K24 ÖZEL - 10. Berlin Kürt Film Festivali online başlıyor

Yıllardır dünyanın dört bir yanından Kürt sinemacıların katılımıyla gerçekleşen ve Kürt sinemasını Avrupalı sinemaseverlerle buluşturan Berlin Kürt Film Festivali yeni tip coronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle bu yıl ilk kez online gerçekleşecek.

ANKARA (K24)

Online gösterimlere eş zamanlı olarak 8-14 Ekim tarihleri arasında pandemi koşullarında tüm tedbirlere uyularak, sınırlı sayıda konuğun katılımıyla fiziki gösterimler Babylon Mitte, Moviemento ve Ulme35 sinemalarında gerçekleşecek. Babylon Mitte’de gerçekleşecek açılış töreninde, Yunan yönetmen Daphne Charizani imzalı Sisters Apart (2020) filmi gösterilecek. Dünya prömiyerini Berlin Film Festivali’nde yapan Sisters Apart, Alman ordusunda görevli Kürt asker Rojda’nın kardeşini bulmak için Almanya’dan Irak’a gitmesini konu alıyor.

Festival haftası boyunca yerel sinemalarda yaklaşık 20’ye yakın uzun metraj kurmaca filmin yanı sıra, deneysel sinema örneklerinden oluşan bir seçki de seyirciyle buluşacak. Festival boyunca gerçekleşecek Q&A ve paneller online olarak sinemaseverlerle buluşacak.

K24’e konuşan 10’uncu Berlin Kürt Film Festivali’nden Sanat Yönetmeni Lea Drescher, şunları söyledi:

“Berlin Kürt Film Festivali 10’uncu yılını kutluyor. Festival 2002'den bu yana sürekli büyüyor ve Berlin'deki Kürt Topluluğunun çok ötesine geçiyor. Festival, başlangıcından bu yana Kürt gerçeklerine film aracılığıyla çeşitli bakış açıları sunuyor. Hem Kürtlerin hem de Kürtler hakkındaki bakış açılarını bir araya getirmeyi amaçlıyor. Böylelikle Kürt bölgeleri, diaspora ve Berlin'deki izleyicilerimiz arasında çok boyutlu bir diyaloğu teşvik etmeye çalışıyoruz.”

“KÜRTLERİN GERÇEKLERİNE DAİR DERİN ALIŞVERİŞ FIRSATI YARATIYOR”

Festivalin amaçlarından söz eden Sanat Yönetmeni Lea Drescher, “Her yıl dünyanın dört bir yanından Kürt sinemacıları, film yapımcıları ve izleyicilerle kişisel, sanatsal, sosyal ve politik bir alışveriş fırsatı yaşamaları için davet ediyoruz. Bu etkileşim her zaman festivalimizin merkezinde yer aldı. Film dünyası küreseldir ve uluslararası ağlar aracılığıyla farklı perspektifler hakkında farkındalık yaratarak yaşamını sürdürür. Festival, Kürtlerin gerçeklerine dair derin ve çeşitli iç görüler elde etmek ve büyüyen bir film manzarasını görünür kılmak için gerçek bir alışveriş fırsatı yaratıyor” şeklinde konuştu.

Lea Drescher
Lea Drescher

Bu yılki festival temasının Türkiye’deki Kürt sineması olduğunu söyleyen Lea Drescher, “Bu yıl, festivale Türkiye bağlamında yaratılan Kürt film yapımı üzerine zengin bir Focus programı dahil ediyoruz” diyerek, şunları dile getirdi:

“Uzun yıllar boyunca burada çok sayıda ilginç, dokunaklı ve yaratıcı film yapıldı, birçoğu da çok zor koşullar altında. Seçilen filmlerin panoraması 1982'den 2020'ye kadar uzanıyor ve Kürt sanatçıların ifade özgürlüğün ve desteklerinin engellendiği, baskı ve yaptırımlara maruz kaldığı bir ülkenin film sahnesinden farklı Kürt bakış açılarını yansıtıyor. Program derin ve çeşitli bir anlayışla çevre sorunları, Feminizm, savaş geçmişi, eğitim, göç ve devlet ile toplum arasındaki ilişkiyi ele alıyor. Yılmaz Güney’in 1982'de Cannes'da Altın Palmiye kazanan YOL filmi, Kürt sinemacılığının bir kilometre taşı ve sinemacılık için özel bir film haline gelmiştir. Sadece filmin kendisi değil, aynı zamanda yaratıldığı dönemin koşulları da doğrudan tutukluluk ve baskı durumunu yansıtıyor. Ayrıca küresel dünyamızda da büyük önem taşıyan yaratıcılığın gücünü ve sınırları aşan ağlarını gösteriyor.”

