K24 ÖZEL - Yeni ‘çözüm süreci’ mümkün mü?

Kürt siyasiler ve akademisyenler, Türkiye’nin bölgedeki gelişmeler nedeniyle yeni bir çözüm sürecine mecbur kaldığını ve bunun önceki süreçten farklı olarak birçok tarafla yapılacak müzakereler sonucunda başlayacağını belirtiyor.

K24 - DİYARBAKIR

Kürt siyasiler ve akademisyenler, Türkiye’nin bölgedeki gelişmeler nedeniyle yeni bir çözüm sürecine mecbur kaldığını ve bunun önceki süreçten farklı olarak birçok tarafla yapılacak müzakereler sonucunda başlayacağını belirtiyor.

23 Haziran’da İstanbul’da yenilenen Büyükşehir Belediyesi Seçimi öncesi PKK lideri Abdullah Öcalan’ın avukatlarıyla görüşmesine izin verilmesi ve bir akademisyenin İmralı Cezaevi’ne giderek Öcalan’ın mektubunu kamuoyuyla paylaşması, yeni bir sürecin ilk adımları olarak yorumlanmıştı.

Ayrıca, PKK'nin çatı yapılanması KCK'nin Eşbaşkanı Cemil Bayık’ın ABD'de yayımlanan Washington Post gazetesindeki makalesinde, "Şimdi Kürtlerle Türk devleti arasında barış zamanı. Bunu harcamayalım" ifadelerini kullanması da kamuoyunda yeni bir sürecin başlayacağı yorumlarına neden oldu.

Eski Azadi Hareketi Genel Sekreteri, hukukçu Sıtkı Zilan, yeni bir sürecin başlayacağına inandığını belirterek, sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerektiğini belirtti.

K24’e konuşan Sıtkı Zilan, şunları söyledi:

“Bu işler gizli yürütülmez. Kandil, Öcalan, Erdoğan ve MİT bunu gizli yürütemez. Birincisi bunun şeffaf olması, ikincisi çok taraflı olması, üçüncüsü de bu meselenin çözümünde bir garantör olması gerekir. Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği veya ABD burada garantör rolü oynayabilir. Garantör olmadan bu süreç sağlıklı yürütülemez.”

Dicle Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nden Arş. Gör. Vedat Koçal ise, söz konusu süreçte hâlâ aktörlerin belli olmadığını, Erbil’in bu süreçte aktif rol alabileceğini ve güçlü ülkelerin de bu süreçte önemli olacağını vurguladı.

K24’e konuşan Vedat Koçal, şunları söyledi:

“Yeni bir sürecin başladığı görülmektedir. Ancak bu süreç, Türkiye’nin Kürt sorununda tıkanma noktasına geldiği için başladı. Devlet, 2023’te yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar Kürtleri oyalayacak. Cemil Bayık, Washington Post gazetesindeki makalesinde sorunun PKK olmadan çözülemeyeceğini ve Öcalan’ın baş aktör olması gerektiğini yazdı.”

23 Haziran’da İstanbul’da yapılan seçimlerde Abdullah Öcalan’ın etkisinin zayıflatıldığını ifade eden Koçal, “Şimdi devlet yeni bir süreci başlattı ancak bu sürecin muhatabı hâlâ belirsiz. Bu yüzden uluslararası anlamda bir muhatap alması gerekecektir, o da Erbil’dir” şeklinde konuştu.

ÇİFTYÜREK: ŞARTLAR TÜRKİYE’Yİ YENİ BİR ÇÖZÜM SÜRECİNE ZORLUYOR

Öte yandan, dün K24’ün sorularını yanıtlayan Kürdistan Komünist Partisi (KKP) Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, yaşanan son gelişmelerin Türkiye’yi yeni bir sürece zorladığını ifade etmişti.

Çiftyürek, şunları söylemişti:

“Türkiye’de Kürtlerin varlığı yasal olarak kabul edilseydi ya da Kürtçe resmi bir dil olarak kabul edilmiş olsaydı o zaman Kürt meselesinin çözümü için Türkiye’nin bir adım attığını görecektik. Fakat henüz bir adım atılmış değil. Çözüm için de herhangi bir programı bulunmuyor. 20 milyon Kürt’e Türk kökenli denilerek inkâr devam ediyor.”