Amedi: Roboski’nin arkasında Gülen"in olduğunu söylemiştim

Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi (TKDP) Sözcüsü Rojhat Amedi, Roboski katliamının arkasında Fethullah Gülen Cemaatine bağlı unsurların yer aldığını daha önce de açıkladığını belirterek amacın Türk-Kürt çatışması yaratmak olduğunu ifade etti.

K24- Mirza Zana

Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi (TKDP) Sözcüsü Rojhat Amedi, Roboski katliamının arkasında Fethullah Gülen Cemaatine bağlı unsurların yer aldığını daha önce de açıkladığını belirterek amacın Türk-Kürt çatışması yaratmak olduğunu ifade etti.

K24 muhabirinin sorularını yanıtlayan Rojhat Amedi, “Roboski katliamı esnasında birçok siyasi kurum, örgüt, parti ve yapılanmalar kendi görüşlerini belirtti.  Ben de o süreçte kendi görüşlerimi dile getirmiştim. Roboski Katliamı arkasında Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir planı olmadığını söylemiştim. Basına yaptığım açılamalarımda da Bunu savundum. Tabi bu Türkiye’nin olaydan sorumlu olmadığı anlamına gelmiyor. Türkiye, olayı aydınlatmakla sorumludur.” şeklinde konuştu.

“Amaç; Türklerle Kürtleri birbirine düşürmek”

Olayın arkasında hükümetin olduğunu düşünmediğini, katliamının arkasında tamamen Fethullah Gülen cemaatine mensup unsurların olduğunu yineleyen Sözcü Amedi, “bununla Türklerle Kürtleri birbirine düşürmek ve siyasi yapılanmayı çökertmek amaçlandı.” dedi.

Amedi, “Roboski katliamıyla PKK’nin tekrar savaşabilmesi için eline koz verilmek istendi. Gelinen aşamada da olaya ilişkin failler yavaş yavaş keşfediliyor ve zaten soruşturmanın yeniden başlatılacağı açıklandı.” sözlerini kullandı.

“Diyalog Başlamalı”

Roboski faillerinin belirlenmesiyle Türkiye hükümeti ve PKK arasındaki sert gerginliğin yumuşayabileceğine ilişkin soruyu ise Amedi, “Sanmam. Çünkü bu olay ap ayrı bir meseledir. Diyalogun tekrar başlaması lazım. Barışın sağlanması için elbette çabaların ortaya atılması gerek. Hükümet tarafından atılması gereken bazı adımlar vardır. PKK ve Kandil’in de bundan böyle İran’ın direktifleri çerçevesinde hareket etmemesi gerekir. PKK buna karar vermek zorunda. ‘Hem diyaloga geçeceğim hem de Tahran’ın ve Şam’ın siyasetini izleyeceğim’ diye bir kaide olmamalı.”  ifadelerini sözlerine ekledi.