Türkiye ile AB arasındaki yumuşama siyaseti devam eder mi?
Ankara ile Brüksel arasında gerçekleştirilen görüşmelerin ardından yapılan açıklamalar, yumuşama sinyali olarak yorumlanıyor.
ANKARA (K24)
Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları, Aralık'taki liderler zirvesinde Türkiye'ye karşı kararlaştırılan ek yaptırımları rafa kaldırdı.
Geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye yönelik yaptırımlarla ilgili konuşan Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, "Olumlu gelişmeler kaydedildiğini gördüğümüz için Türkiye'ye karşı bugün yaptırım kararı almadık" demişti.
Yunanistan ile Türkiye arasında 2016'da son verilen istikşafi görüşmelerin yeniden başlatıldığına ve Türkiye'nin şu an Doğu Akdeniz'deki tartışmalı bölgelerde gemisinin bulunmadığına işaret eden Maas, "Bunlar uzun süredir beklediğimiz olumlu sinyaller. Bu sinyallerin AB tarafından gelecek yaptırım kararlarıyla gölgelenmemesi gerekir" ifadelerini kullanmıştı.
Öte yandan AB ile ilişkilerde "yeni sayfa açma" açılımı kapsamında Brüksel’i ziyaret eden Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, siyasi diyaloğun sürdürülmesi konusunda her iki tarafın hem fikir olduğunu belirtmişti.
AB yetkilileri ve siyasi temsilcileri Çavuşoğlu’na, 2021 yılında ağır siyasi gerilim ve krizlere sahne olan ilişkilerde, güvene dayalı diyaloğun yeniden tesisi için Ankara'dan "somut adım atılması" beklentisini aktarırken, aynı zamanda Türkiye’deki gelişmelerden, insan hakları, yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü gibi alanlardaki gerilemeden duyulan endişeleri de iletti.
AB, Türkiye’nin özellikle Doğu Akdeniz’de gerilimin düşürülmesine dönük adımlarının "muhafaza edilmesi" beklentisine vurgu yapıyor.
PROF. DR. ERDOĞAN: TÜRKİYE, POZİSYONUNU TEKRAR GÖZDEN GEÇİRİYOR
İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi (İGAM) Akademi Başkanı ve Türk - Alman Üniversitesi Göç ve Uyum Araştırmaları Merkezi (TAGU) Müdürü Prof. Dr. Murat Erdoğan, son dönemlerde Türkiye ile AB arasında birçok sebeple gerilmelerin yaşandığını söyledi.
K24’e konuşan Prof. Dr. Murat Erdoğan, “Bu gerilmelerin son aşaması da Doğu Akdeniz’de yaşananlardı. Doğu Akdeniz’de doğal kaynak, petrol, doğalgaz arayışlarının ötesinde başından beridir bir sorundu” diyerek, şunları kaydetti:
“Türkiye-AB ilişkileri, bir yerde Türkiye - Yunanistan ilişkilerinin türevi haline dönüşebiliyor. Son dönemde Türkiye’nin ciddi bir değişiklik politikası sürecine girdiğini hissedebiliyoruz. Bu adımlar ne kadar devam edecek ve ne kadar oturacak bundan emin değiliz ama yeni bir dünya oluşuyor ve bu dünyanın ilk önemli adımı da ABD’den geldi. ABD’deki Joe Biden yönetimi ile AB arasındaki ilişkilerin daha da geliştirileceğine dair açıklamalar Türkiye’nin de pozisyonunun tekrar gözden geçirmesine neden oldu.”
“Türkiye’nin ortaya koyduğu adımlar bir süre sonra iç politika adımlarından dolayı tıkanmazsa bir atmosfer yakalanmış gibi görünüyor” diyen Erdoğan, “AB Bakalar Konseyi’nin Türkiye’ye yönelik yaptırımları şimdilik görmezlikten gelmesi ve rafa kaldırması da bunun bir parçasıdır. Ama aynı AB, Türkiye’nin AİHM kararlarına saygı göstermesini ve bu kararları uygulanmasını istiyor. Türkiye’de iç politika bağlamında bu ne kadar mümkün, çok kolay görünmüyor. Yakın zamanda iç politika-dış politika döngüsü birbirine girecek gibi” diye konuştu.
