Bayık: 15 Temmuz'da İmralı'da neler olduğunu bilmiyoruz
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bayık, İmralı'ya gitmek isteyen heyet ve avukatlara izin verilmemesi üzerine 500'ü aşkın gündür kendisinden haber alınamayan PKK lideri Abdullah Öcalan'la ilgili," Kimse 15 Temmuz'da İmralı'da neler geliştiğini bilmiyor." diyerek, Öcalan'ın durumunun netleşmemesi halinde eylemleri durdurmayacakalarını ifade etti.
ANF'de yer alan haberde belirtilene göre İmralı'ya gitmek isteyen aile, heyet ve avukatlara hiçbir şekilde izin verilmediğini, bunun yanı sıra hükümetin de Öcalan'ın akıbeti konusunda herhangi bir açıklama yapmadığına dikkat çekerek, "Bizim ve halkımızın da artık sabrı tükenmiştir. Önder Apo’nun güvenliği ve sağlığı noktasında tehlike yaşanmaktadır, onun için herkes ayağa kalmalı ve elinden geleni bugün yapmalıdır." diye konuştu.
Öcalan üzerinden PKK'ye karşı bir konsept yürütüldüğünü ifade ederek, 15 Temmuz darbe girişimine de değinen Bayık, "15 Temmuz darbesinde de Önder Apo’nun üzerine gidilmiştir. O gece orada neler yaşandı kimse bilmiyor. Biz de diyoruz ki, eğer Türk devleti kendisine güveniyorsa İmralı kapılarını açmalıdır. Orada neler olmuş, herkes bunu bilmelidir. Eğer açmazlar ise o zaman kaygılar daha da artacaktır. Fakat her şeyden Türk devleti, Tayyip Erdoğan ve AKP hükümeti sorumludur. Biz onları sorumlu tutuyoruz." dedi.
"Ailesi İmralı'ya gidip açıklama yapmadan bir şey netleşmez"
KCK Eşbaşkanlık, Genel Kurul ve KONGRA GEL adına açıklamalarda bulunduklarına, uyarı ve çağrılar yaptıklarına dikkati çeken Bayık, " Biz şimdiye kadar sabır ile kapıların açılması için bekledik ki herkes görebilsin, orada neler yaşanmış diye. Fakat onlar kapıları açmamakta ısrarlılar. Belli ki bir şeyler orada olmuş ve bunun üzerinden bir çaba içindeler. . Şimdiye kadar bazı eylemler gerçekleşti. Bu eylemler iyiydi. Fakat bu eylemler daha da güçlendirilmelidir. Bütün halkımız bilmelidir; büyük tehlike vardır. Herkes Türkiye'den Önder Apo’nun durumunu netleştirmesi için talepte bulunmalıdır. Önder Apo’nun ailesine İmralı'ya gidip açıklama yapabilecek bir konum sağlanmalıdır. Bu temel üzerinden halkımız daha sonra bir karar verebilir. Önder Apo’nun durumu netleşmeden, hiçbir şey netleşemez" dedi.