
Kurtuluş Baştimar
Author
Her Şey Kontrol Altında: Bir Otistin Yazılmamış Günlüğü-A. Kadir Konuk

Abdulkadir Konuk, hayatı acılarla ve mücadelelerle geçmiş bir yazar. Bir kere cezaevinde geçirdiği yıllardan sonra, onun ayrılışını konu alan ‘’Su Uyur Düşman Kaçar’’ adlı romanı bile başlı başına bir filmi andırıyor desek abartmış olmayız. Okudukça kendini okutturan bir yazar Abdulkadir Konuk. O, onlarca kitap yazmış ancak kitaptan bir kuruş para kazanmamış bir isimdir. Yaşantısı da öyledir. Konuk, parayla arasına sürekli bir mesafe koymuştur. İnandığı gibi yaşamıştır, yaşadığı gibi konuşmuş ve yazmıştır. Abdulkadir Konuk için, cezaevinin kasvetli havasını dağıtan, en ağır şartlarda dahi gülmeyi başarabilen bir devrimci desek bence tam yerinde bir tanımlama olur.
Abdulkadir Konuk, Almanya’ya yerleştikten sonra hızla yazmaya devam etmiştir. Dağın Öte Yüzü, Çözülme, Hıdır ve İlyas, Su Uyur Düşman Kaçar ve daha birçok esere imza atmış bir yazardır kendisi. Mizah yönü çok güçlü bir yazardır Konuk, yazdıklarını okurken yüzünüze bir tebessüm yerleşir. Bir insan, hayatının en zor yıllarını anımsayıp yazarken, nasıl güldürebilir? Bazı insanlar yaşadıklarını anımsamak dahi istemezken, geçmişteki yaşanmışlıkları mizahi bir üslupla ortaya koymak bir kalemin ustalığından başka bir şey ile açıklanamaz.
Bir Otistin Yazılmamış Günlüğü adlı eserinde de aynı ustalıkla örülmüş bir anlatım görürüz. Almanya’da batı kültüründe ve okullarda geçen çocukların gözlerinden bize bambaşka bir dünyayı anlatır Konuk. Çocukların okullardaki haylazlıkları, öğretmen öğrenci ilişkileri, Noel Kutlamaları ve çocukların üzerindeki disiplin kuralları tarafsız ve olduğu gibi anlatılır. Kendisi de öğretmenlik yapmış olan Konuk, öğretmen öğrenci ilişkilerini doğu-batı sentezi ile bizlere sunuyor. Bir sınıf ortamında, öğrencilerin alışkanlıkları, kullandığı cümleler üzerinden sosyal ve kültürel aktarımlara denk gelmek mümkün. Kısacası, Bir Otistin Yazılmamış Günlüğü, çocukların ebeveynleri ile ilişkileri, okuldaki öğretmenleri ile ve birbirleri ile olan ilişkilerinin bir sentezidir.
Ayrıca, eğitim sisteminin de eleştirildiği bir eserdir Bir Otistin Yazılmamış Günlüğü. ‘’Öğrenmek istemeyen birine zorla bir işi yaptırabilir, bir bilgiyi, beceriyi ezberletebiliriz ama o kişiye bunları öğretmiş olmayız. Öğrenme gönüllü yapılınca yaşamın sonuna kadar kalıcı olur, ezber ise zorunluluk ortadan kalkınca yok olur.’’ Bu cümle bence başlı başına bir eğitim sisteminin temelindeki problemi ortaya koymaktadır. Okulda kurallar, yaşamda kurallar, uyurken kurallar ve hayatın her alanında kurallar koyan ve sonrasında o kuralların esiri olan, uyunca ödüllendirilen, uymayınca cezalandırılan insanın, çocuğun döngüsüdür anlatılan.
*kurdistan24.net/tr’de yayımlanan yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Yazılar K24 Medya’nın kurumsal bakışıyla örtüşmeyebilir. Yazıların tüm hukuki sorumluluğu yazarlarına aittir.