Demirtaş: Görünen o ki HDP kapatılacak

Kobani Davası’nda tek delilin Erdoğan’ın beyanları olduğunu belirten Selahattin Demirtaş, "Görünen o ki partimiz HDP kapatılacak ama biz bu seçimi herkese kazandıracağız" dedi.

HABER MERKEZİ

Gazete Duvar’ın aktardığına göre, 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protestolar gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 17’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobani Davası’nın 20’nci duruşmasının 8’inci oturumu, Ankara’daki Sincan Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonu’nda görüldü.

Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde bulunan siyasetçilerin bir kısmı duruşmaya gelirken, farklı cezaevlerinde bulunan siyasetçiler, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.

Duruşmada söz alan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Anayasa’nın 83/1 maddesini hatırlatarak, milletvekillerinin siyasi düşüncelerini tekrarlamak ve açığa çıkarmak noktasında dokunulmazlıkları dolayısıyla sorumlu tutulamayacağını ve bu düşüncelerinin beyan edilme yerinin Meclis ile sınırlı tutulamayacağını dile getirdi.

HDP’lilerin siyasi faaliyetlerinin sorumsuzluk kapsamında ele alınması gerektiğine belirten Demirtaş, HDP’ye yönelik yargılamalarda bu hususun göz önüne alınmadığını söyledi.

Demirtaş, “AİHM, ‘Başvurucuların yargılamalarının tüm aşamalarında sorumsuzluk haklarını hatırlatmalarına ve itiraz etmelerine rağmen bunun göz önünde bulundurulmasını mahkememiz hayretle karşılıyor’ dedi. Yürüyüş, düşünceyi ifade etmenin bir yoludur” diyerek, şunları kaydetti:

“Böyle bir madde yokmuş gibi davranıyorsunuz. Oysa 83/1 maddesi ‘Sorumlu tutulamazlar’ diyor. Dava açma, ifade almaya çağırma gibi hiçbir faaliyet 83/1 maddesi gereğince yapılamaz. Dosyaya Meclis konuşmaları tutanakları geliyor. Ne mahkeme ne savcı bunları okuyup değerlendiriyor. Her tutuklama gerekçesinde ve mütalaanızda ise açıklamalarımız tutuklama gerekçesi yapılıyor. Meclis konuşmalarımız ve dışarda yürüttüğümüz siyasi faaliyetlerin uyumluluğa baktınız mı? Hayır. Çünkü baktığınız takdirde sorumlu tutulamayacağız.”

“ERDOĞAN ELİNDEKİ MEDYA ORDUSUNU FAALİYETE SOKTU”

“Biz yorulmadık. Demiri çürütebildiniz, betonu çürütebildiniz, bizi çürütemediniz” diyen Demirtaş, şöyle konuştu:

“Aleyhimizde olan dosyanın tek ve en güçlü delilini biz sunduk. Dosyada bu delilin altı doldurulmaya çalışılıyor. Dosyanın tek delili Recep Tayyip Erdoğan’ın bizi suçlayan beyanlarıdır. Erdoğan’ın açık tanık sıfatıyla bize yönelik suçlamalarıdır. Erdoğan elindeki medya ordusunu faaliyete soktu. Hakkımızda binlerce makale, milyonlarca tweet, binlerce televizyon programı yapıldı ve bizim bir çağrı yaparak kendi tabanımızdaki insanları katlettiğimiz olgusunu kendi tabanına oturttu. Bunun yalan olduğunu biliyorlar. ‘Sefamızın, rantımızın sürmesi için Kobani’deki bütün suçları bunların üstüne yıkmamız lazım’ diyorlar. Siz bu siyasi amacın altını doldurmaya çalışıyorsunuz. Aynı maddelerden mütalaa ve tutuklama kararları veriliyor.”

“BİZ, TEK ADAM REJİMİNİN İNŞASI İÇİN TUTUKLANDIK”

Çok kritik bir siyasi aşamaya geldiklerini vurgulayan eski HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, sözlerine şöyle devam etti:

