Kalkınma Yolu Projesi çerçevesinde 4 ülke bakanı İstanbul'da toplanacak

Kalkınma Yolu Projesinde çok önemli bir aşamaya geçildiği ve Türkiye, Irak, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile imzalanan Dörtlü Mutabakat çerçevesindeki Dörtlü Bakanlar Zirvesi’nin İstanbul’da gerçekleştirileceği duyuruldu.

Türkiye Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye ile Irak arasında oluşturulacak Kalkınma Yolu Projesi kapsamında çalışmalarının büyük bir süratle devam ettiğini belirtti.

Bakan Uraloğlu, 22 Nisan 2024 tarihinde, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak’a gerçekleştirdiği ziyarette Kalkınma Yolu Projesi kapsamında Türkiye, Irak, Katar ve BAE arasında İş Birliği Mutabakat Zaptı imzalandığını anımsatarak, "Bu mutabakat zaptının ardından çok önemli bir aşamaya geçiyoruz ve Kalkınma Yolu için ilk Dörtlü Bakanlar Zirvesi’ni 29 Ağustos saat 14.00’te İstanbul Dolmabahçe Sarayı’nda gerçekleştireceğiz.” dedi.

Bakan Uraloğlu, Mutabakat Zaptı’nda belirtildiği gibi, zirvede Kalkınma Yolu Projesinin bütün detaylarını görüşeceklerini ve önemli kararlar alacaklarını söyledi.

Projenin Türkiye'nin ekonomik büyümesine ve bölgesel kalkınmaya çok önemli katkılar sunacağını aktaran Bakan Uraloğlu, “Kalkınma Yolu aynı zamanda, uluslararası ticaret koridorlarının çeşitlenmesini sağlayarak, küresel ticaretin sürdürülebilirliğini destekleyecek. Türkiye, Asya ve Avrupa arasında güvenilir ve etkin bir ticaret koridoru oluşturarak, ekonomik ve stratejik avantajlarını pekiştirecek.” şeklinde konuştu.

Kalkınma Yolu üzerinden Türkiye’ye gidecek yüklerin ülkenin ulaştırma ağı ve limanları vasıtasıyla doğu-batı-kuzey-güney olmak üzere her yönde hareket edebileceğini de kaydeden Bakan Uraloğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Koridor sayesinde, dünyadaki lojistik sistemine daha güçlü bir şekilde entegre olacağız. Ayrıca, yük taşımacılığı için taşımacılara yepyeni seçenekler sunabileceğiz. Kalkınma Yolu’nun mevcut ulaştırma koridorlarını da birbirine bağlayabileceğine, onların da mevcut verimliliğini daha da yükselteceğine inanıyoruz.”