTAN’DA KÜRTÇE ANADİL DE EĞİTİMİ GÜNDEME GETİRDİ’

Kinyaz İbrahim, doktora çalışmasından itibaren bütün kitap ve bilimsel çalışmalarını Kürt kimliğine badadı. Sürgün olarak gittiği Kazakistan’da, Kürt kimliğiyle devlet başkan yardımcılığı görevini üstlendi. Kazakistan’ın en köklü üniversitesinde dünya dilleri bölüm başkanlığını yaptı. Kürt çocuklarının anadilde eğitimini gündeme getirdi. Bir sınıfta 5-6 Kürt çocuğu olunca Kürtçeyi seçmeli ders olarak alma hakkını, ayrıca Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı köylerde de Kürtçeyi 12’nci sınıfa kadar anadilde eğitim hakkı olarak devlete kabul ettirdi.

Çıkardığı Kürtçe dergi ve gazetelerle Kürt dilinin gelişmesine katkı sundu. Yekbûn isimli televizyon kanalıyla Kürt folklor ve diline değişen dünya koşullarında yeni bir canlılık kazandırmak için ciddi bir uğraş içinde oldu. Kürt ve Azeri edebiyatı üzerine doktora tezini tamamlayan Kinyaz İbrahim’e göre Kürt ve Azeri edebiyatı iç içe geçmiş ve tarihsel bir etkileşim yaşamışlardı. Örneğin Nizami Gencevi yazılarında annesinin Şeddadi Kürtlerinden olduğunu ifade eder. Kinyaz İbrahim, öğretim görevlisi olarak da Kürt Dili ve Edebiyatı konusundaki çalışmalarını devam ederek, 25’e yakın özgün kitap çalışması ve yüzlerce bilimsel, akademik bildiri yayınladı.  

foto

‘İKİSİ DE KÜRT DEVLETİNE HASRET ÖLDÜ’

Kinyaz İbrahim’in hukukçu oğlu Wezir Mirzoyev, Nadir Nadirov ve Kinyaz İbrahim’e ilişkin duygularını şöyle ifade ediyor:

“Nadir Nadirov’un vefatı sadece Kazakistan’daki Kürtler için değil, eski Sovyet Kürtleri için büyük bir kayıp. Ayrıca petrol üzerinde çalışmaları dolaysıyla dünya çapında tanınan biriydi. Kendi alanıyla ilgili çok sayıda kitapları bulunuyor. Kendi halkı (Kürtler) için çalışıyordu, çok sevilen saygı duyulan biriydi. Kürtçe ve Kürtlerle ilgili çalışmalar yapıyordu. Ölmeden bağımsız Kürt devletini görmek istiyordu. Aynı şekilde babam Kinyaz İbrahim de Kürdistan devletini görmek istiyordu. İkisi de o hasretle öldüler. Nadirov ve Kinyaz İbrahim bilim insanı ve akademik çalışmalarının dışında, Kazakistan Kürtlerini bir araya getiren, devamlı Kürtlerin birlik ve ittifak şekilde yaşamalarını istiyordular. İkisi sürekli bir aradaydılar, toplantı yapıyorlardı, ikisinin de fikirleri çoğunluk aynıydı. Kinyaz İbrahim babam olmasından öte bize bir öğrenmendi, Kürt bilincini öğretti bizlere. Her zaman bunu söylüyordu: ‘Allah uzun ömür verirse, Kürdistan’ın bütün parçalarında Kürtleri bir araya getirmek için çalışacağız.’ Bu isteği bir hasret olarak yüreğinde kaldı. Çalışmalarının yüzde 80’i Kürtler ve Kürdistan üzerineydi. Kürtlerle ilgili çok projeleri vardı, tamamlayamadan gitti. Projeleri için Kürdistan Bölgesi’ne de gidecekti. Çalıştığı ve hazırladığı bazı kitapları var. 5-6 ve 9 sınıf öğrencileri için Kürtçe ders kitapları hazırlıyordu bunların bir kısmı yarım kaldı biz tamamlayıp çıkartacağız. Yolundan gitmeye devam edeceğiz.”

foto

ASLİKA QADIR: İKİSİ DE KÜRTSEVERDİ

Kürt sanatçı Aslîka Qadir da Nadir Nadirov ve Kinyaz İbrahim için yüreğinden geçenleri şöyle anlatıyor:

