Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Uçum: Bahçeli'nin çağrısından Erdoğan'ın haberi vardı
Türkiye Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin grup konuşmasında PKK lideri Abdullah Öcalan’a yaptığı çağrının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından bilindiğini belirtirken, “Bahçeli ve Cumhurbaşkanı arasında o kadar yüksek bir uyum var ki şaşırırsınız. Onlar arasında her türlü gelişkin bir iş birliği söz konusu. Haberinin olmadığına ilişkin haberler tamamen tevzirattır.” dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin Meclisteki grup konuşmasında "Öcalan gelsin Mecliste DEM Parti grup toplantısında konuşsun, örgütü tasfiye ettiğini açıklasın" çağrısı tartışılmaya devam ediyor. Bu tartışmaların arasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Bahçeli’nin bu çağrısını önceden bilip bilmediği konusu da yer aldı.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Uçum, katıldığı televizyon programında konuya açıklık getirdi.
Uçum, "Bahçeli ve Cumhurbaşkanı arasında o kadar yüksek bir uyum var ki şaşırırsınız. Onlar arasında her türlü gelişkin bir işbirliği söz konusu. Haberinin olmadığına ilişkin haberler tamamen tevzirattır. Devletin böyle inisiyatif aldığı bir konuda ikisi arasında bir uyumsuzluk olduğunu düşünmek tamamen provokatifliktir." şeklinde konuştu.
Hukuken Öcalan'ın Mecliste konuşmasının söz konusu olamayacağını vurgulayan Uçum, şu ifadeleri kullandı:
“Hukuken Öcalan'ı oradan çıkartıp getirip DEM Parti grubunda konuşturmak söz konusu olmaz zaten. Devlet onun hukuki koşullarını oluşturursa olur. Hangi şartlara bağlı olarak? Terörsüz Türkiye şartına bağlı olarak Umut Hakkı da tartışılır. Mektup okutan devlet diyelim ki şartlar oluşursa şöyle bir şey yapsa; görüntülü bir Abdullah Öcalan kaydı alınsa getirilse DEM Parti grubuna... Yani mektup okutmuş devlet bunu da kendi insiyatifi içerisinde terörle mücadeleye bir katkı olarak görürse yapar. Fakat bunu sanki gerçek bir olaymış gibi tartışmak anlamsız. Bu ihtimaller hiç düşünülmeden bu tartışmayı yapmak anlamsız. Sayın Bahçeli'nin 'sözümün arkasındayım' lafı Türkiye'de terör vesayetini bitirmeye yönelik. PKK'nın bir Kürt siyasi hareketi olarak görülmesine yönelik geliştirilmiş bir devlet inisiyatifinin dili olarak anlaşılması gerekiyor. Eğer devlet inisiyatifi içerisinde, o dil içerisinde ihtiyaç duyulan birtakım enstrümanlardan birisi de bir seslenme ise o seslenmenin yolunu bu devlet bulur."