MSB: PKK’nin çekilme süreci büyük bir dikkatle yönetilip, takip ediliyor
Suriye ordusunun bir kısım birliklerinin Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) bağlı kışlalarda eğitim gördüğü belirtilirken, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Şam yönetimine entegrasyonunun Türkiye tarafından dikkatle ve hassasiyetle takip edildiği bildirildi.
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, basın mensuplarının gündemdeki sorularına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Suriye Hükümetinin tüm kurum ve birimleri ile yeniden yapılanmaya, ülkede istikrar ve güvenliğin tesisine yönelik gayretli çalışmalarına devam ettiği kaydedilen açıklamada, 13 Ağustos 2025 tarihinde “Ortak Eğitim ve Danışmanlık Mutabakat Muhtırası” imzalanması sonrası Suriye Hükümetinin talepleri doğrultusunda, savunma ve güvenlik kapasitesini artırmaya yönelik çalışmaların sürdürüldüğü kaydedildi.
“Suriye ordusunun kapasite geliştirme ihtiyacını karşılamak amacıyla, Suriye ordusunun bir kısım birlikleri Türk Silahlı Kuvvetlerine ait kışla ve eğitim alanlarından faydalanarak ülkemizde askeri eğitimler icra etmeye başlamıştır.” denilen açıklamada, SDG’nin Suriye ordusuna entegrasyonunun dikkatle ve hassasiyetle takip edildiği vurgulandı.
Bakanlık, Eurofighter savaş uçağı tedariki süreci kapsamında 27 Ekim tarihinde Birleşik Krallık Devleti ile sözleşmenin imzalandığını anımsatarak, şunları kaydetti:
"Hava Kuvvetleri Komutanlığımızın harekat ihtiyacının karşılanması maksadıyla yeni üretim Eurofighter Typhoon uçağı, ekipman ve muhtelif mühimmatın tedariki kapsamında 27 Ekim 2025 tarihinde Birleşik Krallık Devleti ile sözleşme imzalanmıştır.
Tedarik içeriğinde yer alan 20 adet yeni üretim Eurofighter Typhoon uçağı, uçaklara ait görev ekipmanları ve muhtelif çeşit ve miktarda mühimmatlar için proje bedeli yaklaşık 5,4 milyar İngiliz Sterlini’dir.
Hava Kuvvetleri Komutanlığımızın harekât ihtiyacının karşılanmasına yönelik Katar ve Umman’dan tedarik edilecek Eurofighter Typhoon uçakları ile ilgili çalışmalara da devam edilmektedir."
PKK yönetiminin 12. Kongre kararları doğrultusunda ve Abdullah Öcalan’ın onayıyla Türkiye'deki tüm güçlerinin Medya Savunma Alanları'na geri çekilmeye başlama sürecinin büyük bir dikkatle yönetilip, takip edildiğinin altı çizildi.
