ANALİZ - Cumhurbaşkanlığı tiyatrosu ve Barzani'nin stratejisi

Irak'taki seçim ve Başkan Barzani'nin hamleleriyle ilgili çarpıcı sözler

HABER MERKEZİ

Kürtlerle ilgili olumlu görüşleriyle bilinen Berberi (Emaziğ) yazar Yusuf Bouhiai, Irak Cumhurbaşkanlığı seçimi süreci ve Başkan Mesud Barzani’nin stratejik hamleleriyle ilgili çarpıcı bir analizde bulundu.

Başkan Barzani’nin, seçim sürecinde Irak’taki taraflarla KYB’nin asıl planlarını, yaptığı hamlelerle gözler önüne serdiğini belirten Bouhiai, Kürdistan kamuoyunun, KYB’nin anlaşmadan uzak siyasetini net şekilde gördüğünü yazdı.

Bouhiai, Başkan Barzani’nin, İran ile ABD’nin Kürdistan’ın bağımsızlık stratejisi karşısındaki ortaklığını referandum sürecinde olduğu gibi bir kez daha gözler önüne serdiğini vurguladı.

İşte o çarpıcı analiz:

İnsan hata yapar, melek değil de beşer olduğumuzdan dolayı hata yapma ihtimalimiz hep vardır. Hata yaptığımızda her kişinin görüşü, baktığı pencere, entelektüel birikimi ve deneyimlerine göre değişmektedir. Bu ilkeden yola çıkarak, Mesud Barzani’nin liderliğini yaptığı Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) adayının Irak Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanamayacağı önceden biliniyordu yönündeki görüşüme katılanlar olduğu gibi karşı çıkanlar da olacaktır. Bu görüşümü birçok nedene dayandırıyorum, onları detaylıca bu yazıda kaleme alacağım.

Açıkçası KDP hiçbir zaman Irak Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmayı düşünmedi, onun yerine Kürdistan Bölgesi Başkanlığı'na talip idi. Şayet Barzani gerçekten Irak Cumhurbaşkanlığı koltuğunu istiyor olsaydı Bağdat’taki bazı liderlerin kendisine cumhurbaşkanlığı koltuğunu seçime gidilmeksizin doğrudan vermeyi içeren tekliflerini kabul ederdi. Ancak Barzani bunu reddetti ve “Koltuk ve makam değil halkımın haklarını istiyorum” dedi. Ancak sonuç olarak Barzani’nin ne istediğini bir tek kendisi bilir çünkü Irak ve Kürdistan’ın ortaya çıkardığı kişilerin karakterini ve madenini çok iyi bilen biridir kendisi.

BİRİNCİ HUSUS

Mesud Barzani, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kendisiyle ittifak yapmak için gelen Sadr, Abadi ve el-Hekim gibi kişilerin liderlik yaptığı Irak’ın Arap, Şii ve Sünni oluşumları her ne olursa olsun KDP adayına oy vermeyeceklerini biliyordu. Çünkü bunlar bağımsızlık referandumuna karşıydılar, dolayısıyla onlar için referandum destekçisi olan herhangi bir unsurun kendi oylarıyla devletin belli bir mertebesine gelmesi söz konusu değildi. Bu nedenle Barzani’nin tüm aşamalarını planladığı bu tiyatroyu gerçekleştirmedeki amacı merkezi hükümetle koalisyon içerisinde olan Sadr ve el-Hekim'in ne gizlediklerini öğrenip ortaya çıkarmak ve böylece onları emrivaki ile karşı karşıya bırakmaktı. Ayrıca bu vesileyle Barzani artık bundan sonraki ittifaklarını belli şartlar çerçevesinde oluşturacak ki, bu şartlar partisini Irak sahasında etkin kılacak devlet kademelerine götüren koltuk ve makamlardan ibaret olmalıdır. (Dışişleri Bakanlığı vs.)

