Katalanlar, İspanyol jandarmasının çekilmesini istiyor

Katalonya Özerk Yönetim Parlamentosu, Katalonya'daki İspanyol jandarması birimlerinin çekilmesini ve İspanya hükümetinin Katalonya'daki temsilcisinin istifasını istedi.

HABER MERKEZİ

Katalonya Özerk Yönetim Parlamentosu, Katalonya'daki İspanyol jandarması birimlerinin çekilmesini ve İspanya hükümetinin Katalonya'daki temsilcisinin istifasını istedi.

Katalonya'nın genel sorunlarının tartışıldığı ve gergin geçen özerk yönetim parlamentosundaki oturumun sonunda, siyasi partilerin inisiyatifiyle bağımsızlık girişimlerini destekleyen yeni kararlar kabul edildi.

Katalan Parlamentosu’nda ayrılıkçı girişimlere öncülük eden Katalonya için Birlik (JxCat), Katalonya Cumhuriyetçi Solu (ERC) ve Halk Birliği Adaylığı (CUP) partilerinden milletvekillerinin oylarıyla kabul edilen kararlardan birinde Katalonya'daki İspanyol jandarması birimlerinin çekilmesi istendi.

Parlamento ayrıca, İspanya hükümetinin Katalonya'daki temsilcisi Teresa Cunillera'nın da istifasını talep etti.

Ayrıca "Yara alabilecek sosyal, siyasi ve sivil hakların savunulmasında kurumları araç olarak kullanmak ve sivil itaatsizlik meşrudur" ifadesinin yer aldığı bir karar da Katalan Parlamentosu’nda kabul edildi.

Parlamentonun geçmişte aldığı bağımsızlık yanlısı kararlarının "esas kabul edilmesi" vurgulanan karar metninde, "İspanya Devleti kurumlarının ve özellikle Anayasa Mahkemesi ile Yüksek Mahkemenin antidemokratik önerilerinin reddedildiği" belirtildi.

Bağımsızlık referandumu yerine bu zamana kadar olduğu gibi "kendi geleceğine karar verme hakkı" ifadesini kullanarak bu talebini yineleyen Katalan Parlamentosu, yargılanan 9'u tutuklu 12 Katalan siyasetçinin hüküm giymeleri halinde "af yoluyla bu kişilerin özgürlüklerine kavuşmasının yolunun aranacağını" kabul eden diğer bir karara da onay verdi.

7 TUTUKLAMA

Öte yandan, Katalonya'da sivil bağımsızlık girişimlerinde şiddet içerikli eylemler yapan Cumhuriyeti Savunma Komitesi'ne (CDR) bağlı olan ve gözaltına alınan 9 kişiden Ulusal Mahkeme'ye çıkarılan 7'sinin “terörizm” suçuyla tutuklanarak cezaevine gönderilmelerine Katalan Parlamentosu'ndan sert tepki geldi.

7 kişinin tutuklanması kararı, Katalonya Özerk Parlamentosu’ndaki bağımsızlık yanlıları ve İspanya'nın birliğini ve bütünlüğünü savunan milletvekilleri arasında sert tartışmalara neden oldu.

KATALONYA SORUNU VE REFERANDUM SÜRECİ

İspanya'nın doğusundaki Katalonya bölgesinde bağımsızlık yanlısı girişimlerde son yıllarda görülen artışın en önemli sebebi, 2006 yılında dönemin sosyalist hükümetinin girişimleriyle Katalonya'ya tanınan genişletilmiş özerlik haklarının 2010 yılında Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmesi oldu.

Katalanlar, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararını protesto etmek için ilk büyük gösteriyi 2010 Haziran ayında Barcelona'da yaparken, daha sonraki tarihlerde bu gösteriler Diada ile birlikte organize edildi.

Katalan siyasetçiler, bağımsızlık referandumuna yönelik ilk girişimini 9 Kasım 2014'te yapmıştı. Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına rağmen gerçekleştirilen ve katılımın yüzde 37'de kaldığı halk oylamasında yüzde 80 "bağımsız bir Katalonya'ya" "evet" demişti.

Söz konusu halk oylamasının yasa dışı olmasına rağmen gerçekleştirilmesinden dolayı dönemin Katalonya Özerk Hükümet Başkanı Artur Mas ve iki Katalan bakana 2 yıla kadar kamu görevinden men cezası verilmişti.

Siyasi partilerin koalisyonundan oluşan Katalan hükümetinin İspanyol devletine meydan okuyan ikinci bağımsızlık yanlısı girişimi ise 1 Ekim 2017'de oldu.

İspanya Anayasa Mahkemesi tarafından yasa dışı ilan edilmesine rağmen 1 Ekim 2017 tarihinde Katalonya'da yapılan bağımsızlık referandumuna katılım yüzde 43 olurken, oy kullananların yüzde 90'ı bağımsızlığa "evet" dedi.

Yasa dışı olan referandumu organize etmekten ise 12 Katalan siyasetçi ve sivil toplum örgütü lideri 12 Şubat-12 Haziran tarihlerinde Madrid'deki Yüksek Mahkeme’de yargılandı.

Davada yargılanan tutuklu 9 ve serbest 3 sanık hakkında "anayasal düzeni kısmen ya da tamamen şiddet yoluyla yıkmak", "kanunun uygulanmasına engel olmak", "devlet kurumlarına itaatsizlik" ve "kamu malını kötüye kullanmak" suçlarından 7 ila 25 yıl hapis cezaları isteniyor.

Yüksek Mahkemenin en geç ekim ayı sonuna kadar kararını açıklaması bekleniyor.

İspanya'da 28 Nisan erken genel seçimi ve 26 Mayıs yerel seçimlerinde, tutuklu sanıklardan 4'ü milletvekili, 1'i senatör, 1'i de belediye meclis üyesi seçilse de davadan dolayı bu hakları dondurulmuştu.

Ayrıca İspanya'da haklarında arama ve tutuklama emri bulunan eski Katalonya özerk yönetim hükümeti başkanı Carles Puigdemont'un da aralarında olduğu 5 Katalan siyasetçi, iki yıldır ülke dışında yaşıyor.

Puigdemont ve Antoni Comin 26 Mayıs'taki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde parlamenter seçilmesine rağmen haklarındaki tutuklama kararından dolayı İspanya'ya gelerek mazbatalarını almamışlar ve Avrupa parlamenteri olamamışlardı.

İspanya'nın mevcut durumda en büyük sorunu olan Katalonya meselesi, ülkedeki siyasi belirsizliğin ve hükümet kurulamamasının nedenlerinden biri olarak gösteriliyor.