Erdoğan'a: Bu bir tuzak!
http://www.kurdistan24.net/tr/news/0f25b5f7-30cd-4a28-a1eb-4890987d8399
HABER MERKEZİ
Tunus’ta 2010’da gerçekleşen Yasemin Devrimi’nin ardından gerçekleşen ilk seçimde iktidara gelen Nahda Hareketi’nin liderlerinden Abdulfettah Moro, Türkiye için başkanlık sistemine geçişin bir tuzak olduğunu söyledi.
Al Quds Al Arabi Gazetesine konuşan Tunuslu lider Abdulfettah Moro, Türkiye için parlamenter sistemin daha uygun olduğunu ve bu sistemden İslamcıların da istifade ederek iktidara geldiklerini belirtti.
8 ay önce Türkiye’de bulunduğu sırada eleştirilerini Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ilettiğini kaydeden Moro, “Türkiye’nin Avrupa ülkeleriyle ilişkilerinde gerilimi yükseltici ve muhalefet üslubunun büyük bir hata olduğunu düşünüyorum. Bunun yerine Avrupa ülkeleriyle çıkarlar doğrultusunda ilişkiler geliştirilmeli ve gerilime son verilmeli” dedi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Türkiye için en önemli dost olabileceğinin altını çizen Moro, “Türkiye’nin Almanya ile ilişkilerini ileri seviyelere taşımak yerine gerilimi tercih etmesi yanlıştır. Avrupa ile ilişkilerin güçlendirilmesi Türkiye’nin çıkarına” diye konuştu.
Erdoğan’ın Türkiye’de bir tuzak içerisinde olduğunu düşündüğünü belirten Moro, “Türkiye’de başkanlık sistemine geçilmesinin ardından Başkana verilen yetkiler Erdoğan dışında başka bir isim seçildiğinde Erdoğan’ın aleyhine kullanılabilir. Dolayısıyla bu sistem Erdoğan seçilmediği taktirde onun için bir tuzaktır. Başkana bu kadar yetkinin verilmesinin yanlışlığı tekrar gözden geçirilmelidir” diye konuştu.
NAHDA HAREKETİ
“İslami Hareket” adıyla da bilinen oluşum 1972’de Raşid Gannuşi ve Abdülfettah Moro tarafından, dönemin koşulları sebebiyle gizli olarak kuruldu.
Nahda’nın amacı; Tunus’taki ekonomik kaynakların daha adil dağıtımı, ülkede çok partili demokrasinin kurulması ve günlük yaşama dindarlığın daha fazla girmesini sağlayacak yollar aramaktı.
1978’de yine gizlice düzenlenen kongrede oluşuma “İslami Eğilim Hareketi” (İtticah İslami) adı verilmesi kararlaştırıldı.
1989 yılında bugünkü adı “Nahda”yı kullanmaya başladı.
1989’daki seçimlere yasaklı olduğu için katılamayan Nahda, bağımsız adaylarıyla %13 oy aldı.
Dönemin Tunus Devlet Başkanı Zeynel Abidin Bin Ali, 1991 yılında Nahda’ya karşı savaş ilan etti ve 25 bin Nahda üyesini tutuklattı.
Hareket 90’lı yıllar boyunca ağır baskılara maruz kaldı. Pek çok üyesi ülkeyi terk eden Nahda, 1995 ve 2001’de Hollanda, 2005’te ise İngiltere’de kongreler düzenledi.
Aralık 2010’da Tunus’ta başlayan “Arap Baharı” sonucunda 22 yıldır ülkeyi yöneten Zeynel Abidin Bin Ali, 14 Ocak 2010’da istifa etti ve ülkeyi terk etti.
“14 Ocak Devrimi” sonrasında, 21 yıldır Londra’da yaşayan Raşid Gannuşi başta olmak üzere pek çok Nahda üyesi Tunus’a döndü ve siyasi faaliyetlere başladı.
2011’de yapılan seçimlerde 217 sandalyeli mecliste 89 vekil kazandı ve hükümet ortağı oldu. Nahda, 2014’te hükümetten çekildi.
Aynı yıl yapılan seçimlerde 69 milletvekili kazanan Nahda, Nida Tunus Partisi liderliğinde kurulan koalisyon hükümetine girdi.
Raşid Gannuşi, 2106 yılındaki kongrede siyasal İslam’ı terk ederek demokratik İslam anlayışını benimseyeceklerini söyledi.
Nahda Hareketi, Kurucu Genel Başkan Raşid Gannuşi liderliğinde siyasi faaliyetine devam ediyor.