Hakikaten Barzani Bağdat liderlerinin gerçek yüzlerini ortaya çıkarmayı başardı, tıpkı daha önce Maliki, Âmiri ve Abadi gibi kişilerin gerçek yüzlerini ortaya çıkarması gibi…

İKİNCİ HUSUS

Barzani Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ile partisi arasında ne türlü ittifak olursa olsun, KYB’nin partisine oy vermeyip herhangi bir tenezzülde bulunmayacağını gördü. Irak Parlamento Başkanlığı seçimlerinde KYB’nin KDP adayına oy vermemesi bunun kanıtıdır. Halbuki o zaman her iki parti de problemsiz bir ittifak içerisindeydi, dolayısıyla ittifak içerisindeyken oy vermeyen KYB’lilerin KDP ile ihtilaflı oldukları devirde oy vermeleri beklenir mi?

Barzani bu kadar saf değildi, ancak parlamentoya girmeden önce KYB ile ittifak yaparak onların yöneticilerine tohum attı ki amaç Kerkük’te olduğu gibi onların ihanet ve kirliliklerini ortaya çıkarabilsin. Yoksa Barzani KYB adayını geri çekse dahi, kendi adayının kaybedeceğini biliyordu. Çünkü Şii ve Sünni ile Kürt oluşumların Goran çoğunluğunu temsil eden parlamenterler referandum ve bağımsızlık peşinde olan KDP adayına değil, başka bir adaya oy vereceklerdi. 

ÜÇÜNCÜ HUSUS

Irak Anayasası uyarınca cumhurbaşkanlığı Kürt grupların hakkıdır ve onlardan seçilmelidir. Yasaya göre aday, ya Kürt oluşumların en büyüğü tarafından ya da tüm Kürt oluşumların kendi arasında yaptığı seçim sonucu tayin edilir. Ancak Barzani Iraklı Arap ve Türkmen oluşumlarının katılımına göz yumdu, buradaki amacı hükümet kurmak adına ittifak için el uzatan tarafların gerçek niyetlerini öğrenmek ve onlarla daha realist bir şekilde çalışmaktır. Cumhurbaşkanlığı seçimleri tiyatrosu da gerçek yüzlerini ortaya çıkarmak adına atılan bir tohumdu.

DÖRDÜNCÜ HUSUS

Barzani’nin politikaları yüzeysel düşünceye sahip kişilerin anlayamayacağı kadar derin ve uzun vadelidir. Kerkük’te KDP ve Kürt halkına bir komplo kurulduğunu herkesin bilmesine rağmen Barzani Kerkük’ü savunmak ve Kürt halkına “Talibanilerin” gerçek yüzünün ne olduğunu göstermek amacıyla cepheye gitti. Bu vesileyle Barzani Kürt kamuoyunun desteğini kazandı ve hem Irak hem Kürdistan seçimlerinde de önemli zaferler elde etti. Aynen Naçirvan Barzani’nin Irak Parlamentosu'na girmeden önce ayaküstü gerçekleştirdiği ittifak gibi... Zira sonrasında KYB’nin imajı Kürdistan halkı nezdinde daha da kötüye giderek yerle bir oldu.

Burada okuyucuya şu anekdotu aktarmak istiyorum; Barzani’nin politikaları taktiksel ve kısa vadeli değil, aksine stratejik ve uzun vadeli olmakla birlikte uzun solukludur.

BEŞİNCİ HUSUS

Söz konusu İran’a karşı bir Kürt projesi olduğunda KYB’nin her türlü ittifakı ihlal edeceğini Barzani çok iyi biliyordu, ancak KYB’yi Kürdistan Hükümeti'ndeki siyasi süreçten neden uzak tuttuğu yönünde eleştirilerle karşılaşmasın diye KYB’yi halkın karşısında emrivaki ile yüz yüze bırakana dek anlamazdan gelerek durumu idare etti. Görünen o ki söz konusu hükümet büyük ihtimalle KDP ve milli duruşa sahip bazı küçük partiler tarafından oluşturulacak.

Böylece KDP tek başına siyasi kararlar alabilecek ve yasaları parlamentodan geçirerek KYB’nin siyasi etkisini azaltmış olacak.

ALTINCI HUSUS

Barzani’nin Irak sahasındaki kartları Kürdistan’da yankılanmaktadır. Berhem Salih (yeni Irak Cumhurbaşkanı) derinliğini Bağdat’ta görüyorsa, Barzani onun aksine derinliğini Kürdistan’da görüyor. Dolayısıyla KDP’nin Irak’taki göstermelik tiyatrolarının amacı KYB’nin başını derde sokmak ve gerçeği ortaya çıkararak Kürdistan, hükümet ve Kerkük başkanlıklarını elde etmeye yönelik Kürt kamuoyu oluşturmak, bu adımın amacı da Kürdistan lehine çalışmaktır.   

