BM'den İdlib için uluslararası işbirliği çağrısı
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni (BMGK) video konferans yoluyla bilgilendiren Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, artan hava saldırıları ve çatışmaların çok sayıda kişiyi yerinden ettiğini ve birçok sivilin hayatını kaybettiğini söyledi.
HABER MERKEZİ
BM Güvenlik Konseyi, Suriye'nin kuzey batısındaki İdlib'de artan gerilimi ve çatışmaları görüşmek üzere toplandı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni (BMGK) video konferans yoluyla bilgilendiren Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, artan hava saldırıları ve çatışmaların çok sayıda kişiyi yerinden ettiğini ve birçok sivilin hayatını kaybettiğini söyledi.
İdlib'de “insani bir felaketin yaşandığını” belirten Pedersen, son iki ayda yüzlerce sivilin yaşamını yitirdiğini ve yarım milyon kişinin yerinden edildiğini kaydetti.
Çatışmaların devam etmesinin Türkiye sınırında siviller için ağır sonuçlar doğuracağı uyarısında bulunan ve yabancı örgüt mensuplarının dağılma riskine dikkati çeken Pedersen, askeri bir yaklaşımın uluslararası görüş ayrılıklarını daha da derinleştireceğini söyledi.
Pedersen BM üyesi iki ülke Suriye ve Türkiye'nin karşı karşıya gelmesinin ise bölge ve ötesinde bir felakete yol açabileceği uyarısında bulundu.
Geir Pedersen, “İdlib için sihirli bir çözüm varmış gibi davranamam ama uluslararası işbirliği ve ciddi bir girişimle çözüm bulunabileceğine inanıyorum” dedi.
TÜRKİYE: BİRLİKLERİ GERİ ÇEKMEYECEĞİZ
Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeybatısında İdlib'deki birliklerini geri çekmeyeceğini ve gözlem noktalarını terk etmeyeceğini belirterek, “Türkiye'nin güvenliğini ve Türk askerlerini hedef alan hiçbir saldırı cezasız kalmayacak. Meşru müdafaa hakkımızı kullanmakta asla tereddüt etmeyiz. Burada kırmızı çizgimizden bahsetmiyorum, bu bir uyarı” dedi.
Sinirlioğlu, rejimin saldırısı üzerine Türkiye'nin askeri gözlem noktalarını korumak ve garantör ülke olarak üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmek ve gerginliğin tırmanmasını engellemek için İdlib'e ek birlikler konuşlandırmak zorunda kaldığını söyledi.
Büyükelçi Sinirlioğlu, “Bazı gözlem noktalarımız rejim savaşçıları tarafından kuşatılmış durumda ve bugün de rejim hava saldırılarıyla bombardımana devam etti” dedi.
ABD: MÜTTEFİKİMİZ TÜRKİYE’YE TAM DESTEK VERİYORUZ
ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Kelly Craft, “ABD, Türk askerlerinin ölümüne neden olan Esed rejiminin Türk gözlem noktalarına haksız saldırılarıları karşısında NATO müttefiki Türkiye'ye meşru müdafaasında tam destek veriyor” dedi.
İdlib'deki yıkımın boyutuna bakıldığında ne ateşkes ne de siyasi çözüm konusunda Rusya ve rejime güvenilebileceğini ve Astana sürecine artık inanmadıklarını belirten Craft, BM Suriye Özel Temsilcisine acil kapsamlı ve denetlenebilir bir ateşkesin sağlanması çağrısı yaptı.
İDLİB'DE “EN KÖTÜ KABUS” YAŞANIYOR
İngiltere'nin BM Daimi Temsilcisi Karen Pierce de İdlib'de uzun süredir “en kötü kabusun” yaşandığını söyledi.
Pierce, ''Türkiye, İdlib'de barışçıl bir çözüm bulmak ve milyonlarca Suriyelinin mülteci konumuna düşmesini engellemek için çaba gösterdi ama Suriyeli makamların mutabakatı görmezden geldiğine şahit oluyoruz. Birçok ateşkes ilan edildikten bir iki gün sonra ihlal edildi. Artan gerginliğin halihazırda 3 buçuk milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye'ye etkisinden derin endişe duyuyoruz.' diye konuştu.
RUSYA: SURİYE HÜKÜMETİ TOPRAKLARININ KONTROLÜNÜ KAZANMAYA ÇALIŞIYOR
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise, Hayat Tahrir el Şam'ın gerginliği azaltma bölgesi İdlib'i ele geçirdiğini ve 2019'un sonunda 1400'den fazla terör saldırısı düzenlediğini belirterek, “Suriye hükümeti, topraklarının kontrolünü yeniden kazanmaya çalışıyor” dedi.
Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib ili neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin ve silahlı grupların kalesi niteliğinde bulunuyor.
İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib'in merkezi, 2015'te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
ASTANA TOPLANTILARI VE SOÇİ MUTABAKATI
Türkiye, Rusya ve İran'ın katıldığı 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında, İdlib ili ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam'daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 "gerginliği azaltma bölgesi" oluşturuldu.
Ancak rejim ve destekçileri, ateşkes ilan edilerek durumun muhafaza edilmesinin kararlaştırıldığı 4 bölgeden İdlib hariç kalanları, Rusya'nın hava desteği sayesinde ele geçirdi. Saldırılardan kaçan yüz binlerce sivil, kuzeyde Türkiye sınırına yakın kesimlere göç etti.
Rusya'nın, Türkiye ile 17 Eylül 2018'de vardığı Soçi mutabakatından bir süre sonra da saldırılar devam etti.