SON RAPOR - Gözlemcilerin seçim endişeleri

AGİT’in raporuna göre OHAL, seçim sürecini tehlikeye atacağı endişelerine neden oluyor.

HABER MERKEZİ

AGİT’in raporuna göre OHAL, seçim sürecini tehlikeye atacağı endişelerine neden oluyor. 

24 Mayıs’ta resmi olarak görevine başlayan Büyükelçi Audrey Glover başkanlığındaki Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Seçim Gözlem Misyonu, Türkiye’de 24 Haziran’da yapılacak seçimlerle ilgili hazırladığı İngilizce ara raporunu dün internet sitesinde yayımladı.

AGİT heyeti, daha önceki yıllarda referandum ve seçim raporlarına ilişkin medyayı bilgilendirmeyi tercih etmişken, bu kez herhangi bir açıklama yapmadı.

11 sayfalık ara raporda, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP), mühürsüz oy pusulası ve zarf gibi düzenlemelerden bazılarını iptal ettirmek üzere Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurduğu ancak ret yanıtı aldığı hatırlatıldı.

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), seçim sürecine ilişkin yegâne karar verici organ olduğuna ve siyasi partiler veya seçmenler tarafından YSK kararları aleyhine yargıya başvurulamadığına dikkat çekildi.

SERT VE LEKELEYİCİ ÜSLUP

Rapordaki vurgulardan biri şöyle:

''Cumhurbaşkanlığı seçimi kampanyasındaki çatışmacı atmosfer, genel kutuplaşmayı yansıtıyor. Adaylar birbirlerine karşı sert ve lekeleyici üslup kullanıyor. Mevcut Cumhurbaşkanı, sıklıkla diğer adaylar ve partileri ‘terörizm destekleyicisi’ olarak suçluyor.''

28 Mayıs’ta AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, bir seçim konuşması sırasında sarfettiği sözler nedeniyle CHP adayı Muharrem İnce aleyhinde dava açtığı da belirtiliyor.

Cumhurbaşkanlığı seçimi kampanyasındaki anahtar konu başlıkları “parlamenter sistemde değişiklik yapılması”, “OHAL”, “döviz kurundaki artışla birlikte ekonomik durum”, “genç ve eğitimli işsiz rakamları” olarak sıralanıyor.

643 KİŞİYE CEZA

Raporda, İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre 28 Mayıs - 11 Haziran tarihleri arasında bin 199 sosyal medya kullanıcısı hakkında “terör propagandası”, “nefret söylemi”, “devletin bütünlüğü ve toplumsal bütünlük aleyhine faaliyet” suçlaması yapıldığı, bu kişilerden 643’üne ceza verildiği bilgisi aktarılıyor.

Türkiye’de medyanın durumuyla ilgili “hükümetle bağlantılı veya kamu ihalelerine bağımlı sahipleri olan kuruluşlar egemen” saptaması yapılırken, çok sayıda medya kuruluşunun kapatılarak gazetecilerin tutuklandığı ifade ediliyor.

Uluslararası örgütlerin, OHAL'in seçim sürecini tehlikeye atacağı endişelerine yer veren raporda, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin 9 Mayıs’taki “OHAL’i derhal kaldırın” çağrısı hatırlatılıyor.

Raporun devamında şöyle deniliyor:

“Anayasa’da ifade özgürlüğü hakkı genel anlamda koruma altına alınmıştır, ancak medya üzerinde terörle mücadele kanunu ve internet ortamına ilişkin yasal düzenlemelerle sınırlamalar bulunmaktadır. Oysa seçim mevzuatı uyarınca medyanın, seçim kampanyaları eşit bir şekilde yansıtmak zorundadır.”

ANKARA: GERÇEKLERLE ÖRTÜŞMÜYOR

Öte yandan Türkiye Dışişleri Bakanlığı, AGİT ara raporuna şu karşılığı verdi:

''Ülkemizde seçimler çoğulcu ve rekabetçi ortamda demokratik standartlara uygun gerçekleştirilmektedir.

Bununla birlikte, anılan belgede, mevcut seçim süreci hakkında sahadaki gerçeklerle örtüşmeyen, hatta siyasi nitelikli bazı yorumlara yer verildiği görülmüştür.''