COVID-19’UN ETKİSİ

Covid-19 salgınının festivale etkisiyle ilgili de konuşan Drescher, “Online platform tabii ki sinema gösterimlerinin çok kısıtlı olduğu pandemi döneminde özellikle uluslararası misafirleri davet etmek ve bir araya getirmek için ihtiyaçtan yaratılmıştır” dedi ve şunları ekledi:

“Önümüzdeki yıllarda tüm sinemacılarımız ve izleyicilerimizle birlikte Berlin'de bir festivale ev sahipliği yapmayı umut etsek de online platform festivali bambaşka bir boyuta taşıyor. Bu yıl kapılarımızı tüm dünyaya açıyor, filmlerimizi izleyicilerimizle evimize taşıyoruz. Birkaç sinema gösteriminin yanı sıra, festivalin çevrimiçi programı dünyanın her yerinden izleyici için yaklaşık 50 film içeriyor. Dahası, çevrimiçi platform ayrıca canlı soru-cevaplar veya filmler hakkındaki açıklamalar gibi özel arka plan içerikleri de sunacak. Kürtçe sinemacılığın güncel konuları üzerine geleneksel panel tartışmaları hem Berlin'de canlı olarak hem de çevrimiçi olarak gerçekleştirilecek.”

“KÜRT SİNEMACILIĞINA KÜRESEL İZLEYİCİ KAZANDIRMAYI UMUYORUZ”

“Berlin'deki klasik festival programına ek olarak, gelecekte de online programa devam edebilmeyi ve böylelikle bir dünya çapında izleyiciye ulaşmayı umuyoruz” diyen Sanat Yönetmeni Lea Drescher, şunları söyledi:

“Berlin sinemaseverleri, kültür ve siyaset ile yerel medyaya ilgi duyanlar arasında da festivale olan ilgi giderek artıyor. Sinema izleyicisi, filmle ilgili tartışma ve karşılaşmaları fiziksel ortamlarda yaşamaya alışkın. Bu fırsat bu yıl da var olmaya devam edecek ama elbette sınırlı olacak, diğer yandan online platform ile Kürt sinemacılığına ve tüm sinemaseverlere zenginlik ve festivale de küresel bir izleyici kitlesi kazandırmayı umuyoruz.”

FESTİVALİN BU YILKİ ODAK NOKTASI TÜRKİYE’DEKİ KÜRT SİNEMASI

Berlin Kürt Film Festivali, “çevre ve politika”, “doğa ve tarih”, “göç ve savaş”, “feminizm ve eğitim” gibi başlıklardaki zengin film programıyla bu yılın odak noktasını Türkiye’deki Kürt Sineması olarak belirledi.

Türkiye’de Kürt sinemasının bir panoraması olan ve üç ayrı kuşaktan filmlerin yer aldığı programda 40’a yakın kurmaca, belgesel, deneysel ve çocuk filmi seyirciyle buluşacak.

YILMAZ GÜNEY’İN ‘YOL’U YENİLENMİŞ KOPYASIYLA GÖSTERİLECEK

“Focus” bölümünde, Kürt sinemasının öncü ismi Yılmaz Güney’in, Cannes'da Altın Palmiye kazanan Yol (1982) filmi yenilenmiş (restore) kopyasıyla yer alıyor. İstanbul'un farklı kutupları arasında kendilerine yeni yollar çizmeye çalışan temizlikçi iki kadının hikayesine odaklanan, Ahu Öztürk’ün yönettiği, bir çok festivalden ödüller alan “Toz Bezi” ve Erol Mintaş’ın yönetmenliğini yaptığı, Saraybosna Film Festivali’nde “En İyi Film” ödülü alan “Kilama Dayîka min” (Annemin Şarkısı), Soner Caner ve Barış Kaya imzalı “Rauf” (2016),  Zeynel Doğan’ın ve Orhan Eskiköy’ün yönettikleri “Babamın Sesi” (2012) ve  Rodi Güven Yalçınkaya’nın yönettiği, sanatçı Heja Türk’ün tutuklanma sürecine odaklanan  “Momê” (2020) filmi “Focus” bölümünün dikkat çeken filmleri arasında.

