"Türkiye ve Rusya 'güvenli bölge' için mutabık değil"

Rusya DAİŞ’in olmadığı tüm kuzey bölgesi’nin güvenli bölge ilan edilmesini önerirken Türkiye, PYD’nin kontrol ettiği alanlarda bunu istemiyor.

Haber Merkezi- Türkiye'nin Fırat Kalkanı operasyonuyla DAİŞ'ten kurtardığı iki bin kilometrekarelik alanda güvenli bölge oluşturmak istediği, buna karşın Rusya'nın ise ABD Başkanı Donald Trump'ın önerisi olan ve rejimle işbirliği içinde bazı bölgeleri güvenli bölge haline getirme planını desteklediği öne sürüldü.

Türkiye ile Rusya arasında uzun süredir Suriye konusunda yapılan ortak anlaşma ve girişimlerin güvenli bölge konusundaki anlaşmazlıkla sekteye uğrayabileceği öngörülüyor.

Aljazeera'nin haberine göre Amerika’nın Trump’ın yönetime gelmesiyle sıcak baktığı Suriye’de ‘güvenli bölge’ konusunda Türkiye ve Rusya’nın görüş farklılıkları var. Rusya DAİŞ’in olmadığı tüm kuzey bölgesi’nin güvenli bölge ilan edilmesini önerirken Türkiye, PYD’nin kontrol ettiği alanlarda bunu istemiyor.

Habere göre Cumhurbaşkanı Erdoğan da Trump’la yaptığı telefon görüşmesinde güvenli bölgenin hayata geçirilmesi gerektiğini anlattı. Türkiye’nin önerisi, Fırat Kalkanı Operasyonu’nda DAİŞ’ten temizlenen yaklaşık 2 bin kilometrekarelik alanda bir güvenli bölge yaratmak ve buraları yeniden inşa etmek.

Trump’ın güvenli bölge çıkışına Rusya’nın yanıtı da olumlu oldu. Rus Dışişleri Bakanı Lavrov, güvenli bölgelerin oluşturulabileceğini ancak bunun rejimle işbirliği içinde yapılması gerektiğini söylemişti.

Al Jazeera’nin görüşmeleri takip eden Türk yetkililerden aldığı bilgiye göre, Rusya ile Türkiye bu konuyu ortak gündemine aldı bile. Ancak ciddi bir görüş ayrılığı var. Rusya, Suriye’nin kuzeyinde DAİŞ’ten temizlenen tüm alanların güvenli bölge ilan edilebileceğini ve BMGK kararıyla uçuşa yasak bölge oluşturulabileceğini savunuyor.

Rusya’nın önerisi, PYD’nin tek taraflı ilan ettiği kantonları da kapsıyor. Rusya’nın bu yaklaşımıyla ‘Kürt kartı’nı Amerika’ya kaptırmak istemediği anlaşılıyor.

Türkiye için PYD’nin kontrol ettiği alanların güvenli bölge kapsamına alınması kabul edilebilir değil. Ankara’ya göre böyle bir oluşum, Suriye’de toprak bütünlüğünü de tehlikeye atar.

Moskova’yla görüş birliğine varılamaması halinde Ankara’da konuşulan olasılık, Fırat Kalkanı Operasyonu’yla DAİŞ'ten temizlenen bölgelerin yeniden inşa edilmesi, yerel yönetimler oluşturularak güvenliğin sağlanması, ardından hastane, okul gibi binaların yapılması. Ancak böyle bir durumda hem maddi olarak hem güvenlik kaygılarını ortadan kaldırmak için tüm yük Türkiye’nin sırtında olacağından, şimdilik Trump’ın yanıtı bekleniyor.

Trump da 16 Nisan’ı bekliyor

Aynı kaynaklar, Trump’ın Suriye ile ilgili Türkiye’yle işbirliği halinde bir adım atmak için de 16 Nisan'da yapılacak referandumu beklediğini ifade ediyor. Güvenli bölge planları ve Rakka operasyonuna dâir nihai kararlar için de referandum sonrası beklenecek.

2 bin kilometrekarelik alanda ÖSO’yla tahkim gücü kurulup kurulamayacağını izliyor. ÖSO’nun burada kuracağı hakimiyet hem güvenli bölge planlarını, hem Rakka operasyonunu etkileyecek.

Minbic’den çekilme görülmüyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan Ocak ayı sonunda Afrika seyahatinden dönerken uçakta gazetecilere konuşmuş, “El Bâb’da iş bitirmek, daha derinliğe gitmemek lazım” demişti.

Obama döneminde YPG ile birlikte Rakka operasyonunun ilk aşaması başlamışken Trump’ın bu çıkışı, Ankara’daki beklentiyi de değiştirdi. Erdoğan son olarak 13 Şubat’ta Bahreyn’de, “Minbic ve Rakka'da eğer koalisyon güçleri ile müşterek adımı atarsak, bu müşterek adımla birlikte de oradaki belirli bir hedef- ki o da terörden arındırılmış bir güvenli bölge hedefidir- terörden arındırılmış bu güvenli bölgeye, özellikle ağırlıklı olarak Arap kardeşlerimiz, Türkmenler yerleşme imkanını bulacaktır" dedi.

Ancak görüşmeleri takip eden Türk yetkililerin Al Jazeera’ye verdiği bilgiye göre, Washington’dan henüz Menbic’de verdikleri sözlerin tutulması yönünde bir mesaj alınmadı. YPG Menbic’den çekilmek bir yana, şehrin çevresinde hendekler kazmaya başladı. Bu hendekler yetkiliye göre “Biz buradayız, gitmiyoruz” mesajı.

Washington YPG’nin çekilmesi doğrultusunda bir atmazken, bir yandan da YPG’nin Rakka’nın çevresini kuşatmak için başlattığı operasyon sürüyor. YPG, kuzey yönünden Rakka’ya 9 kilometre kadar yaklaştı. İlerleyiş sürüyor. Ancak sahada görev yapan Pentagon ve CIA elemanları, Trump bir karar verene kadar bu konuda olumlu ya da olumsuz bir adım atmaktan çekiniyor.

Rusya'nın YPG ile ilgili dikkat çeken bir adımı da, 15 Şubat'ta, yani Astana'da İran-Türkiye-Rusya toplantısının yapılacağı gün, Moskova'da Suriyeli Kürt grupları bir araya getireceğini açıklaması oldu. PYD liderleri Salih Müslim ve Asya Abdullah'ın katılacağı toplantıda, Suriye'nin geleceği masaya yatırılacak.

Rusya daha önce de Moskova'da PYD'nin katıldığı toplantılar organize etmişti. Bu kez Türk yetkililerle Astana'da görüşülmesiyle eş zamanlı olarak, PYD liderleriyle Moskova'da bir araya gelecekler. 

Son olarak 8 Şubat'ta Rusya Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Aleksandr Botsan-Harçenko, PKK ile YPG'yi terör örgütleri olarak görmediklerini söyledi.