DEM Parti Eş Genel Başkanı: Katliam yapanlar değil, karşı çıkanlar yargılandı
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “DAİŞ karşıtı dayanışma çağrısı yapanları yargılayanlar, DAİŞ hücrelerini görmemeye devam ediyorlar.” dedi.
Kobani Davası'nda siyasetçilere verilen cezalara tepki amacıyla DAİŞ’in katliam yaptığı merkezlerde “Adalet, Özgürlük ve Barış” eylemleri düzenleyen DEM Parti, bugün de 10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Garı önünde yaşanan katliamda yaşamını yitirenleri anmak için Ankara Tren Garı önünde toplandı.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan da bugünkü anma etkinliğine katılarak bir konuşma yaptı.
Katliamda hayatını kaybedenlerin DAİŞ barbarlığına karşı dayanışmak için Ankara Tren Garı'nda bulunduğunu hatırlatan Bakırhan, "Bugün bile demokratik bir basın açıklaması dahi yaparken, sayımızdan fazla güvenlik görevlisi var. Kamera var, sokak ve caddeler tutulmuş durumda. Ancak 7 Haziran ile 1 Kasım arasında DAİŞ’in başta Gar, Amed, Suruç, Antep, Reyhanlı katliamları olmak üzere elini kolunu sallayarak, göstere göstere Ankara’nın göbeğinde bu katliamı örgütlemesi büyük soru işareti oluşturdu.” diye konuştu.
Katliam yapanları taşıyan araçların plakasının dahi bilindiğini ifade eden Bakırhan, "Ama kim yargılandı? Demokratik Kürt siyaseti yargılandı. Katliam yapanlar yargılanmadı, katliam yapanlar aklanmaya çalışıldı. DAİŞ barbarlığı karşısında mücadele eden, dayanışma çağrısı yapanlar yargılandı. Biz bu yargılanmaları tanımıyoruz. Bir suç varsa IŞİD işledi, bir suç varsa DAİŞ’e destek veren, göz yumanlar Ankara'nın bu meydanında bunca kamera ve MOBESE'nin bulunduğu yerde, bu katliamların olmasının zeminini hazırlayanlar suçludur. Demokratik siyaset yürütenler suçlu değil, asıl yargılanması gerekenler bizleri yargılıyorlar. Dolayısıyla bu karar yok hükmündedir." ifadelerini kullandı.
7 Haziran seçimlerini hatırlatan Bakırkan, "Şimdi bunu nereden çıkardık sorusunu sorabilir kamuoyu. Bu katliamlardan sonra bizzat hükümetin en yetkili ağızlarından 'Oylarımız arttı' denildi. Utanmadan kendi yurttaşlarının katledildiği bu katliamlar karşısında kınaması gerekenler gerekli olan hassasiyeti göstermesi gerekenler ne dedi, 'Oylarımız arttı'. Yani bu katliamlar demek ki birilerinin işlerine yaradı. Ve katliamlar hala gerçek fiilleriyle birlikte yargılanmıyor. Üç beş tane tetikçinin alıkonulduğu bu katliamlarda asıl failler asıl planları yapanlar örgütleyenler aramızda yok. DAİŞ nedir anlatmaya gerek yok. Katliam yapan barbar bir örgüttür. Peki, DAİŞ Kobani’de Kürtleri, Arapları kadınları katlederken, Kobani'yi işgal etmeye çalışırken insanları diri diri yakarken biz ne yapacaktık?" diye sordu.
Direniş mücadelesi veren bir gelenekten geldiklerini vurgulayan Bakırhan, "DAİŞ’in bu katliamlarını zulmünü alkışlayacak mıydık? İktidar tam da bizden bunu bekliyordu. Kimse kusura bakmasın. Dün olduğu gibi bugün de insanlık düşmanı katliam yapan, kadın düşmanı bir anlayışı değil, Kobani’de dünyanın neresinde görürsek görelim buna karşı mücadele etmek dayanışma bu katliamları önlemek gibi bir sorumluluğumuz vardır" dedi.
