‘Kobani olayları’ davası 18 Mayıs’a ertelendi

28’i tutuklu 108 kişinin yargılandığı “Kobani olayları” davasının duruşmasının 18 Mayıs’a ertelendiği belirtildi.

HABER MERKEZİ

Duvar’da yer alan habere göre, eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında bulunduğu 28’i tutuklu 108 kişi hakkında açılan “Kobani olayları” davası 18 Mayıs’a ertelendi.

Habere göre, Kobani davasının 26 Nisan’da görülen duruşmasında tutukluluk incelemesine yönelik ara karar vermeyen mahkeme heyeti, bugün dosya üzerinden yaptığı incelemede "kaçma şüphesi" gerekçesiyle tutuklu siyasetçilerin tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Mahkeme, 3 Mayıs’ta görülmesi beklenen bir sonraki duruşmanın ise Hakimler Savcılar Kurulu’nun (HSK) "tam kapanma" tedbirlerine ilişkin genelgesi gerekçesiyle 18 Mayıs’a erteleme kararı aldı

DAİŞ’in Kobani’yi işgal girişimlerinin sürdüğü Ekim 2014’te “sınırın insani yardımlar için açılması ve DAİŞ’e verilen desteğin sona erdirilmesi” amacıyla Kürt illerinde başlayan protestolardan dolayı 6 yıl 4 ay sonra açılan dava 26 Nisan Pazartesi günü görülmeye başlandı.

Bin 200 avukat savunmayı üstlenmek amacıyla mahkemeye yetki belgesi sunduğu davayı, yetki belgesi sunanların dışında çok sayıda avukat da takip ediyor. Ayrıca 16 ülkeden heyetler davayı takip etmek için Türkiye'ye geldi.

6-8 EKİM OLAYLARI

DAİŞ örgütü, Eylül 2014'te Rojava’nın Kobani kentine karşı bir saldırı başlattı. DAİŞ ekim ayında Kobani'de ciddi bir ilerleme kaydetmeye başladı. Bu süreçte, başta Kürt illeri olmak üzere farklı kentlerde "Kobani'ye destek" eylemleri başladı.

6 Ekim'de HDP Genel Merkezi, Kobani'yle ilgili olarak Twitter üzerinden paylaştığı bir mesajla sokak protestosu çağrısı yaptı. Bunun ardından önemli bir bölümü Kürt kentlerinde olmak üzere Türkiye çapında kitlesel sokak eylemleri başladı.

Bu arada Batılı ülkelerin Kobani'ye hava operasyonu da gündemdeydi ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 7 Ekim'de Antep'te yaptığı konuşmada, Batılı ülkelere seslenerek DAİŞ'e karşı mücadelenin havadan bombardımanla çözülemeyeceğini söyledi.

Erdoğan, "Yerde, kara harekâtı ifa edenlerle işbirliği kurulmadıkça hava harekatıyla bu iş bitmez. İşte aylar geçti, herhangi bir netice yok. Şu anda Ayn-el Arab da, diğer adıyla Kobani de, buyurun, düştü düşüyor" dedi.

Bu açıklama da HDP'den tepki gördü. 8 Ekim'e gelindiğinde gösterilerde şiddet olayları arttı. Bazı yerlerde göstericilerle onlara karşı çıkanlar arasında çatışmalar yaşandı. Bazı kentlerde eylemcilerle Hür Dava Partisi (Hüda-Par) yanlıları arasında çatışmalar yaşandığı ifade edildi.

Polisin yer yer gerçek mermi de kullanarak müdahale ettiği; göstericilerin ise taş, sopa, molotof kokteyli ve havai fişek kullandığı bildirildi.

HDP'li Demirtaş, 9 Ekim'de Diyarbakır'da bir basın açıklaması yaptı ve protestoları savunurken şiddet olaylarını eleştirdi, bunların durması çağrısını yaptı ve tutuklu PKK lideri Abdullah Öcalan'ın da kendilerine ulaşan mektubunda bunu belirttiğini söyledi.

9 Ekim'de olaylar sona erdi.

Yetkililere göre 35 il ve 96 ilçede yaşanan olaylarda 37 kişi yaşamını yitirdi, 326'sı güvenlik görevlisi 761 kişi de yaralandı.

Olaylarda 197 okulun yakıldığı, 269 kamu binasının tahrip edildiği, 1731 ev ve işyerinin yağmalandığı ve 1230 aracın da zarar gördüğü duyuruldu.

İDDİANAMEDE NELER VAR?

Dava dosyası 3 bin 530 sayfalık bir iddianame ile 324 klasör delil ve eklerinden oluşuyor.

Sanıkların 29 ayrı suçlamayla 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 19 bin 680'er yıl hapsi isteniyor.

Yargılama yapması için 22'nci Ağır Ceza Mahkemesine bir heyet daha atandı. Bu heyet, yalnızca Kobani davasına bacak.

"Adam öldürme", "yağma", "kamu görevlisini silahla yaralama", "bayrak yakma", "devletin birliğini, ülkenin bütünlüğünü bozma" yöneltilen suçlamalardan bazıları.

Fly Erbil Advertisment