Hamaney: ABD’de gelen ve giden kişilerin hiçbir etkisi olmayacak

ABD'deki seçimler hakkında açıklamalarda bulunan İran lideri Ali Hamaney, "Kim kazanırsa kazansın ABD'ye yönelik politikamızı etkilemeyecek. Politikamız net ve iyi hesaplanmış. Gelen ve giden kişilerin hiçbir etkisi olmayacak" dedi.

HABER MERKEZİ - ABD'deki seçimler hakkında açıklamalarda bulunan İran lideri Ali Hamaney, "Kim kazanırsa kazansın ABD'ye yönelik politikamızı etkilemeyecek. Politikamız net ve iyi hesaplanmış. Gelen ve giden kişilerin hiçbir etkisi olmayacak" dedi.

ABD’nin mevcut başkanı Cumhuriyetçi Donald Trump ile Demokratların adayı Joe Biden arasında aylar süren yarışın ardından Amerikan halkının 59. başkanını seçmesine saatler kaldı. 

İran lideri Ayetullah Ali Hamaney, Hz. Muhammed'in doğum yıl dönümü vesilesiyle devlet televizyonunda canlı yayınlanan bir konuşmasında ABD'deki seçimler ve İran-ABD ilişkilerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Hamaney, "ABD'deki durumu izlemek ilginç. Görevdeki başkan, bunun tarih boyunca en hileli ABD seçimi olduğunu söylüyor. Bunu kim söylüyor? Seçimleri düzenleyen başkan. Rakibi ise, Trump'ın hile yapabileceğini söylüyor. İşte Amerikan demokrasisi budur" dedi. 

Hamaney, ABD seçim sonuçlarının İran'ın politikalarını etkilemeyeceğini ancak İslam Cumhuriyeti için risk taşıdığını ifade ederek, "(Seçim sonucu) Bizi ilgilendirmiyor, yani politikamızı hiç etkilemeyecek. Kim kazanırsa kazansın ABD'ye yönelik politikamızı etkilemeyecek. Politikamız net ve iyi hesaplanmış. Gelen ve giden kişilerin hiçbir etkisi olmayacak" diye konuştu. 

ABD için "Böyle bir imparatorluk uzun sürmeyecek. Bir rejim bu noktaya ulaştığında, daha fazla yaşamayacağı ve yok olacağı aşikardır" diyen Hamaney, "Bazıları göreve gelirse Amerika'yı daha erken yok edecek, bazıları ise biraz daha zaman geçtikten sonra yok edecek" ifadelerini kullandı. 

AZERBAYCAN- ERMENİSTAN ÇATIŞMASI

Azerbaycan-Ermenistan çatışmalarına değinen Hamaney, iki ülke arasındaki çatışmaların bölgenin güvenliğine de tehdit oluşturduğunu söyledi. 

Hamaney, "İki komşumuz arasındaki savaş acı bir hadisedir. En kısa zamanda sona ermelidir. Azerbaycan'ın tüm toprakları işgalden kurtarılmalı, Ermenilerin de güvenliği korunmalıdır." ifadelerini kullandı. 

Çatışmaların durdurulması gerektiğini vurgulayan Hamaney, şöyle konuştu:

"Bunun temel koşullarından biri, Ermenistan'ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarını iade etmesidir. Bu kesinlikle yapılmalı ve uluslararası hukukta belirtilen sınırlara riayet edilmelidir. Uluslararası sınırlar işgal edilmemeli ve teröristler de sınırlarımıza yaklaşmamalı. Bunlar sınırlarımıza yaklaşırsa gereği yapılacak."

İŞGAL PROTESTOLARI İPTAL EDİLDİ 

Hamaney'in açıklamaları, Tahran'ın ABD Büyükelçiliği işgali olayının 41. yıl dönümünde, her sene yapılan protestoları son anda Covid-19 gerekçesiyle iptal etmesinin ardından geldi. İran'da 11 Şubat 1979'da Ruhullah Humeyni liderliğinde gerçekleşen devrimin ardından ABD'nin Tahran Büyükelçiliği'nin 4 Kasım 1979'da işgal edilmesi, iki ülkenin savaşın eşiğine gelmesi ve ilişkilerin bu güne kadar gergin sürmesine yol açmıştı. Diplomasi tarihine en uzun süreli rehine krizlerinden biri olarak geçen olayda sayıları binlerle ifade edilen silahlı gruplar, 4 Kasım 1979'da ABD Büyükelçiliğini işgal etmişti. Elçilikten gizlice kaçmayı başaranların ardından kalan 66 diplomattan hasta bir kadın ile 13 Afrika kökenli Amerikalıyı serbest bırakan işgalciler, 52 kişiyi 444 gün boyunca rehin tutmuştu. 

Protestonun iptali, bazı medya kaynakları tarafından ABD'de yarışı kazanarak ambargoyu kaldırması beklenen Joe Biden'a ve seçmenine mesaj olarak değerlendirildi. 

Biden'ın seçimleri kazanması, Trump tarafından iptal edilen nükleer anlaşmanın İran'da tekrar hayata geçmesi ihtimalini canlandırıyor. Nükleer anlaşmanın imzalandığı dönemde ABD Başkanı Yardımcısı olan Biden'ın seçilmesi halinde anlaşmaya geri döneceği ve İran ile "daha akılcı yöntemlerle mücadele edeceği" yönündeki açıklamaları Tahran'da kafa karışıklığına yol açsa da rakibi Trump gibi yaptırımları devam ettirmeyeceği görüşü hakim. Trump'ın seçimleri kazanması halinde yaptırımları farklı boyuta taşımasından endişe duyuluyor.