“Nadir Nadirov ve Kinyaz İbrahim’i çok yakından tanıyordum, çok iyi biliyordum ikisini, ikisi de tam birer Kürt yurtseveriydi. İkisi için ne desem kelimeler yetmez. İkisi de çok sıkıntı çekti, açlık gördü, zorluklarla karşılaştı. İkisi aynı hayatı yaşadı ailelerinden öldürülenler oldu. Bu iki büyüğümüz sürgüne, bu kadar zorluklara, yoksulluğa, evsizliği rağmen okudular profesör oldular. Nadir Nadirov Kazakistan’da Kürtlerin evini kurdu ve buradaki bütün Kürtler etrafında toplandı.  Nadir Nadirov hepsine bir baba, kardeş gibi oldu. Eğitimli ve saygın biriydi. Kazakistan’da Kürtlerin babası olarak biliniyordu. 90 yaşına yaklaşmasına rağmen enerji doluydu. İnsan kendisiyle yorulmuyordu. Kinyaz İbrahim de öyleydi. Bilgi doluydu. İkisi de bizim gururumuzdu. Maalesef ki şu an ikisi de artık aramızda yoklar. Bütün Kürtler onları örnek almalı. Onların mesajı Kürtler ve Kürdistan içindi. Milletler bilgili olmakla güçlüdür. Biz Kürtleri Türk, Arap ve Farslara muhtaç eden bizim bilgisizliğimizdir. İşte bu iki şahsiyet bunlara çok önem veriyorlardı. İkisi de Kürdistan için çalışmasının ilk görevi çok okumak olduğunu söylüyorlardı. Mevki makam için Nadir Nadirov’a ‘Kürtlüğünden vazgeç’ dediler o yapmadı. İkisi de bağımsız bir Kürdistan kurulmasını istiyordu ve Kürtlerle ilgili çalışmaları da bu yöndeydi. Bağımsız Kürdistan ikisinin yüreğinde hasret olarak kaldı. Yuri Nebiyev de bu hasretle öldü. Onlar bağımsız Kürdistan devletini görmediler ama biz göreceğiz.”   

Prof. Dr Kinyaz İbrahim ve Başkan Mesud Barzani
Prof. Dr Kinyaz İbrahim ve Başkan Mesud Barzani

PORTRE: KİNYAZ İBRAHİM MİRZOYEV

Kinyaz İbrahim Mirzoyev, 1 Mayıs 1947 yılında Ermenistan’ın Rehanlu (Zengibasar/Masis) köyünde dünyaya geldi. Annesi Bruki, babası Celali aşiretine mensup olan Kinyaz İbrahim, eğitim hayatını sekizinci sınıfa kadar köy ilkokulunda devam etti, daha sonra Erivan'a yerleşti. 1963-66 yılları arasında ünlü Azeri devlet adamı Ahundov'un adına kurulmuş olan liseden mezun olduktan sonra Dil ve Edebiyat Fakültesine kaydını yaptırdı. Yüksek lisansı bitirdikten sonra doktora çalışmasına devam eden Kinyaz İbrahim, Kürt ve Azeri edebiyatı üzerine doktora tezini yazdı. 1974 yılında Gogercin Hanım'la evlenen Kinyaz İbrahim, ikisi kız, beş çocuk babasıydı.   

1988 yılında Azerbaycan ve Ermenistan arasında çıkan Karabağ savaşı sonrası, Azeriler Ermenileri, Ermeniler de Azerileri ülkelerinden kovarlar. Her halk kendi ülkesine geri gider, Ermeniler Ermenistan'a, Azeriler Azerbaycan'a, Ruslar Rusya Federasyonu’na giderler. O zaman Kürtlerin bir kısmı Kazakistan, bir kısmı da Rusya ve diğer cumhuriyetlere göç ediyorlar. Kinyaz İbrahim ve ailesi de ünlü Prof. Nadir Nadirov'un da yardımı ile Kazakistan'ın Almatı şehrine yerleşirler.

Prof. Dr. Kinyaz İbrahim Mirzoyev ayrıca, 1990 yılına kadar Ermenistan Devlet Üniversitesi Ortadoğu Dilleri Bölümü Başkanlığı görevini de yürüttü.

Rusya’nın Saint Petersburg şehrinde filoloji alanında profesör unvanını alan Kinyaz İbrahim, 90'dan sonra Kazakistan'a döndü ve devlet üniversitesinde rektör yardımcılığı görevinde bulundu.

25’e yakın özgün kitap çalışması ve yüzlerce bilimsel makaleleri çeşitli yayın organında yayımlandı.

Eski Sovyetler Birliği Kürt Dernekleri Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Kinyaz İbrahim Mirzoyev, geçen yıllarda Kazakistan Halk Meclisi Başkan Yardımcılığı görevini de yapmıştı.

Anadili Kürtçenin yanı sıra, Azerice, Ermenice, Farsça, Türkçe, Rusça, Kazakça ve İngilizce olmak üzere sekiz dil biliyordu. 

Prof. Dr. Nadir Nadirov ve Prof. Dr. Kinyaz İbrahim
Prof. Dr. Nadir Nadirov ve Prof. Dr. Kinyaz İbrahim

PORTRE: NADİR NADİROV

1932 yılında Nahçıvan Özerk bölgesinde Qîqaçê köyünde dünyaya gelen Prof. Dr. Nadir Nadirov’un ailesi 1925 yılında Van’dan göç ederek bölgeye yerleşmiş bir aile. Nadirov’un ailesi o henüz 5 yaşında iken 1937 yılında bu defa da Kazakistan’a sürgün edilir.

