Asuri bir Kürdistanlı, bir vatan için yaşadı

Kürdistan24/Erbil- 18/02/2001’in sabahında Kürdistan Demokrat Partisi’nin 2 nolu bürosuna gitmek için otomobille çıktı. O gün Kürdistan Demokrat Partisi Yöneticilerinden Fransuva Hariri için yoğun bir gündü. Kendisini Kürt öğrenciler birliğinin kuruluş yıldönümü etkinliğine hazırlamıştı. Fakat Kürdistan’daki radikal dinci bir terörist grup tarafından 60 Metre caddesinde kurulan pusu sonucu şehit edildi.

Erbil halkı tarafından çok sevilen Hariri’nin terör saldırısına kurban gitmesi halkı sokaklara döktü. Siyah elbiselere bürünen insanlar Kürdistan’ın başkenti Erbil ‘in sokak ve caddelerinde ve diğer yerleşim yerlerindeki caddelerde eylemler düzenleyip terör karşıtı duruşlarını dile getirdiler.

Fransuva Hariri Asuri olup, Hristiyanlık dinine mensup idi. Ancak gençlik yıllarında Kürdistan halkının yaşadığı sıkıntıların etkisinde kalarak silahlanmıştı. Kürdistan halkının özgürlük önderi olan Mustafa Barzani’ye en yakın insanlardan biriydi.

Savaş yıllarında belirgin bir rol oynamıştı. Parti içerisinde ve Kürdistan halkı tarafından bilinen bir kimseydi. Kürdistan’daki ayaklanmaya (Raperin) Parlamento üyesi, Erbil Valisi ve Kürdistan Demokrat Partisi’nin 2 nolu şube sorumlusu olarak katılması ve halkla olan güzel diyalogu onu Kürdistan halkına daha da yakın kılmıştı ki Hariri’nin teröre kurban gitmesi ve halka olan yardımları bugüne kadar unutulmadı.

Fransuva Hariri’nin Din adına eylemde bulunduğunu iddia eden teröristler tarafından şehit edilmesi teröristlerin aleyhine döndü. Kürdistan Halkının teröre karşı konumlanması ve Kürdistan emniyet güçleriyle dayanışma içerisinde olmalarına yönelik farkındalığı artırmıştı.

Kürdistan Demokrat Partisi yetkilisi Fransuva Hariri’nin teröre kurban gitmesi hem Kürdistan içerisinde hem de Kürdistan dışında ciddi yankı uyandırdı. Uzun bir zaman boyunca Erbil’deki zerd alanında kitlesel gösteriler düzenlendi.

Fransuva Hariri’nin kısaca özgeçmişi

Hariri bundan 16 sene önce 18 Şubat 2001 yılında Erbil’deki 60 Metre caddesindeki parti ofisine giderken radikal İslamcı terör örgütü tarafından şehid edildi. Daha önce de 1994 ve 1997 yıllarında terör saldırılarından kurtulmuştu.

Hariri 1937 yılında Erbil’in güneyinde yer alan Harir nahiyesinde Asuri, Hristiyan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi.

1960 yılında Erbil’deki Darul Muallim’den mezun olan Hariri, aynı yıl Kürdistan Demokrat Partisi saflarına katıldı. Hariri zeki bir öğretmen olup spor yapmayı seven bir insandı.

Hariri, ölümsüz Barzani’ye yakın bir insandı. Hem parti içerisinde hem de Kürt hareketinde önemli görevlerde bulunmuştu.

1975 yılındaki binlerce peşmergenin katılımıyla olan Eylül devriminden sonra, 1979 yılında Kürdistan Demokrat Partisi’nin merkez komite yedek üyesi oldu. 11. Ve 12. Parti kongrelerinde ise merkez komite üyeliğine seçildi.

Peşmergelik yaşamı ve siyasi yaşamı süresi içerisinde birçok önemli görevlerde bulundu. Kürdistan Parlamentosunda parti fraksiyonunun temsilciliği, Erbil Valiliği, 3. Kürdistan Hükümetinin üyeliği ve Kürdistan Demokrat Partisi’nin 2 Nolu bürosunun sorumluluğu gibi önemli görevlerde bulundu.

Partinin merkez büro sorumluluğu yaptığı yıllarda partinin ulusal ve Kürdistani ilişkilerini yürütüyordu.

Hariri başarılı ve zeki bir siyasetçiydi. Kürdistan’da sporun gelişiminde ciddi bir role sahipti. Sporculara ve spor yapan gençlere desteğini esirgemiyordu. Erbil sporunun haklarına kavuşması için en çok çaba gösteren kişiydi. Spor ve sporcular için ciddi paralar harcadı. Erbil’in modern bir şekilde yeniden inşasında önemli bir rol oynadı. Erbil’de spor ve sağlık projelerine öncülük etti. Şehid olana kadar onun adına bir ev, toprak ve banka hesabı yoktu.

Hariri ardından peşmergelik ünvanına, halkın sevgisine, sporcuların, sanatçıların ve öğrencilerin sevgisine mazhar olarak gitti.

Hariri’nin naaşı, şehit oluşundan iki gün sonra doğum yeri olan Harir nahiyesinde 500 bin insanın katılımıyla toprağa defnedildi.