“ARKA PLANDA CİDDİ ÇATIŞMA VAR”
Diğer yandan “Ekonomi ve yargı alanlarında yapılacak reformların arka tarafında müthiş bir çatışma ve görüş ayrılığının olduğunu görüyoruz” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye, bir taraftan AB’ye yakınlaşmayla ilgili ciddi bir çaba ortaya koyuyor, ama bir taraftan AİHM kararlarına uymama ve HDP’nin kapatılması ya da muhaliflere yönelik baskılarla gündemde. Bütün bunlar iç içe geçmiş durumda. Neticede bu süreci yöneten kişi Erdoğan’dır ama arka planda da başka türlü çatışma alanları var. Bu da öyle kolay kolay ortadan kalkacak gibi görünmüyor.”
Ekonomideki gelişmelerin bu süreçten etkileneceğini dile getiren Erdoğan, “Ankara AB’yle belli bir diyaloğa giremezse, Türkiye ekonomik açıdan daha çok hırpalanacak ve bu da ister istemez gelecek seçimlere de yansıyacak. AB’ye güven verilmeli ve yatırımcıların Türkiye’ye çekilmesi gerekiyor” dedi.
DOÇ. DR. KORKMAZ: KARŞILIKLI SÖZLER VERİLDİ
Almanya Dışişleri Bakanı Maas’ın açıklamalarını her iki tarafın birbirine verdiği sözlerle ilgili olduğunu ifade eden Yıldız Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Vişne Korkmaz ise, şunları söyledi:
“Daha da önemlisi, AB’nin, Türkiye’nin diyalog çağrısıyla ilgili olumlu yanıt verdiğini gösteriyor. Bu, Yunanistan’ın Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’la ilgili maksimalist çıkarları üzerinden sorunlarını AB politikası haline getirmesinin de başarısız olduğunu gösteriyor. Türkiye’nin uluslararası hukuk açısından haklılığı da AB açısından kayda geçmiş oldu.”
Doç. Dr. Korkmaz, “AB, aralık ayındaki zirvede Doğu Akdeniz’deki meseleleri ve yaptırımları görüştüğünde Türkiye’den şöyle bir mesaj aldı: AB’nin sopa üzerinden Türkiye’yle diyalog kurmaya çalışması başarısız bir politikadır. Bu, diyalog kurmanın önüne geçiyordu ve bundan sonuç alınamıyordu” ifadelerini kullandı.
“AB BAŞKA BİR POLİTİKAYA YÖNELDİ”
Korkmaz, “AB, sonuç alamadığı bu politikadan başka bir politikaya yönelmiş görünüyor. Önemli olan bunun devamının gelmesidir” dedi.
“Önce taraflar birbiriyle görüşürüz, karşılıklı olumlu mesaj verirler ve bunun üzerinden adım adım diyaloglar inşa edilir” diyen Korkmaz, “Türkiye ve AB’nin önemli noktalarda işbirliği yapması için sebepleri de var. Özellikle AB’nin lokomotif ülkeleri Türkiye’nin ticari ortaklarıdır, Türkiye NATO üyesidir. Akdeniz ve Karadeniz’de aktördür, mülteci krizinde Türkiye’nin yardımı ve işbirliği AB için çok önemlidir. AB’nin mülteciler konusundaki desteği Türkiye için kolaylaştırıcıdır” şeklinde konuştu.
AB HANGİ MESAJLARI VERDİ?
AB yetkilileri ve siyasi temsilcileri Çavuşoğlu’na, 2021 yılında ağır siyasi gerilim ve krizlere sahne olan ilişkilerde, güvene dayalı diyaloğun yeniden tesisi için Ankara'dan "somut adım atılması" beklentisini aktarırken, aynı zamanda Türkiye’deki gelişmelerden, insan hakları, yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü gibi alanlardaki gerilemeden duyulan endişeleri de iletti.
AB, Türkiye’nin özellikle Doğu Akdeniz’de gerilimin düşürülmesine dönük adımlarının "muhafaza edilmesi" beklentisine vurgu yapıyor.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Çavuşoğlu ile görüşmesi sonrasında, Twitter’daki paylaşımında bu beklentiyi, "Diyalog çok büyük önem taşıyor. Ancak aynı zamanda sahada inandırıcı ve güvenilir jestler bekliyoruz" ifadeleriyle aktardı.
