Barzani: Başkanı belirleyin her türlü desteği sunarım

Barzani: Başkanı belirleyin her türlü desteği sunarım “İç sorunların kaynağı ise siyasi partiler arasındaki çekişmelerdir”

Kürdistan Başkanı Mesut Barzani, Kürdistan’daki sorunların çözü için siyasi partilere defalarca çağrı yaptığını belirterek, “Her vatandaş gibi ben de krizlerin ve sorunların bitmesi taraftarıyım. Başkanı belirleyin her türlü desteği sunarım” dedi.

 “İç sorunların kaynağı ise siyasi partiler arasındaki çekişmelerdir” diyen Barzani, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer Kürdistan'daki iç siyasi sorunların çözümü benim elimdeyse, birçok defa siyasi partilere toplanmaları çağrısında bulundum ancak farklı bahaneler öne sürerek toplantıya gelmediler. Tüm partilerin bir araya gelip mevcut duruma çözüm üretmeleri için görüşmelerini talep ettim ancak yine toplanmayıp sorumluluk almaktan kaçındılar"

Barzani,  “Her vatandaş gibi ben de krizlerin ve sorunların bitmesi taraftarıyım. Ancak bu sorunların birçok nedeni vardır. Bu nedenlerin bazıları dışarıdan kaynaklı olup, Irak'ın siyasi, güvenlik ve ekonomik ve bölgenin genel durumuyla alakalıdır. DAİŞ savaşı, petrol fiyatlarının düşüşü, Kürdistan bölgesinin bütçesinin kesilmesi ve yüz binlerce sığınmacıya ev sahipliği yapılmasından dolayı meydana gelen olağanüstü durumdan kaynaklanıyor. İç sorunların kaynağı ise siyasi partiler arasındaki çekişmelerdir” dedi.

“Başkanı belirleyin her türlü desteği sunayım”

Kürdistan’daki krizin son bulması için “Başkanı belirleyin her türlü desteği sunayım” diyen Başkan Barzani, Başkanlık resmi internet sayfasında yayımlanan mesajının devamında şunları söyledi:

"Kürdistan’daki siyasi krizin sona ermesi için daha önce de fikrimi beyan etmiştim. Siyasi krizin nasıl çözüleceğini tekrardan altını çizerek belirtmek istiyorum ki siyasi partilerin diyalog sürecine girmesi, meclisin aktifleştirilmesi ve yeni bir meclis başkanını seçmeleri gerekiyor. Çünkü herkes de çok iyi biliyor ki daha önce sorunların kaynağı olan tarafların tekrardan meclis başkanlığını almaları mümkün değildir. Aynı zamanda siyasi partilerin yeni bir hükümet kabinesinin meydana getirilmesi için anlaşmaya varıp, bölgesel başkanlığın sorumluluklarının alınması içinse seçimlere kadar bir şahsı başkan olarak belirlemeleri lazım. Ben şahsen tüm imkânlarımla söz konusu başkanlığa getirilecek kişiye tüm desteklerimi sunacağım.

Öğretmenler ve memurların meşru hak ve taleplerini saygıyla karşılıyorum. Öğretmenler ve memurların şikâyetlerine ilişkin olarak da meşru hak ve taleplerini saygıyla karşılıyorum. Kendi haklarını hükümet ve ilgili kurumlardan talep etmeleri onların doğal hakkıdır, destekliyorum. Ülkemiz refah içinde olmalı ancak ortaya çıkan güvenlik, ekonomik ve siyasi sorunlardan dolayı hükümetin imkânları çok sınırlı bir hale geldi. Bir çözüm bulunduğunu düşünüyorlarsa buyurun hükümetle taraflar oturarak şeffaf bir şekilde sorunu çözsünler. Her şey göz önüne sererek bu pazarlık ve kamuoyunu bozmaya son versinler.

Süleymaniye'nin düşünce terörü altında olduğunu biliyorum ve şehrin üzerindeki bu terör kırılmalı. O şehir her zaman zalim ve işgalcilere meydan okumuş, evlatları diri diri toprak altına girmeyi göze almış ancak Zaim Sıddık karşısında başı dik durdular ve Kürdistan halkının sembollerine laf etmediler. Bu benim Süleymaniye başı dik halkıyla ilgili görüşüm. Hiç kimse bu şehrin halkı üzerine farklı bir değerlendirme dayatmaya çalışmasın.”