K24 ÖZEL - ABD'li gazeteci: Çekilmenin gerçek kaybedeni onlar

ABD’li gazeteci-yazar Aliza Marcus, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye’den çekilme kararının, Trump ve Erdoğan dışındaki herkes için bir sürpriz olduğunu belirterek, “ABD’nin geri çekilmesi devam ederse gerçek kaybedenler; Amerikalılara güvenen Kürtler, Hristiyan azınlıklar, Araplar ve diğer gruplar olacak” dedi.

Emin Bozan

ABD’li gazeteci-yazar Aliza Marcus, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye’den çekilme kararının, Trump ve Erdoğan dışındaki herkes için bir sürpriz olduğunu belirterek, “ABD’nin geri çekilmesi devam ederse gerçek kaybedenler; Amerikalılara güvenen Kürtler, Hristiyan azınlıklar, Araplar ve diğer gruplar olacak” dedi.

K24’e konuşan ABD’li gazeteci-yazar Aliza Marcus, ABD’nin Suriye’den çekilme kararının nasıl alındığı, çekilme kararının etkileri ve olası sonuçlarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

“ERDOĞAN VE TRUMP DIŞINDA HERKES İÇİN SÜRPRİZ OLDU”

Aliza Marcus, çekilme kararının alınmasından önce Washington’un talebiyle Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Donald Trump arasında gerçekleşen telefon görüşmesiyle ilgili şunları söyledi:

“Erdoğan’ın, Rojava’ya operasyon yapacağını belirttiği telefon, Washington tarafından gerçekleştirildi. Trump, Erdoğan’a ABD’nin askeri bir gücünün olduğu Rojava’da toprak almaya çalışan Türk askerlerini kabul etmeyeceğini söyledi. Trump’ın, Türkiye'nin Rojava’ya ve Amerikan ordusunun ortağı olan DSG’ye yönelik tehditlerinin durdurulması gerektiğini söylemesi gerekiyordu. Trump'ın ne söyleyeceği hakkında notlar bile vardı. Ancak telefon görüşmesi sırasında Erdoğan, Trump'a Suriye'deki ABD birliklerine ihtiyaç olmadığını, çünkü DAİŞ'in neredeyse tamamen mağlup olduğunu söyledi.”

Erdoğan’ın bu söyleminden sonra Trump’ın “aniden ve beklenmedik” bir şekilde Erdoğan’a ABD birliklerinin geri çekileceğini söylediğini belirten Marcus, “Kimse bunun olacağını düşünmemişti. Ne Washington’daki dış politika kuruluşu ne ABD Kongresi ne de Suriye’de üç yıldır Kürt güçleriyle çalışan Pentagon” dedi.

Trump’ın açıklamasının ardından Savunma Bakanı Jim Mattis birkaç gün sonra istifa ettiğinde bir şok yaşandığını belirten Marcus, şöyle devam etti:

“Trump’ın genellikle ABD’nin yurtdışındaki askeri operasyonlarına karşı çıktığı ve Suriye’den çekilmeyi isteği iyi biliniyor. Aslında, geçen mart ayında askerlerini geri çekeceğini de söyledi. Ama aradaki fark, bu duyuruyu bu kadar alışılmadık ve potansiyel olarak Rojava ve bölge için dengesiz kılan şey aslında  Fransız, İngiliz veya Kürtler gibi müttefiklere danışmadan bu kararı vermesiydi.

Genelde, çekilmeyi bildirmeden önce, bunun nasıl ve ne zaman yapılacağına dair bir plan vardır. Bu kez, Trump ilk önce kararı verdi ve şimdi herkes bunun nasıl olacağını ya da geciktirilip geciktirilemeyeceğini görmek için çabalıyor.”

ABD, IRAK’TAN MI MÜDAHALE EDECEK?

ABD’nin askeri güçlerini Kürdistan ve Irak’ın başka bölgelerine taşımasıyla ilgili iddiaları da değerlendiren Marcus, “Böyle söylentiler var ancak bunlar sadece söylenti. Irak, ABD için çok açık bir konu olmaya devam ediyor ve ABD, Irak’ta DAİŞ’le mücadeleyi ve askeri eğitimleri koordine etmek için birlikler tuttu. Ancak uzun vadeli beklentiler, özellikle yurtdışındaki askeri ilişkilerini sınırlandırmaya odaklanmış görünen bir ABD yönetiminin ne yapacağı netlik kazanmış değil” ifadelerini kullandı.

“Trump’ın Suriye’den çekilme kararı, daha büyük ve organize bir planın parçası değil” diyen Marcus, “Bununla birlikte Trump, ABD’yi denizaşırı askeri müdahalelerden çekmek istediğini ve daha önce müzakere edilen uluslararası anlaşmalar veya organizasyonlar için fazla bir rol görmediğini her zaman açıkça ortaya koymuştur” değerlendirmesinde bulundu.

KAYBEDEN KİM OLUR?

Aliza Marcus, “ABD’nin çekilme kararının kaybedeni kim veya kimler?” şeklindeki soruyu şöyle yanıtladı:

“ABD bir noktada Suriye'den ayrılacaktı, bu açıktı. Önemli olan ne zaman ve nasıldı. Herhangi bir uyarı olmadan, özellikle de DSG'yi bilgilendirmeden aniden ayrılmak, bunu bu kadar tehlikeli yapan şeydir. Amerika'nın istikrarlı bir müttefik olarak tanınması zarar görür. Yaz aylarında Esad ile müzakerelere yeni başlayan Rojava yönetimi için tehlikelidir elbette, Amerikan güçleri Rojava'da iken, yerel yönetimin müzakere etmesi kolaydır. Birlikler çekildiğinde, Kürt liderliğindeki yerel yönetim artık bu korumaya sahip olmayacak. Bu yüzden başarılı bir şekilde müzakere etmesi daha zor ve bu bölge için tehlikelidir, çünkü Rojava’daki ABD birlikleri olmadan, Türkiye’nin operasyon olasılığı riski daha büyük, DAİŞ'in geri dönüşü ve genel istikrarsızlık riski daha büyük. Çünkü Suriye'nin kendisi hala kararsız.”

Marcus son olarak, “ABD’nin Suriye’de çekilerek ‘kaybettiğini’ söylemem. Bu gerçekleşirse, ABD belki bir miktar prestij kaybeder ancak bu gerçekten önemli değildir. Asıl mesele şu ki, ABD’nin geri çekilmesi devam ederse, gerçek kaybedenler, Amerikalılara güvenen Kürtler, Hristiyan azınlıklar, Araplar ve diğer gruplar olacak.”