BM Suriye Özel Temsilcisi: DSG’nin rolü tartışılmalı

Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Suriye’deki gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulunurken, DSG’yle ilgili de mesajlar verdi.

HABER MERKEZİ

Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Suriye’deki gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulunurken, DSG’yle ilgili de mesajlar verdi.

Şarku’l Avsat’a konuşan Pedersen, Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG), Suriye'nin kuzeydoğusunda önemli bir güç olduğunu ifade ederek, DSG’nin siyasi olarak üstlendiği rolünün tartışılmaya devam edilmesi gereken bir konu olduğunu söyledi.

Suriye’deki yeni anayasa çalışmalarına değinen Pedersen, şunları söyledi:

“Suriye Anayasa Komisyonu’nun ve çalışma ilkelerinin oluşturulmasına yönelik çalışmalar devam ediyor ve komitenin 150 üyesinin korunması gerekiyor. Kapsamlı bir yaklaşımın; kural ve anayasa, BM’nin denetiminde seçimler, güvenlik ve terörle mücadele gibi 4 noktanın içermesi gerekiyor. 2254 sayılı karar uyarınca benim görevim, BM himayesinde yürütülen seçimler ve anayasa reformu üzerinde çalışmaktır. Ancak müzakerelerin sonucuyla ilgili karar vermemem gerekiyor. Bu Suriye egemenliğinin vereceği bir karardır. Aralarındaki ilişkilerin geliştirilmesi, tarafların bir araya gelmesi ve asli müzakerelerin başlatılması için hükümet ve muhalefet ile çalışmam gerektiği 2254 sayılı kararda açık bir şekilde ifade ediliyor.”

Pedersen, “2254 sayılı karar gereğince bana tevdi edilen vazife açık. Devlet Başkanı Beşar Esad liderliğindeki hükümet ile muamelelerde bulunuyorum. BM, muhalefette ve hükümette kimlerin bulunacağına ve Suriye devlet başkanının kim olacağına karar vermiyor. Bu bir Suriye meselesidir” dedi.

“ÇATIŞMALAR DEVAM EDİYOR”

Suriye’de sorunların ve çatışmaların halen devam ettiğini vurgulayan Pedersen, “Suriye'de 5 ülkenin ordusu bulunuyor: ABD, Rusya, İran, Türkiye ve İsrail. Çalışmaya odaklanmalı ve çatışmanın önlendiğinden emin olmalıyız. Burası, hataların meydana gelebileceği bir alandır. Suriye için büyük ve feci sonuçlara yol açabilir ve bölgenin ve dünyanın istikrarı için tehdit oluşturabilir. Çatışmanın askeri yönü sakinleşiyor olabilir, ancak çatışma henüz bitmedi. Hala diğer birtakım durumlar var. Çatışmanın kökleri hala mevcut” ifadelerini kullandı.

“DAİŞ TEHLİKESİ DEVAM EDİYOR”

“DSG’nin Suriye'nin kuzeydoğusunda önemli bir oyuncu” olduğunu ifade eden Pedersen, “DSG’nin siyasi rolü, tartışmaya devam etmemiz gereken bir konu” dedi.

Pedersen, terör örgütü DAİŞ tehlikesinin halen devam ettiğini kaydederek, “DAİŞ’in coğrafi bakımdan hezimete uğratılması oldukça yakın. Fakat hepimiz biliyoruz ki bu, DAİŞ’in nihai olarak son bulacağı anlamına gelmiyor. Suriye’deki çatışmalar hususunda adil ve kapsamlı bir çözüme ulaşmanın, DAİŞ’in ve korkunç fikirlerinin geri dönüşünün önlenmesine katkıda bulunacağı konusunda şüphe yok” şeklinde konuştu.