Zorlu şartlarda öğrenim gören Nadirov, Gogol Devlet Pedagoji Enstitüsü Kimya ve Biyoloji Bölümü’nü bitirdi.

1956 yılında Moskova’daki Lenin Enstitüsüne girerek mastır yapan Nadirov, 1967’de kimya bilim dalında doktora yaparak eğitimine devam etti. 1970’te profesörlük unvanını aldı. 1983’de akademisyenlik unvanı alarak üstün başarılara imza attı.

Uluslararası Bilim Akademisi üyeliğini yapan Nadirov, Kazakistan Kimya Akademisi başkanlığını yaptı.

Sovyet Kürtleri Birliği Onursal Başkanı ve Kazakistan Halk Meclisi üyesi olan Nadirov, 1993'ten bu yana Kazakistan Ulusal Bilimler Akademisi'nin daimi üyesi olarak görev yapıyordu.

Kazakistan Başkanlığı içerisinde yer alan azınlıklar delegasyonunda Kürt azınlığın temsilcisi olarak yer alan Nadirov, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev’in danışmanlığını yaptı.

Ünlü Kürt bilim adamı Nadir Nadirov, 950'den fazla bilimsel makale yazdı. 250 bilimsel buluşa sahip olan Nadirov’un 35 kitabı yayınlandı. Bu kitaplardan 8’i kimya ve petrol üzerinedir.

İki kitabı kendi hayatı ve Kazakistan Kürtlerine dairdir. Nadirov, Kazakistan Kürtlerinin sosyo-kültürel geçmişleri ve bugünkü yaşamları hakkında da yazmıştır.

BAZI ÇALIŞMALARI VE ÖDÜLLERİ

Nadir Nadirov, "Kazakistan Petrolü ve Doğal Gazı" isimli kitabı ile 1996 yılında "yılın en iyi kitabı" ödülünü aldı. Nadirov, 2004 yılında Fransa Altın Madalyalar Komitesi tarafından "bilim mareşali" olarak "Napolyon Ödülü"ne layık görüldü.

Ayrıca kendisi bio-kimya alanında yaptığı buluşlardan dolayı ilk mucit diploması alan kişi unvanına sahip. Özellikle petrokimya alanında yaptığı buluşlar bilim dünyasına büyük katkıda bulunmuştur.

Su molekülleri ile karışık petrolün arıtılması esnasında elektrik kullanımı ile ilgili son buluşundan dolayı Uluslararası Bilim İnsanları Akademisi Moskova'da düzenlenen bir tören ile Nadir Nadirov'a ödülünü takdim etti.

Bu buluşun, bilim dünyasına yeni bir yön kazandırdı şeklinde biliniyor. 

Bütün bunların yanı sıra Kazakistan'da ve Bağımsız Devletler Topluluğu'nda petrokimya alanındaki buluşları ile getirdiği yeniliklerin tüm dünyada kullanılan önemli adımlar olduğu kabul edilmektedir.

Ayrıca, kendi danışmalığında 1996 yılında çıkan Petrol ve Gaz Dergisi'nin baş editörlüğünü yapıyordu. 2022 yılının ocak ayanında 90’ıncı yaş gününü kutlayacaktı. 

DİĞER ÖDÜLLERİ

• Kazakistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Devlet Ödülü (1980)

• Kazakistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Devlet İşçi-Emekçi Lenin Ödülü (1982)

• SSCB Keşif Ödülü (1985)

• SSCB Petrol Çalışanları Ödülü (1991)

• 20. Yüzyılın Muhteşem Mühendislik Ödülü (2000)

• Sovyetlerin Kızıl Emekçiler Ödülü (1981)

• Kazakistan Onur Madalyası (1999)

• Dostki Madalyası (2006)

• Fransa Ulusal Sanayi Destekleme Altın Madalyası (2003)

• Napolyon Bilim Maraşelliği Ödülü (2004)

BAZI İCATLARI

Nadir Nadirov'un daha önce yaptığı bir buluşu araçların petrolün yüzde 70'ini değil yüzde 100'ünü kullanabilmesi ile ilgilidir.

"Rekombinasyon Tekniği" ismini verdiği bu buluşu petrol kullanımında büyük tasarruf elde edilebileceğini göstermiş; bu buluş ile otomobillerin çevreye verdiği zarar da azaltılmıştır. Buluş, hala Kazakistan ve Rusya başta olmak üzere birçok dünya ülkesi tarafından kullanılmaktadır.

Ayrıca, Nadirov yer kürenin belli zamanlarda büzülüp açıldığını öne sürerek, yaptığı hesaplamalar ile dünyanın kendini sıktığı belli dönemlerde daha fazla petrol elde edilebileceğini ispatlamıştır.

fot