SON YILLARIN ÇOK SES GETİREN BELGESELLERİ “FOCUS” BÖLÜMÜNDE

“Focus” bölümü belgesel film programı Türkiye’de son yılların çok ses getiren önemli belgesellerini bir araya getiriyor. Kazım Öz’ün “Dûr”, Berke Baş ve Melis Birder’in “Bağlar”, Selim Yıldız’ın “Hatırlıyorum”, Güliz Sağlam’ın “Kadınlar Cizre ve Silopi’yi Anlatıyor” ve Ruken Tekeş’in birçok festivalden ödüller alan ve geçtiğimiz yılın çok konuşulan filmleri arasında olan Aether bu bölümün öne çıkan filmlerinden birkaçı.

BERLİN KÜRT FİLM FESTİVALİ’NDE BU YIL İLK KEZ KISA FİLM YARIŞMASI YER ALIYOR

Bu yıl festival kapsamında ilk defa genç sinemacıları desteklemek ve görünür kılmak amacı ile kısa film yarışması düzenlenecek. Festivale başvuran yüzlerce film arasından seçilen 12 kısa filmin yarışacağı kısa film bölümünde, yönetmen Soleen Yusuf, oyuncu Nazmi Kirik ve Goethe Enstitü direktörü Thomas Kössler’den oluşan jüri tarafından seçilecek ve ilk üç film ödüllendirilecektir.

Öte yandan festivalin 10’uncu yıldönümüne özel olarak, daha önceki yıllar festivalde gösterilmiş olan ödüllü 10 film online olarak festivalin web sitesi üzerinden sinemaseverlere sunuluyor. 15 Ağustos tarihinde başlayan online gösterimler yıl sonuna kadar devam edecek. Hüseyin Tabak’ın “Çirkin Kral Efsanesi”, Ender Özkahraman’ın “Zor Bir Karar”, Shawkat Amin Korki’nin "Taşa Yazılmış Hatıralar” izleyiciyle buluşacak filmlerden sadece bir kaçı.

FESTİVAL AFİŞİNİ “ERBANE” SÜSLÜYOR

Bu yılın festival teması “erbane” oldu. Erbane, Berlin Kürt Film Festivali’nin onuncu yıldönümünün temsili olarak festival afişinde yer alıyor. Festival afişi, Kürt coğrafyasından sinemacıların birbirine ses vermesine, birbirlerinin hikayesine tanıklık edip, hep beraber üretmesine dikkat çekmeyi amaçlıyor.

FESTİVAL GÜNLERİNE ÖZEL ONLINE PANEL, KONSER VE SERGİLER

Açılış gecesi ve festival haftası boyunca Ciwan Haco, Rojda, Kerem Gerdenzeri (Koma Wetan) ve Hani gibi Kürt müziğinin güçlü isimleri online konserlerle sinemaseverlerle buluşacak.

Online gerçekleşecek paneller bölümünde ise, Heinrich-Böll Vakfı ile Mehmet Mim Kurt’un “The Seven Doors" filminden yola çıkarak “Türkiye’de Eğitim ve Politika” konulu paneli ve Jiyan İnsan Hakları Vakfı’nın işbirliği ile “Sanat ve travma terapisi” konulu paneller gerçekleşecek. Aynı zamanda “Korona zamanında film yapımı” konulu panel de festivalin merakla beklenen panelleri arasında yer alıyor.

Berlin Senatosu ve Goethe Enstitüsü tarafından desteklenen 10’uncu Berlin Kürt Film Festivali’nin sanat yönetmenliğini Alman sinemacı Lea Drescher, festivalin koordinatörlüğünü Katherina Nasterowa ve Roj Younus üstleniyor. Festivalin program küratörlüğünü ise sanatçı Leyla Toprak gerçekleştiriyor.