DEM Parti: Komisyon İmralı için formül bulmalı
"Onların siyasetini savaş, bizimkini hayat ve umut besliyor"

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, “Komisyon bir şekilde Abdullah Öcalan'ın görüşlerinin komisyona akmasının formülasyonunu bulmak zorunda.” dedi.
DEM Parti Sözcüsü Doğan, 16 Ekim Perşembe günü, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündemdeki güncel gelişmeleri değerlendirdi.
Türkiye’nin Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü için tarihi bir zaman diliminden geçtiğini belirten Doğan, süreçte kullanılan dilin önemine de dikkat çekerek, "Türkiye'nin bu dönemde ihtiyaç duyduğu dil ve yöntem diyalog, çözüm, barış ve demokrasiyi içermeli. Günlerdir DEM Parti'yi linç etmeye kalkışanlar var. Günlerdir DEM Parti'nin bu süreçteki kurucu özne, kurucu siyasi aktör olma halinden rahatsızlık duyanlar var. Bu sebeple de bize dönük saldırılar var. Şimdi bunların bir tesadüf mü? Bunların bir tesadüf olduğuna bizi kimse inandıramaz. Bunun tesadüf olmadığını biliyoruz. Bunun örgütlü, bunun organize bir aklın işleri olduğunu biliyoruz." şeklinde konuştu.
"Komisyon bir şekilde Öcalan'ın görüşlerinin komisyona akmasının formülasyonunu bulmak zorunda." diyen Ayşegül Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü komisyon bununla sorumlu aynı zamanda. Çünkü komisyon çatışmanın sonlandırılmasını istiyor. Sayın Öcalan yalnızca kurucu önder değil, aynı zamanda barışın ve demokratik çözümün kurucu gücü. Niye kurucu gücü olduğunu gidip doğrudan kendisine sorup dinlesinler lütfen. Türkiye'ye zaman kaybettirmesinler. Kimsenin Türkiye'ye zaman kaybettirmemesi gerekiyor. Esas vatanperverlik, esas ülke sevgisi, esas yurtseverlik, esas vatan sevgisi budur. Irkçılık değil, nefret dili değil."
Pervin Buldan’ın, Abdullah Öcalan’ın medya diline dönük eleştirilerini aktarması ardından, kendisini hedef alan saldırılara da tepki gösteren Doğan, şunları kaydetti:
"Eğer birilerine “elleri kanlı” demek istiyorlarsa dönüp yakın tarihlerine baksınlar. Derin cinayetlere, faili meçhul cinayetlere baksınlar. İnsanları mezarsız bırakan zihniyete baksınlar. Cumartesi Annelerine baksınlar. Barış Annelerine baksınlar. Ölümden başka bir siyaset önerileri varsa buyursunlar açıklasınlar. Kendilerini daha önce komisyona davet ettik. Varsa bir eleştiriniz, varsa bir öneriniz söyleyin, gelin yerinizi alın dedik. Varsa bir öneriniz Kürt meselesinin çözümüne ve Türkiye'nin demokratikleşmesine dair buyurun açıklayın dedik. Yapmadılar. Niye? Çünkü varlık nedenleri işte bu siyaset. Bu yüzden korku içindeler. Çünkü buradan rant devşirmeye çalışıyorlar. Çünkü yalnızca buradan besleniyorlar. Yani onların siyasetini savaş besliyor, bizimkini hayat ve umut. Biz o umudu büyütmeye devam edeceğiz."