Kürdistan’da devletlerin operasyonları ve PKK saldırıları

Kurd24

Kürdistan’ın dört parçası hem içerden ve hem de dışarıdan büyük belalar ve saldırılarla karşı karşıyadır.

SÖMÜRGECİ DEVLETLERİN KÜRDİSTAN’DAKİ OPERASYONLARI

Türk Devleti, on yıllardır, PKK’nın Kürdistan Bölgesi’ndeki varlığından dolayı, sınır boylarından operasyonlar yapıyor. PKK’yı yok etmeye ve en azından kendi devlet sınırlarından uzaklaştırmaya çalışıyor. Kürdistan Bölgesi’ni savunduklarını, koruduklarını söyleyen birçok yurtsever aydın, siyasetçi ve örgüt, halen Türk devletinin Kürdistan Bölgesi’ndeki operasyonların nedenini anlamış değiller. PKK’yı Kürt milli hakları ve Kürdistan bağımsızlığı için desteklediğini söyleyen Kürdistan gençleri de bu gerçeğe gözlerini ya kapatmış ya da korkularından dolayı seslerini çıkaramayacak durumdalar. Bundan dolayı da sorunu çözümlemek, PKK’yı Kürdistan Bölgesi’nden uzaklaştırmak, Türk devletinin operasyonlarını engellemek mümkün olmuyor. Bunun yanında, PKK’nın Kürdistan gençlerini berhava etmesi, öldürtmesinin de önüne geçilmiyor. 

Son zamanlarda da Türk devletinin PKK’ya karşı başlattığı operasyonlar devam ediyor. İlk zamanlarda Türk devleti, operasyonlar yaptıktan sonra kendi sınırlarına çekiliyordu. Ama terörizme, PKK’ya karşı mücadeleyi kendi devlet sınırlarının dışından mücadeleyi sürekli hale getirdikten sonra Türk devleti Kürdistan Bölgesi içinde bir “güvenlik/tampon bölge” oluşturmaya da karar verdi. Bu kararının sonucu olarak Kürdistan Bölgesi’nin sınırları için de 35 km. derinlikte bir “güvenlik/tampon bölge”  oluşturmuş durumdadır. Ne yazık ki Irak federal hükümeti ve Kürdistan Bölgesi de Türk devletinin uluslararası hukuk açısındaki haklılığından dolayı bunu engelleyebilecek durumda değildir. Bu operasyonlar sivil kardeşlerimizin ölümüne, onlarca köyün boşalmasına ve köylülerin üretimden uzaklaşmasına, bombardımanlar; Kürdistan doğasının bozulmasına, doğadaki canlıların katline yol açmaktadır. PKK de tahribatların arttırılması için özel çaba göstermekte, karanlık planlar yapmaktadır.

Kürdistan Bölgesi’nde sadece Türk devletinin operasyonları yoktur. İran devleti, taşeron örgütleri PKK ve Haşdi Şabi, Milli Muhafızlar eliyle operasyonlar yapmakta, saldırılar düzenlemektedir. İran devleti, özellikle de genel seçimlerden sonra, taraftarlarının büyük yenilgiye uğramasından sonra saldırılarını arttırdı. “ABD üslerine füzeler atıyorum” gerekçesiyle, onlarca füze saldırısını Kürdistan’da gerçekleştirdi. İran devletinin bu amacı da Irak ve Kürdistan Bölgesi’nde kaos ve karışıklık yaratmak, güven ortamını bozmaktır.

İran devleti son zamanlarda da PKK ve Haşdi Şabi eliyle Şengal’de hendekler kazarak, büyük bir çatışmanın koşullarını yaratmak istiyor, savaş ortamını kızıştırmaya çalışıyor. Aynı zamanda istihbarat çalışmalarını yoğunlaştırarak hem nüfuz alanını genişletmeye, hem de karşılıklar yaratmaya çalışıyor. İran devleti, Doğu Kürdistan’da yurtsever güçlere karşı operasyonlarını genişletiyor. İran KDP ve diğer Kürdistan örgütlerinin Kürdistan Bölgesi’ndeki misafir yöneticilerine suikastlar düzenliyor.

Türk Devleti, Kürdistan’ın batısında da PKK’dan dolayı büyük operasyonlara devam ediyor. Türk devleti daha önceleri operasyonlar sonucu Efrin’i, Serêkaniyê’yi, Girê Spî’yi, büyük direnişle karşılaşmadan, ABD, Rusya, Baas rejimi, PKK/PYD’den ele geçirdi. Son günlerde de Münbiç ve Tel Rifat’ı ele geçirmek için büyük bir operasyona hazırlanıyor. Sözün özü işgalde nöbet değişimi yapılmak isteniyor.

