Erdoğan’dan Libya yorumu: Tarihi hata olacaktır

Erdoğan, Politico’ya “Libya'da barışa giden yol Türkiye'den geçiyor” başlıklı bir yazı yazdı.

HABER MERKEZİ

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Libya'yı bir savaş baronunun insafına terk etmek, tarihi bir hata olacaktır” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Politico’ya “Libya'da barışa giden yol Türkiye'den geçiyor” başlıklı bir yazı yazdı.

“Libya yaklaşık 10 yıldır kanlı bir iç savaşın pençesinde bulunuyor. Ancak uluslararası toplum, şimdiye kadar sorumluluklarını yerine getirmedi; şiddeti sonlandırıp, barış ve istikrarı tesis etmedi” diyen Erdoğan, yazısında şu ifadeleri kullandı:

“Bugün o duyarsızlığın sonuçlarıyla karşı karşıya bulunuyoruz. Birleşmiş Milletler tarafından tanınan Libya hükümeti, birkaç yıldır savaş baronu Halife Hafter'in saldırısı altında bulunuyor. Ülkede darbe yapmaya çalışan Hafter'in silahlı örgütü, Mısır, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi anti-demokratik devletlerden destek alıyor. 2015 Suheyrat Anlaşması gibi siyasi çözümü sağlamaya yönelik çabalara rağmen, dünya Libya'daki diplomasi ve diyalog yanlısı aktörleri yeterince destekleyemedi.”

Erdoğan, “Libya krizi, hâlâ bölgede ne yapacağına karar vermeye çalışan Avrupa kıtasında bölünmeye yol açmıştır” diyerek Berlin’de yapılacak Libya konulu zirveye değindi.

Erdoğan, “Libya'nın meşru hükümetini destekleyerek diplomasiyi savunan Almanya, Pazar günü Berlin'de bir barış konferansına ev sahipliği yapacak. Buna karşılık Fransa, Libya'nın meşru hükümetine karşı darbeci Hafter'in yanında yer almaktadır” ifadelerini kullandı.

“AVRUPA YENİ SORUNLARLA KARŞI KARŞIYA”

Öte yandan Avrupa’nın yeni sorunlarla karşı karşıya kalma riskinin bulunduğunu dile getiren Erdoğan, söz konusu yazısında şunları dile getirdi:

“Suriye ve Irak'ta askeri yenilgi yaşayan DEAŞ ve El Kaide gibi terör örgütleri bu durumda Libya'da verimli bir ortam bularak yeniden ayağa kalkabilir. Nitekim Hafter'in saflarında, Medhaliler gibi, bu terör örgütlerinin ideolojisini büyük ölçüde paylaşan gruplar olduğu bilinmektedir. Çatışmalar devam ederse şiddet ve istikrarsızlığın Avrupa'ya yönelik düzensiz göçü besleyeceği de unutulmamalıdır.

Libya iç savaşı, Avrupa Birliği için bir turnusol kâğıdı niteliğindedir. Avrupalı liderler, yeni bir saldırıyla karşı karşıya bulunan liberal dünya düzenini savunacak mıdır? Yoksa Suriye'de yaptıkları gibi sorumluluklarından kaçıp, yaşanan krizi tribünlerden mi izleyeceklerdir?

Avrupalı dost ve müttefiklerimizin, sadece şikayet edip, endişeli olduklarını söyleyerek dünyayı değiştiremeyeceklerini idrak etmeleri lazımdır. Uluslararası hukuk, demokrasi ve insan haklarını elinizi taşın altına koymadan savunamazsınız.”

“AB KENDİNİ GÖSTERMELİDİR”

“Tarih bize sırtlarını diplomasiye dönüp, uluslararası toplumla alay edenleri ödüllendirmenin ancak daha büyük sorunlara sebebiyet vereceğini öğretiyor” diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

“Ancak Libya'da yaşanan son gelişmeler, bazı Avrupalı liderlerin bu dersleri hâlâ almadığını düşündürüyor. Avrupa Birliği, dünyaya, uluslararası arenada kayda değer bir aktör olduğunu göstermek zorundadır. Berlin'de düzenlenecek barış konferansı bu hedefe doğru atılmış çok önemli bir adımdır. Öte yandan Avrupalı liderlerin daha az konuşup, daha çok somut adım atmalarını