‘Çok yakında yüz milyonlar yerinden olabilir’

Dile getirilen tahminler, iklimle bağlantılı felaketlerin ekonomik maliyetini yıllık 520 milyar dolar olarak belirtilirken, küresel ısınmanın etkilerine dayanıklı ek bina altyapısının maliyeti, gelecek 20 yıl için toplamda yalnızca yüzde 2,7 ilâ 3 dolayında.

HABER MERKEZİ

BM Afet Temsilcisi, gerekli uyarlamaların yapılmaması halinde, yaygınlaşan felaketlerin çok yakında yüz milyonları yerinden edebileceğini vurguladı.

Birleşmiş Milletler (BM), iklim krizi felaketlerinin çoğunun uluslararası alanda çok az dikkat çektiğini ve gelişmekte olan ülkeleri felaketin derin etkilerine hazırlamak için acilen harekete geçilmesi gerektiğini duyurdu.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in afet riskinin azaltılması konusundaki özel temsilcisi olan Mami Mizutori, ölüme, yerinden olmaya ve türlü acılara yol açan çok sayıdaki ‘daha az etkili olayın’, tahmin edilenden çok daha hızlı gerçekleştiğini ifade ederek, “Bu, gelecekle ilgili değil, günümüzle ilgili” dedi.

Temsilci, bunun, iklim krizine uyum sağlamanın artık uzun vadeli bir sorun olarak görülemeyeceğini belirterek, “İnsanların uyum sağlama ve dayanıklılığın geliştirilmesi hakkında daha fazla konuşması gerekiyor” diye konuştu.

Mizutori, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu, (altyapı harcamaları söz konusu olduğunda) çok fazla bir para değil ama yatırımcılar bunu yeterince gerçekleştirmiyorlar. Dayanıklılığın, insanların bedelini ödeyecekleri bir ürün haline gelmesi gerekiyor.”

Dile getirilen tahminler, iklimle bağlantılı felaketlerin ekonomik maliyetini yıllık 520 milyar dolar olarak belirtilirken, küresel ısınmanın etkilerine dayanıklı ek bina altyapısının maliyeti, gelecek 20 yıl için toplamda yalnızca yüzde 2,7 ilâ 3 dolayında.

The Guardian’a konuşan Mizutori, böylesi tartışmalar için artık zaman kalmadığını ifade ederek, “Bir iklimsel acil durum ve iklim krizi hakkında konuşuyoruz; fakat bununla (etkilere uyum sağlama sorunu ile) yüzleşemezsek, yok olup gideriz. Dayanıklılığa yatırım yapılmaması riskinin sonuçlarına odaklanmamız gerekiyor” dedi.

KRİZ ZENGİN-FAKİR AYIRMIYOR

Mizutori’ye göre, Mangrov bataklıkları, ormanlar ve su baskınlarına doğal engel teşkil edebilecek sulak alanlar gibi ‘doğaya dayalı çözümler’ öncelikli olmalı.

Mizutori, savunmasız yoksul insanların, kadınların, çocuk, yaşlı ve engellilerin gayriresmi yerleşimlerde yaşadığını ve temel olanaklara ulaşamadığını söyledi.

Özel Temsilci, bina standartlarına ilişkin düzenlemelerin iklim krizi açısından da güncellenmesi ve doğru biçimde uygulanması gerektiğini vurguladı. Mizutori’nin vurguladığı yönetişim sorunlarından biri, iklim krizi ve sera gazı salımları hakkındaki sorumluluğun genellikle ekonomi, çevre ya da enerjiyle ilgilenen bir bakanlıktayken, altyapı ve halkın korunması sorumluluğunun hükümetin başka bir bölümüne verilmiş olması.

Mizutori ayrıca, “Risklerle ilgili daha bütünsel bir görünüme ihtiyacımız var” diye konuştu. (Kaynak: Gazete Duvar)