İmamoğlu’ndan K24’e Kürtçe yanıtı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Kürtçe’nin Türkiye’nin toplumsal birliğinin bir parçası olduğunu söyledi

Cesim İlhan / Ercan Dağ

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Kürtçe’nin Türkiye’nin toplumsal birliğinin bir parçası olduğunu söyledi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı seçimlerine iki haftadan kısa bir süre kala çalışmalarını sürdüren CHP adayı Ekrem İmamoğlu, bugün bir otelde düzenlenen, “İstanbul'da Hayatı Kolaylaştıracak Çözümler Toplantısı”nda konuştu. 

Toplantıda K24 muhabirinin, "İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde çok sayıda yabancı dil kursu veriliyor. Fakat bu diller arasında kentin en fazla konuşulan ikinci dili olan ve bu dili konuşanların nüfusunun dünyada en fazla olduğu İstanbul şehrinin belediyesi bünyesinde Kürtçe dil kursu bulunmamaktadır. 23 Haziran'da seçilmeniz halinde Kürtçe dil kursu hizmeti vermeyi ve kültürel programlarda Kürt dili, müziği ve kültürü ile ilgili çalışmalara yer vermeyi düşünüyor musunuz?" şeklindeki sorusunu yanıtlayan İmamoğlu, Kürtçeye talep olduğu kadar hizmet verileceğini söyledi.

İmamoğlu şu yanıtı verdi:

“Kürtçe dil ya da Kürtçe türküler, şarkılar Türkiye’nin toplumsal birliğinin bir parçasıdır. Dolayısıyla onlara bir ayrımcılık yapmak veya ekstra bir konuşma gereği bile duymuyorum. Tabii Kürtçe de türküler, şarkılar olarak. Kürtçe dil konusunda diğer diller gibi, hatta onun daha da ötesinde talep olduğu kadar, ne kadar olursa hizmet vereceğiz.”

YILDIRIM’IN “KÜRDİSTAN” ÇIKIŞI

İmamoğlu, AK Parti Adayı Binali Yıldırım'ın Diyarbakır’da yaptığı Kürdistan çıkışıyla ilgili soruyu ise şöyle değerlendirdi:

“Siyasette şöyle bir yöntem uygulanmaya çalışılıyor: Kazanmak için her yol mübah. Bugün siyah yarın beyaz. Biz ne söylüyorsak o. Dolayısıyla bunun adı zemine göre, zamana göre, kişiye göre. Ben bu şehrin insanlarını kardeş ve hemşehri kabul etmiş birisiyim. Dolayısıyla ilk gün ben Kürt vatandaşıma, Kürt hemşehrime ne diyorsam bugün de aynısını söylüyorum. Kürt hemşehrimin çocuğu için ne düşünüyorsam Türk hemşehrimin çocuğu için de aynısını düşünüyorum. Bu kadar netim. Siyasal anlamda kendi içimde zikzaklar olmayan net bir duruş. Ama görüyorum ki rakibimiz dün öyleydi bugün böyle. Kazanmak için yarın başka bir şey de diyebilirler. Ama benim Kürt hemşehrim de diğer hemşehrilerim de zihniyle, aklıyla, vicdanıyla, ahlakıyla ve tüm adalet duygusuyla bu seçimde karar vereceğini biliyorum. Bu millet yoruldu. Yani o dün başka bugün başka kavramlarından yoruldu. Samimiyet, dürüstlük arıyor. Biz ne isek oyuz. Bu memleketin doğusunu batısı kadar, batısını doğusu kadar, kuzeyini güneyi kadar seviyorum. Bu kadar net. Her insanını eşit seviyorum. Böyle severseniz bu memlekette erdemli bir yönetici olursunuz. Ben erdemli ve ahlaklı bir yöneticiyim.”