“Biz, tek adam rejiminin inşası için tutuklandık. Bahçeli ve Erdoğan'ın hedefi buydu ve yaptılar. Buradan çırpınmamıza rağmen muhalefetin hataları yüzünden yaptılar. Muhalefetin hataları nedeniyle evet oyu çıktı. Halk evet demedi, sandığı koruyamadılar. OHAL ortamında referanduma gidilmemeliydi. O dönem partimizin birkaç sözcüsü hariç kimse meydanlarda bizden söz etmiyordu. 12 milletvekili hapisteyken, Meclis’te anayasa oylaması yaptılar, referandum yaptılar. Siyasi bir saik, siyasi bir amaç, 2017 referandumu için tutuklandık. İdris Baluken ardından tahliye edildi. Hesap hepimizin tahliyesiydi. Bu sefer ise seçim nedeniyle İdris Baluken kanunsuz bir biçimde yeniden tutuklandı, bizim tahliyemiz de durduruldu. 2018 seçimleri beklenecek dendi ve HDP’ye baskı içerde, dışarda ve cezaevlerinde artırılmaya devam etti. 2018 yılında cumhurbaşkanı adayı gösterildim. Bu süreçte tahliye talebim reddedildi. 2018 seçimleri gayrimeşru bir seçimdir. Dışarıda olmam gereken bir seçim bensiz yapıldı. Bizi tasfiye edenler tasfiye oldular. Bu yüzden HDP dimdik ayakta.”

“2017 REFERANDUMUNDA HDP VE CHP'NİN BİLGİSAYAR SİSTEMİ ÇÖKERTİLDİ”

Demirtaş, “2017 referandumunda HDP ve CHP’nin bilgisayar sistemi içerden çökertildi. Dünyanın bütün kıtalarında server kiraladık ve her tutanak genel merkezimizde ve kiraladığımız serverlara aktı. 2015 seçimlerinde tek bir oyumuz çalınamadı. 2017’de aynı gece HDP ve CHP’nin bilgisayar sistemleri durdu. İki parti de ıslak imza ile YSK verilerini o gece yapamadı. O yüzden herkes hazırlığını bu kumpaslara göre yapsın” diye konuştu.

“KARAR İKTİDARA LAZIM”

“Mahkemeniz bu kumpası 2023 seçimlerinde sürdürmeye çalışıyor ama başaramayacaklar” diyen Demirtaş, şunları dile getirdi:

“Tıpkı Diyarbakır Belediyesi’ne kayyum atanması kullanılarak İstanbul tehdit edildi. Soylu, Anayasanın verdiği yetkiyi gösterdi. Hadi oradan, Anayasa kumpas kur diye sana bir yetki vermedi. Şebnem Korur Fincancı ve TTB’ye ‘terör soruşturması’ açıldı. Dün saymanımız hakkında ceza çıkarıldı. Elimizdeki mütalaa bunlardan bağımsız değil, tam parçası. Siz bu komplonun küçük bir parçası olarak konumlandınız. Bu mütalaa ve duruşma sonrasında verilen ara kararlar iktidara lazım. Yargının içinden 4 bin 500 FETÖ’cü çıktı. Muhalefeti ezmeye çalışan bütün savcı ve hakimlere manevi koruma zırhı hazırlanıyor. Aleni MHP-AKP militanı. Seçime doğru giderken hukuku uygulama gibi bir gaflete düşmenizi beklemiyoruz. Siz bize siyasi saiklerle yaklaşıyorsunuz, biz de savunmalarımız siyasi kapsamda yapıyoruz. Görünen o ki partimiz HDP kapatılacak, Hazine yardımı engellenecek, bütün inançların birlikte en özgürlükçü yaşama kavuşabileceğine inanan kişilerin kurup büyüttüğü partimiz öyle gözüküyor ki kapatılacak. Ama HDP fikriyatı da mücadelesi de bu seçimle yeniden ortaya çıkacak. Hükümet yetkililerin İmralı’daki görüşmeleri tıkandı. Erdoğan'ın talimatı ile İmralı'ya giden heyet tıkandı ve düğmeye basıldı.”

“BİZ BU SEÇİMİ HERKESE KAZANDIRACAĞIZ”

Selahattin Demirtaş, Savcılık mütalaasında iddianamede olmayan konuların yer aldığını ve iddiaların tümünün yalan olduğunu kaydederek, şunları ifade etti:

“Van’da polis panzeri su sıkıp alevleri söndürmek yerine, caddenin kenarındaki minibüsleri ite ite ateşe atıyor. Her olayın kapsamlı boyutu araştırıldı ama ispat edilemiyor. Bunları ‘örgütün talimatları doğrultusunda yaptığınız ispat edildi’ diyor savcı bey. Madem hepimiz ‘örgüt yöneticisiyiz’, bu tutuklama devamının anlamı ne? Biz buradan çıkıp ‘Pes Partisi’ kuracağız desek, serbest kalır mıyız? HDP kapansa da açık kalsa da biz HDP’liyiz, o yüzden içerdeyiz. Abdullah Öcalan, önerileri ve fikri önemli biridir. Son görüşme de bu yüzden yapılmıştır ama ikna edilememiş ve havuç-sopa politikası uygulanmıştır. Yıllardır sopa gösteriliyor. Partimizi kapatabilirler, Hazineden yardımı kesebilirler ama biz bu seçimi herkese kazandıracağız. Dirençliyiz, güçlüyüz.”