Başbakan: Bir arada yaşam ve kabullenme kültürümüzün ve yaşam tarzımızın bir parçası haline geldi

Başbakan Mesrur Barzani, bir arada yaşama ve karşılıklı kabulün kültürümüzün ve yaşam tarzımızın bir parçası haline geldiğini söyledi.

ERBİL (K24)

Başbakan Mesrur Barzani, 18 Haziran Nefret Söylemiyle Mücadele Uluslararası Günü dolayısıyla düzenlenen “Kürdistan; Barış İçinde Birlikte Yaşamın Beşiği” konferansında konuştu.

Başbakan yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"Bu etkinliğin sloganında da ifade edildiği gibi, Kürdistan her zaman barış içinde bir arada yaşamanın merkezi olmuştur. Binlerce yıldır bu bölge farklı milletleri, dinleri ve inançları barındırmış ve bir arada yaşama ve karşılıklı kabul, kültürümüzün ve yaşam biçimimizin bir parçası haline gelmiştir. 

Kürdistan'ın birçok bölgesinde Kürtler, Türkmenler, Keldaniler, Süryaniler, Ermeniler, Araplar, Müslümanlar, Hristiyanlar, Ezidiler ve Yahudiler bir arada yaşayıp, sıkıntılı zamanlarda birbirlerine yardım etmişlerdir. Aynı köyde cami, kilise ve havraların olduğu bir bölgeden geliyorum. Bu kültürle her zaman gurur duyacağım ve bu kültürü korumak ve geliştirmek için elimden geleni yapacağım."

Başbakan Mesrur Barzani konuşmasına şöyle devam etti:

"Kürdistan Bölgesi her ne kadar bütün milletlerin, dinlerin ve mezheplerin barış ve huzuru hissettikleri merkez olmuşsa da ne yazık ki bu barışçıl ada hep düşmanca düşüncelerin saldırısına uğramış, hep bu bir arada yaşama kültürünü çarpıtmaya çalışılmış ve hatta soykırım girişimlerine uğramıştır. Ülkemizin yakın tarihi, şovenist, düşmanca düşünce ve milletimizin varlığını inkar nedeniyle birçok felakete ve soykırıma uğradığına tanıklık etmektedir.

İnsanlık tarihinde ve bugüne kadar düşmanca söylemler, sloganlar ve şiddeti teşvik etmek büyük felaketlere yol açmıştır. Bugün teknoloji çağında bile, bu tür durumlar hala endişe kaynağı ve sonuçları çok açık, dünyanın birçok ülkesinde ve bölgesinde savaş ve kan dökülmesinin devam ettiğini görüyoruz."

Başbakan, "Bu güzel kültüre her zaman sahip çıkacağız ve mesajımız sevgi, barış içinde bir arada yaşama, karşılıklı saygı, eşitlik ve adalet mesajı olacaktır. Bölgeye hiçbir nefret ve şiddet fikrinin ithal edilmesine izin vermeyeceğiz. Bize saldıran kişi ve tarafların birçoğu bugün artık yok ama biz var olmaya devam ediyoruz. Şüphesiz ki bu da bir arada yaşama düşünce ve kültürünü korumaktan ileri geliyor” ifadelerini kullandı.

Başbakan konuşmasına Irak’taki son siyasi gelişmelere dikkat çekerek şunları söyledi:

“Yeni bir Irak'ın inşası için elimizden geleni yaptık, ancak sürecin raydan çıktığını ve Irak'ın geçmişin acı deneyimleriyle yüzleşmeye sürüklendiğini görüyoruz.

Anayasal haklarımızın çiğnenmeye çalışıldığını, Kürdistan Bölgesi'ne yönelik nefret ve düşmanca söylemlerin yayıldığını ve Kürdistan Bölgesi'nin gelişmesi ve büyümesinin engellenmeye çalışıldığını görüyoruz. Irak, bu şekilde kötü yönetimlerini, kamu kaynaklarının israfını ve yolsuzluklarını gizlemek istiyor. Sorunumuz sadece maaş ve maddi sorunlar değil, anayasal haklarımızın çoğu yok sayılıyor ve çiğneniyor. Bunun en bariz örneği şu ana kadar Kerkük ve çevresindeki Kürt ve Türkmen çiftçilerin tehdit altında olması ve topraklarının işgal edilmiş olmasıdır. Ama onlar bizim tüm mali ve maaş haklarımızı kısmak istiyorlar ve sonra da bu konuyu bize karşı kullanmak istiyorlar.

ANAYASA VURGUSU

Başbakan Mesrur Barzani, Iraklı yetkilileri inkar ve şiddet fikirlerini yaymaktan vazgeçmeye ve “Irak’ın kanlı tarihinden” dersler çıkarmaya davet ederek, Irak Anayasası’na uymanın, istikrarın ve Iraklı tüm topluluklarının haklarının korunmasının tek garantisi olduğunu vurgulamalıyız. Barış ve sükunetle elde edebileceğimiz şey, savaşla, baskıyla ve kendine dayatılan tahakkümle elde edilemez" dedi.

Başbakan şunları aktardı:

"Kürdistan ve tüm toplulukları; Enfal, kimyasal saldırılar, toprak işgali, ulusal kimliğin yok edilmesi gibi birçok yok edilme ve ortadan kaldırılma girişimine maruz kaldı, bu nedenle bize yapılan tüm baskıların anayasal olarak tazmin edilmesini talep ediyoruz.”

Başbakan Mesrur Barzani, Kürdistan vatandaşları ve siyasi partilere de halkın emek ve fedakarlıklarını unutmamaları çağrısında bulunarak “Yüksek değerinizi hiçbir baskı ve çıkar altında elden bırakmayın. Gelişmiş ve güçlü bir vatan uğruna bu kültürü geliştirmeye ve sahip olduğumuz kutsal değerlere saygı duymaya devam edin” şeklinde konuştu. 

Fly Erbil Advertisment