Hakan Fidan: Erbil'in bölgedeki en büyük dostu Türkiye

"Biz kategorik olarak PKK'nin düşmanıyız"
Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan
Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan

HABER MERKEZİ 

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Kürdistan Bölgesi ile Türkiye arasındaki ilişkilerin oldukça iyi olduğuna işaret ederek, Erbil’in bölgedeki en büyük dostunun “Türkiye” olduğunu söyledi.

Hakan Fidan, 20 Kasım 2023’te, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının 2024 yılı bütçesinin sunumunun ardından milletvekillerinin eleştiri ve sorularını yanıtladı.

Dışişleri Bakanlığının bütçesinin artırılması gerektiğini ve Bakanlığın talep ettiği bütçenin neredeyse tamamının verildiğini kaydeden Fidan, Bakanlıktaki diplomatlar ne kadar iyiyse kurumsal olarak kapasitenin o kadar geliştirilmeye muhtaç olduğuna işaret etti.

Dünya çapında sahip olunan diplomatik ağ bakımından Türkiye'nin beşinci sırada yer aldığına dikkati çeken Fidan, bu ağın en verimli şekilde çalışması için üstün nitelikte diplomatlara ihtiyaç duyduklarını ifade etti.

- "Biz kategorik olarak PKK'nin düşmanıyız”

Türkiye’de bazı milletvekillerinin Türkiye’nin Kürt düşmenlığı yapıyormuş gibi bir algı oluşturduğunu söyleyen Hakan Fidan, “Biz bunu tamamıyla reddediyoruz, böyle bir konu yok. Aslında bütün bu anlatılardaki yani, Kürt kelimesini çıkartıp oraya PKK koymak gerekiyor. Yani biz kategorik olarak PKK'nin düşmanıyız." dedi.

- Erbil'in bölgedeki en büyük dostu Türkiye

Türkiye’ye silah çekmedikleri sürece hiçbir tarafla problem yaşamayacaklarını belirten Hakan Fidan, şu ifadeleri kullandı:

“O onların kendi anayasal problemi, bize silah çekmedikleri sürece bizim kimseyle problemimiz yok. Yani şu anda Erbil'in bölgedeki en büyük dostu kim? Türkiye Cumhuriyeti. Kürt yönetimi değil mi? Kürt yönetimi. Burayı niye kategorik olarak, Türkiye Cumhuriyeti devletini Kürt düşmanı gibi gösterme gayreti var? Yani bu son derece yanlış bir dil, ben bu dili kabul etmiyorum. Haksız bir dil. Yani burada temel değerlerden, haktan, hukuktan bahsediliyorsa bu dilden çıkmak lazım."

- "Avrupa karar vermek zorunda"

Avrupa Birliği (AB) ile ilgili sorulara ilişkin Fidan, "Bizim Avrupa Birliği üyeliği talebimizde bir değişiklik yok ama bizim Avrupa Birliği üyesi yapılıp yapılmayacağımız meselesi teknik bir konu değil, kriterlere bağlı bir konu değil. Öncelikle onun altını çizelim, lütfen. Bu Avrupa Birliği'nin, yani çekirdek ülkelerinin stratejik olarak karar verecekleri bir konu." ifadelerini kullandı.

Fidan, bu konuları başta AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel olmak üzere AB yetkilileriyle yıllardır birebir tartıştığını kaydederek, "Avrupa şuna karar vermek zorunda: Türkiye ölçeğinde bir ülkeyle, Müslüman bir ülkeyle, ben yeni bir birlik kurmak istiyor muyum?" dedi.

- "Bize ilkeyle, prensiple gelin, siyasallaştırmayın"

Avrupa Konseyi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) ilişkin konuların da bulunduğunu ifade eden Fidan, Türkiye'nin üye ülkeler arasında AİHM kararlarını uygulamada yaklaşık yüzde 90 ile oranı en fazla olan ülkelerin başında geldiğini vurguladı.

Fidan, bazı davaların AİHM'e gelmeden önce Avrupa başkentlerinde siyasallaştığına dikkati çekerek, "Hukuki ve teknik bir dava olmaktan çıkıp Türkiye'deki iç siyasete taraf olma yönüne gitmiş bir dava. Siz bunu siyasallaştırırsanız, hukukun dışına çıkarsanız buradan aldığınız cevap da buradan olur, bunu neden yadırgıyorsunuz? Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'e gitmeden önce bir mesele Berlin sokaklarında gösteriyle başlıyorsa, Avrupa'daki bazı parlamentolardaki milletvekilleri organize edilip, o dava sahiplenilip Türkiye'ye siyasi baskı olarak getiriliyorsa bu problem oluyor." diye konuştu.

Siyasallaştırılan bir davaya verilecek cevabın da siyasal olacağını vurgulayan Fidan, "Bunda bir yanlışlık yok. Bunu söylediğimiz zaman anladılar. Bize ilkeyle, prensiple gelin. Siyasallaştırmayın. Siz siyasallaştırdığınız zaman, Türkiye'deki iç siyasal rekabetin bir parçası oluyorsunuz." dedi.