Feqiyê Teyran felsefesi ile bütünleşen Bahçesaray

Van’ın Bahçesaray ilçesi kendisine has doğası ve içerisinden çıkan alimler ve bilginleriyle tanınıyor. Özellikle yaşamını Bahçesaray’da geçiren büyük Kürt bilgini olan Feqiyê Teyran’ın türbesi de burada bulunuyor. Araştırmacı İbrahim Süngür Bahçesaray doğasının Feqiyê Teyran felsefesine çok büyük bir etki ettiğini söyledi.
kurdistan24.net

Haber Merkezi - Van’ın Bahçesaray ilçesi kendisine has doğası ve içerisinden çıkan alimler ve bilginleriyle tanınıyor. Özellikle yaşamını Bahçesaray’da geçiren büyük Kürt bilgini olan Feqiyê Teyran’ın türbesi de burada bulunuyor. Araştırmacı İbrahim Süngür Bahçesaray doğasının Feqiyê Teyran felsefesine çok büyük bir etki ettiğini söyledi.

Bahçesaray’dan Feqiyê Teyran ile birlikte birçok alim ve bilgin çıkmıştır. Bahçesaray yüksek dağların koynunda, hayvanların su içtiği dereler, derelerinden beyaz köpüklerin aktığı ve sulak alanlarda yaşayan halkın içerisine doğayı barındıran yeşil bir alan içerisinde bulunuyor. Çevredeki kaynaklara göre kış 8 ay sürerken kalan 4 ay da bahar havasıyla geçiyor.

Hem medreselerde hem de modern okullarda okumuş Kürt araştırmacı ve yazar İbrahim Süngür, Feqiyê Teyran’ın buranın doğasını, hayvanlarını ve diğer araçları vahdet-el-vücud aşkı ve felsefesi için kullandığını ve fabl türünü kullanan ilk Kürt edebiyatçı olduğunu belirtti.

Kürdistan24’e konuşan İbrahim Süngür şöyle devam etti: “ Tasavvuftan ‘Vahdet-El-Vücud’ aşamasına gelişi, eğer peygamberle kıyaslayıp peygamberin Allah ile görüşüp ve bu miraç olarak biliniyorsa, Vahdet-El-Vücud da tasavvufun en yüksek noktasıdır.”

Feqiyê Teyran beyitlerini ezberlemiş olan ve Feqiyê Teyran türbesinin bulunduğu köyde yaşamını geçiren 88 yaşındaki Hacı Tahir Öztekin Kürdistan24’e ezberlediği beyitleri okudu.

Hacı Tahir Öztekin; “ Bildiğime göre Feqiyê Teyran bu köyden ve bu köyün adı da eskiden Ertoş idi. Feqiye Teyran, Avrazlı Mele Mihemed Qutip’in yanına Avraz’a gidip okuyor ve oradan Cizre’ye geçiyor.” dedi.

Araştırmacı İbrahim Süngür, Bahçesaray’ın suyu ve doğasıyla cenneti andırdığını belirtirken Feqiyê Teyran’ın da bu doğayla konuştuğuna dikkat çekti.