K24 ÖZEL - Uzmanlardan İdlib yorumu: Büyük tehlike olabilir

İdlib’de yaşanan gerginliklerle ilgili gelişmelerin tehlikelere gebe olduğundan söz eden uzmanlar, Rusya, İran ve Türkiye arasındaki ilişkiye dikkat çekiyor.

K24 - İSTANBUL

İdlib’de yaşanan gerginliklerle ilgili gelişmelerin tehlikelere gebe olduğundan söz eden uzmanlar, Rusya, İran ve Türkiye arasındaki ilişkiye dikkat çekiyor.

Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib kentinde, El Kaide'den ayrıldığını açıklayarak isim değiştiren El Nusra öncülüğündeki Heyet Tahrir Şam ve diğer silahlı gruplar arasında çıkan çatışmaları değerlendiren uzmanlar, İran’ın İdlib’de büyük bir savaş için çaba gösterdiğini, ancak Rusya ile Türkiye’nin buna müsaade etmediğini söyledi.

İdlib’de devam eden çatışmalar bölgesel ve küresel devletlerin yakından izlediği bir konu.

Suriye merkezli bazı sivil toplum kuruluşları ve kurumlar, Suriye rejiminin bölgeyi silahlı cihatçı gruplardan temizlemek için büyük bir operasyon hazırlığında olduğunu bildirdi.

Rusya, İran ve Türkiye arasında Soçi’de imzalanan anlaşmaya göre de İdlib, silahlı gruplardan arındırılacaktı.

İdlib’deki son gelişmelerle ilgili K24’e konuşan gazeteci Hediye Levent, İdlib’in böyle kalmayacağını belirterek, Suriye rejiminin son bir yıldır İdlib’e yönelik büyük bir operasyon gerçekleştirmeyi istediğini söyledi.

Levent, Suriye ve İran’ın, Rusya’nın İdlib konusunda Türkiye’ye verdiği toleranslara isteksiz olduklarını vurgulayarak, “Gün geçtikçe Türkiye’nin İdlib’deki rolü ağırlaşıyor” dedi.

K24’e konuşan Uluslararası İlişkiler Uzmanı Merve Şebnem Oruç ise, “Bana göre önümüzdeki günlerde İdlib’in güneyinde İran tarafından provokatif eylemler yapılabilir. Bu da bölgede çok büyük tehlikeler yol açar” dedi.

Rusya ile Türkiye’nin bu konuda İran’a güvenmediklerinden söz eden Oruç, “Bu yüzden Rusya ile ortaklığımız İdlib’de artmaktadır. Erdoğan ile Putin arasındaki görüşmelerin sıklaşması da bu nedenledir” diye konuştu.

İDLİB'İN ÖNEMİ

2015 yılında Şam yönetiminin kontrolünden çıkan İdlib, Türkiye sınırına 45 km mesafede bulunuyor.

2,5 milyon kişinin yaşadığı İdlib'in yaklaşık yüzde 60'ı, El Kaide'den ayrıldığını açıklayarak isim değiştiren El Nusra öncülüğündeki Heyet Tahrir Şam'ın kontrolü altında.

İdlib’de hem ÖSO, hem de DAİŞ varlığı söz konusu.

MUTABAKAT NELER İÇERİYORDU?

Soçi'de imzalanan mutabakata göre, radikal grupların 15 Ekim'e kadar İdlib'deki silahsızlandırılmış tampon bölgeden çekilmesi gerekiyordu. Ancak sürenin dolmasına rağmen bu örgütlerin üyelerinin hepsi buradan çekilmiş değil.

Soçi’de yapılan ortak basın toplantısında konuşan Putin, “Çok önemli mutabakatlara ulaştık. Ve onaylanmış kararlar konusunda mutabakat sağlamıştık. Rusya'nın endişeleri ve biz Rusya olarak İdlib çatışmasızlık bölgesizlik kuran ülkelerden biriyiz. Bizim endişelerimiz İdlib'de olan savaşçılardan, özellikle Halep noktasına saldırı tehlikesi var” demişti.

Erdoğan ise, Suriye konusunun Tahran’da düzenlenen zirvede ele alındığını belirterek, “Muhalifler ve rejim kontrolü arasındaki alanlar arasında silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulmasını kararlaştırdık. Muhalifler bulundukları alanda kalmaya devam edecekler. Buna karşılık, radikal grupların söz konusu alanda faaliyet göstermemelerini sağlayacağız” ifadelerini kullanmıştı.

MUTABAKATTA ŞU MADDELER SIRALANMIŞTI:

-İdlib'in etrafında Suriye ordusu ile silahlı grupları ayıran 15-20 kilometrelik silahsızlandırılmış bir bölge oluşturulacak.

-10 Ekim'e kadar tank, roketatar, top ve havan gibi ağır silahlar bu bölgeden çekilecek.

-15 Ekim'e kadar tüm "radikal terörist gruplar" silahsızlandırılmış bölgeden uzaklaştırılacak.

-2018'in sonuna kadar M4 (Halep-Lazkiye) ve M5 (Halep-Hama) otoyollarının güvenliği sağlanıp trafiğe açılacak.