PKK’NIN KÜRDİSTAN’DAKİ SALDIRILARI

PKK, kurulduğu günden itibaren Kürdistan’ın kuzeyinden sivil alanlarda Kürtlere ve Kürdistan örgütlerine saldırdı. Bu saldırıların bilançosu oldukça ağır oldu. Binlerce sivil ve siyasi yurtsever Kürt, PKK eliyle katledildi. PKK’nın bu saldırılarının bilançosunun ne kadar olduğunu Kürdistan halkı yaşayarak öğrendi. Boşaltılan binlerce köy, öldürülen 100 bin Kürt. Batıya sürülen ve asimile olan Kürtlerin hikâyesi oldukça acıdır.

PKK, bulunduğumuz aşamada da Türk devletine karşı silahlı mücadelenin başarılı olmayacağını bilerek, belli güç odaklarının ve sömürgeci devletlerin çıkarları için Kürdistan gençlerini öldürtmeye devam ediyor. PKK, silahlı mücadeleyi bırakması taleplerine kulaklarını tıkıyor. Kürdistan milli hareketinin gelişmesine, Kürdistan örgütlerinin döneme uygun yapılanmalarına ve mücadele etmelerine engel oluyor. PKK’nın Kürdistan Bölgesi’ne saldırıları 30 yıldan fazla bir zamandır devam ediyor. PKK’nın Türk parlamentosundaki taraftarlarının, Kürdistan Bölgesi’nin desteksiz kalması için Çekiç Güç’ün Türkiye’de kalmaması için verdiği oy bilinen ve unutulmayacak bir gerçek. Kuveyt işgali sonrası Irak’a uygulanan ekonomik ambargo koşullarında PKK’nın çocuklara süt ve halkımıza yiyecek götüren TIR’ları yakmaları halen akıllardadır. Botan-Behdinan Hükümeti, Zap Cumhuriyeti projeleriyle, Türk devletinin Kürdistan’a saldırması koşullarını yaratması da unutulmayacak büyük provokasyonlardır.

Kürdistan’da federalizme karar verilmesinden sonra, ABD korkusundan Kürdistan Bölgesi’ne saldıramayan dört sömürgeci devletin, PKK’yı Kürdistan yönetimine, KDP ve KYB’ye karşı koçbaşı olarak kullanması, binlerce Pêşmerge’nin katledilmesi de akıllardan çıkmayacak bir dramatik olaydır. PKK’nın en büyük stratejisi bu aşamada, Kürdistan Bölgesi’nin yıkılmasıdır. Kürdistan köylerini işgali, köylerde üretime izin vermemesi, köylülerden haraç alması, Kürt çocuklarını kaçırması, Pêşmergelere saldırması ve katletmesi; Mahmur ve Şengal’i işgali, oralarda cinayetler işlemesi bu stratejinin bir sonucudur. PKK, bu stratejiyi hayata geçirmek için en kirli planlar yapıyor. Kürdistan Bölgesi’ne ve Kürtlere düşman devletlerle, güç odaklarıyla kirli ittifaklar yapıyor. Bağımsızlık Referandumuna karşı çıkmakla kalmadı, Kerkük’ün işgalinde kirli plânını hayata geçirdi. Bu saldırıcı sürece tehlikeli bir şekilde, yalanlar ve manipülasyonların eşliğinde devam ediyor.

Türk devletinin operasyon yapacağını bilerek ve Kürtlüğe düşman tutumuyla operasyonları teşvik ediyor. Bunun Kürdistan Bölgesi’nin yıkılmasına hizmet edeceğini düşünüyor. PKK, Kürdistan’ın batısında Baas rejimiyle, başka emperyalist güçlerle işbirliği yaparak büyük bir zulüm ve faşist diktatörlüğe ortaklık yapıyor. Türk devletinin operasyonları için neden ve teşvik edici oluyor.

PKK, Kürdistan’ın doğusunda İran’la işbirliği için Kürt milli hareketini, Kürdistan partilerini bastırmak istiyor.

 

*kurdistan24.net/tr’de yayımlanan yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Yazılar K24 Medya’nın kurumsal bakışıyla örtüşmeyebilir. Yazıların tüm hukuki sorumluluğu yazarlarına aittir