YEDİNCİ HUSUS

Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar KDP liderlerinin Irak Parlamentosu'nda sessizliğini sanırım herkes fark etmiştir. Sonrasında ve seçimlerin ortasında parti lideri Mesud Barzani tarafından seçimlerde izlenen sistematik yöntemi reddeden bir açıklama geldi. Burada şu eleştirel soruyu yöneltmek gerekir: Acaba Neçirvan Barzani ve KDP’nin hukuk komisyonu kanun maddesini bilmiyorlar mıydı?

Açıkçası söz konusu sessizlik KDP yöneticileri tarafından bilerek yapılan bir şeydi. Amacını yukarıda zikrettim. Fakat en önemli amaç Federal Hükümeti kurma sahası açılana dek topu kendi sahalarında tutmaktı.

SEKİZİNCİ HUSUS

Irak Cumhurbaşkanlığı'na seçilen kişi ülkenin toprak birliğini koruyacağına dair yemin etmektedir, ancak İran'ın kaotik milislerinin hükmettiği bir ülkede KDP nasıl böyle bir taahhütte bulunsun? Kaldı ki 72 yılı aşkın bağımsızlık uğruna mücadele etmiş bir parti adayı nasıl olur da ülkenin bütünlüğünü koruyacağına yemin edebilir?

Bu yüzden Barzani’nin Irak Cumhurbaşkanlığı koltuğu ile ilgili teklife yanıtı açık bir şekilde ret olmakla birlikte, alternatif olarak Kürdistan Başkanlığı'na olumlu bakmıştır.

Öte yandan, Irak’ın bitmek bilmeyen problemleri ve krizlerini bildiğinden dolayı cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmayı istememiştir. Ayrıca o koltuğa oturmayı vakit, enerji ve güç kaybı olarak görmektedir. Aynı enerji ve gücü Irak’ın değil de Kürdistan’ın kuruluşu ve kalkınması için kullanmak daha önceliklidir.

Birçok kez Barzani, Irak Cumhurbaşkanlığı koltuğunun kendisi için hiçbir anlam ifade etmediğini dile getirmiş, partisinin ne gündeminde ne de siyasi hedefleri arasında bulunmadığını da açıklamıştır.

DOKUZUNCU HUSUS

Berhem Salih’in Irak Cumhurbaşkanlığı koltuğuna İran kararı ve ABD onayıyla geldiğini Barzani çok iyi biliyordu. Bu yüzden gizli ajandalar ve saklı tutulanlar ortaya çıksın diye KDP adayının sembolik olarak katılmasını tercih etti. Bu vesileyle de aslında İran ve ABD’nin sahada stratejik anlamda ne kadar da uyum içerisinde oldukları bir kez daha teyit edilmiş oldu. Daha önce anlaşarak Maliki’yi iktidara getirmelerinde olduğu gibi… Buradan yola çıkarak, Kürdistan siyasetinin gidişatını korumak ve kritik anlarda hükümetten çekilmeleri önlemek adına Barzani siyasi alanda KYB’siz devam etmek isteyebilir.

ONUNCU HUSUS

Sonuç olarak, “DAİŞ” planını beş yıl önce deşifre edip Kürdistan’ı DAİŞ’ten kurtardıktan sonra Irak – İran ikilisinin ortaklaşa Kürdistan’a saldıracaklarını öngörebilecek seviyede zeki ve uzun vadeli bakış açısına sahip Barzani, kendisine karşı her şekilde savaşmış ve mücadele etmiş taraflara nasıl olsun da güvensin veya partisinin lehine oy vereceklerini düşünsün? Elbette böyle bir şey yapmak saçmalık olur. Çünkü Barzani sonucu, tepkilerini ve parti adayının kazanamayacağını çok iyi biliyordu, ancak daha büyük amaçlar elde etmek için bu oyuna girmiş bulunuyor.

Yusuf Bouhiai
Yusuf Bouhiai