Saç neden beyazlaşır

Efsaneye göre Marie Antoinette’in saçları idam edilmeden bir önceki gece beyazlamıştır. Herhalde boynunun vurulacağı stresi saçlarının saatler içerisinde rengini kaybetmesine sebep olmuş. Bilim insanları bu durumun tamamen olası dışı olduğunu söylüyorlar. Fakat stres kademeli olarak beyazlaşma sürecinde rol alıyor olabilir.
Beyaz saç telleri genellikle, erkeklerde yaklaşık olarak 30 yaş civarında, kadınlarda ise 35 yaş civarında ortaya çıkar. Ancak saçların ağarması durumu bazı insanlarda lise çağlarında başlayabileceği gibi, bazı insanlarda da 50’li yaşlarda başlayabilir.
Saç ağarması kafatasındaki saç folikülleri denilen çukurlar içerisinde başlar. Sıradan bir insan kafasında, insan yaşamı süresince birçok kez saç teli çıkaran, “gözyaşı damlası şeklindeki” bu çukurlardan yaklaşık 100.000 adet bulunur. Her folikülün dibi saça rengini veren hücrelerin bir araya geldiği bir saç üretim fabrikası gibidir. Keratisonidler (epiderm hücreleri) aşağıdan yukarıya doğru saçları çıkaran, dökülenlerin yerine yenisini inşa eden, saça kıvamını ve güçlülüğünü sağlayan renksiz proteinlerdir.
Keratisonidler saçları çıkarırken, komşu melanositler de; melanin denilen ve keratisonidlere küçük paketler şeklinde (melanozom) taşınan pigmentler üretir.
Saç melaninleri iki şekildedir; eumelanin (koyu kahve ya da siyah) ve pheomelanin (sarı ya da kırmızı) farklı oranlardan birleşerek insan saçına rengini verirler. Melaninin çoğunu kaybeden saçlar ağarırlar, melaninlerinin tamamını kaybeden saçlar ise tamamen beyazlaşırlar.
Harvard Üniversitesi’nden Prof. David Fisher’ın söylediğine göre; sebebi henüz tam olarak bilinmemekle birlikte keratinosid kök hücreleri, melanosit kök hücrelerine kıyasla daha uzun ömürlüdürler. Fisher: “Melanosit kök hücrelerinin kademeli olarak yok oluşu pigment kaybına yol açar” diyor.
STRES Mİ?
Peki stres, melanosit populasyonunun azalmasını hızlandırıyor mu? Prof. Fisher; saç ağarması sürecinin çok değişkenli bir denklem olduğunu belirterek durumun o kadar basit olmadığını söylüyor. Stres hormonları, melanositlerin yaşam ve/veya aktivitelerini etkiliyor olabilir, fakat yine de stres ile saçların ağarması arasında net bir ilişki yok.
Almanya’daki Schleswig-Holstein Üniversitesi Hastanesi’nden dermatoloji profesörü Ralf Paus ‘a göre saçların ağarması süreci; kronik serbest radikal bir yıkımın sonucu olabilir.
Boston’daki Harvard Kanser Merkezi’nden dermatolojist Jennifer Lin ise; stres hormonlarının lokal ifadelerinin; melanosit sinyallerine aracılık ederek, melanini keratinosidlere taşıdıklarına dair deliller mevcut diyor. Lin’e göre; sinyaller kesilirse, melanin saçlarınıza pigment taşımaz.
Saçları ağaran hastaları arasında geçmişe yönelik bir araştırma yapan Baltimore’daki Sinai Hastanesi Baş Hekimi Tyler Cymet; doktorların, stres altındaki hastalarda saç ağarmasının hızlandığını gözlemlediklerini söylüyor. Cymet: “2-3 yıl boyunca stres altında kalan hastaların saçlarının daha çabuk ağardığını ifade ettiklerini gördük” diyor.
Kısacası, bilim insanları; stresin saçların ağarması sürecini hızlandırabileceğine dair deliller toplamaya başladılar, fakat, henüz böyle bir neden-sonuç ilişkisini kurmaya yeterli derecede bir bilimsel verinin bulunmadığını da söylemeliyiz.
Kaynak: Bilimfili