‘Önlem alınmazsa dünyadaki yaşam temelden dönüşecek’

Elde edilen taslağa göre, gezegeni ısıtan karbon kirliliği kontrol altına alınsa bile iklim değişikliğinin önümüzdeki on yıllarda dünyadaki yaşamı temelden dönüştüreceği ve yeniden şekillendireceği konusunda uyarılar mevcut.
Foto: AP
Foto: AP

HABER MERKEZİ

Yaklaşık 200 ülke, iklim felaketini önleme hedefi ile sonbaharda gerçekleşecek uluslararası iklim zirvesi için temel teşkil edecek olan Birleşmiş Milletler (BM) bilim raporunu doğrulamak ve onaylamak için sanal toplantılar ile müzakerelere başladı.

Dünya Meteoroloji Örgütü Başkanı Petteri Taalas, sanal konferans üzerinden 700 delegeye verdiği demeçte, "Ortaya çıkacak olan rapor dünya çapında etkileri olacak" dedi.

Pazartesi gününden itibaren, 195 ulustan temsilciler, önde gelen bilim insanlarıyla birlikte, yaklaşık 30 sayfalık bir özeti siyasiler için kendi dillerinde inceleyecek ve onaylayacak.

Üç bölümden oluşan raporun ilk bölümünün (fizik bilimini kapsayan) sanal toplantısı, belgenin 9 Ağustos'ta yayınlanmasıyla birlikte iki hafta sürecek.

Şubat 2022'de yayınlanacak olan raporun ikinci bölümü ise 'etkiler' kısmını ele alacak.

AFP tarafından elde edilen sızdırılmış taslağa göre, gezegeni ısıtan karbon kirliliği kontrol altına alınsa bile iklim değişikliğinin önümüzdeki on yıllarda dünyadaki yaşamı temelden dönüştüreceği ve yeniden şekillendireceği konusunda uyarılar mevcut. Buna göre gelecek nesillerin çok daha kötü durumlarla karşılaşmaması için yapısal değişimler olması şart.

Önümüzdeki ay açıklanacak olan üçüncü bölüm 'emisyonları azaltmaya yönelik çözümler' konusunu işliyor.

EN İYİMSER SENARYOLARDA BİLE HEDEF AŞILACAK

Tamamı yayınlanmış araştırmalara dayanarak hazırlanmış raporda, iyimser senaryolarda bile, 1,5 derecelik hedefin geçici olarak dahi olsa aşılacağı öngörülüyor.

Ayrıca, deniz seviyelerini metrelerce yükseltebilecek buz tabakalarının geri döndürülemez şekilde erimesi ve sera gazlarıyla dolu buzul tabakalarının çözülmesi gibi olasılıklara da daha ciddiyetle yaklaşılması gerektiği kaydediliyor.

Son haftalarda üç kıtada rekor kıran sıcak hava dalgaları, seller ve kuraklığın tamamının küresel ısınmayla sayısı ve şiddeti artan olgular olduğu biliniyor. Bu da kararlı eylemlere geçmek için önemli bir baskı yaratmış durumda.

"YILLARDIR UYARIYORUZ"

Sıcaklık dalgaları ve şiddetli sellerle birlikte tüm istatistiki veriler ısınmanın neredeyse tamamen insan kaynaklı olduğuna dair şüpheleri rafa kaldırmış durumda. BM'nin iklim şefi Patricia Espinosa hazırladığı bir açıklamada, "Yıllardır tüm bu felaketlerin mümkün olduğu konusunda uyardık, tüm bunların geleceği konusunda uyardık" dedi.

"MEVCUT DEVAM EDERSE HEDEFİN İKİ KATI ISINMA GERÇEKLEŞEBİLİR"

Bilim adamları, sera gazı emisyonlarının 2030 yılına kadar yüzde 50 azalması ve artışın 1,5 derece aralığında kalması için 2050 yılına kadar tamamen ortadan kaldırılması gerektiğini hesaplıyorlar.

Espinosa ise "Gerçek şu ki, Paris Anlaşması'nın iklim değişikliğini yüzyılın sonuna kadar 1,5 derece ile sınırlandırma hedeflerine ulaşma yolunda değiliz" diyerek, mevcut eğilimlerin dünyanın hedeflenenden iki kat daha fazla ısınacağını kaydediyor.

İNSAN KAYNAKLI ISINMA OLMADAN YAŞANAN FELAKETLERİN OLAMAYACAĞI HESAPLANDI

IPCC raporlarının bir diğer baş yazarı Fransız Pierre-Simon Laplace Enstitüsü'nün direktörü olan klimatolog Robert Vautard, "Bugün daha iyi iklim projeksiyon modellerine ve daha uzun gözlemlere sahibiz" dedi.

Muhtemelen en büyük atılım, bilim adamlarının ilk kez iklim değişikliğinin şiddetli hava olaylarının yoğunluğunu veya olasılığını ne ölçüde artırdığını hızla ölçmesine izin veren ilişkilendirme çalışmaları.

Örneğin, geçen ay Kanada ve batı ABD'yi kavuran ve 'Isı Kubbesi' adı verilen ölümcül olaylardan birkaç gün sonra World Weather Attribution konsorsiyumu, insan faaliyetleri kaynaklı ısınma olmadan bu türden sıcak hava dalgalarının neredeyse imkansız olacağını hesapladı.

İklimin gündeminde olduğu önemli bir G20 zirvesinin de Ekim ayı sonunda yapılması planlanıyor. (Kaynak: Euronews)